arkadaşımın sevgilisinden ayrıldıktan sonra yaşadığı durum. Gözlemlerim : tuhaf gülümsemeler, konudan konuya atlamalar, dışından şarkı söylemesi, söylediği şarkının ne olduğunun farkında olmaması...
duyarsızlaşmakla aynı şeydir. hayatınızda hiç ummadığınız bir anda başınıza gelen kötü bir olay sebep olabilir bu duruma. canınız öyle çok yanmıştır ki artık o acıdan başka hiçbir şey hissedemez olursunuz.
-arda sana karşı artık hiçbir şey hissetmiyorum?
+nasıl yani?
-soruya soruyla karşılık verme, hissetmiyorum işte.
+ama bir şey hissetmemek de aslında bir şey hissetmek değil midir?
-senden nefret ediyorum.
+şimdi tamam olduk.
özetle eğer çok ciddi fiziksel veya psikolojik bir travma söz konusu değilse mümkün olabileceğine inanmadığım durumdur. bir insan olumlu ya da olumsuz mutlaka bir şey hisseder. belki onu çok rahat tarif edemez, kelimelere dökemez ama boşlukta olma hissi bile aslında farklı şeyler hissetmekle alakalıdır.
yeryüzündeki en garip duygulardan biri. sevgi gibi değil, bir mutluluğu yok. korku gibi değil, bir nedeni yok. hiçbir duygu yok. karşındaki kişiyi hiçbir şey bundan daha zavallı duruma düşüremez.
hissetmemek ne demek biliyor musun?
hayatı her daim uçlarda yaşayan biri için hissetmemek ölmekle eş değer. acı da olsa, hüzün de olsa hissetmek istiyorsun, zira hissetmek yaşamak demek. bir camın önünde duruyorum ve hissetmiyorum. ölümlere eşlik ediyorum, gidişlere, göz yaşlarına eşlik ediyorum, sahte gülüşlere. bir şey hissetmiyorum. özlemle nefret arası çizginin üstünde dansta, kabuğumun altında güneş ışığından uzakta duruyorum. daha sert artık, daha girintili çıkıntılı, daha eski, daha çirkin. düşüp de çamura çokça kirlenmiş gibi. umursamıyorum. ben bir camın önünde duruyorum. Ankara'nın her hali geçiyor gözlerimin önünden. yazı, kışı, baharı.. günün muhtelif saatlerinde gökyüzünün milyon halini kazıyorum hafızama. ben duruyorum camın önünde. zaman akıyor. kabuğum eskiyor, sertleşiyor. ışığı almadıkça içeri, karanlıkta kalmak sorun olmuyor. korumak için yumuşak kalan çizik yaralarımı, bir ceviz gibi saklanıyorum kabuğuma. herkesin bir öncekiyle aynı olduğunu kabulleniyorum.. kabuğuma çekiliyorum. uzak, soğuk, güvenli.
sürekli aynı duyguları yaşadıktan bir süre sonra olaylara tamamen tepkisiz kalmaktır. kimi zaman çok iyi bir durum olsa da karşınızdakilerin beklentilerini karşılayamazsınız. ama nasılsa bir şey hissetmediğiniz için problem yoktur aslında.
olaylar, durumlar, gelişmeler karşısında ne bok yapacağını bilmemek, apışıp kalmak.
içte gram telaş, endişe, mutsuzluk yada aksi yönde mutluluk, sevgi barındıramamak, herşeyin basit görünmesi.
berbat bir durum, ötesi yok.
mal gibi olmaktır. olaylar gelişir ama ne yapacağını bilemezsin. duygularını ifade edemezsin. sonrasında yapmacığa kaçarsın zaten. eğleniyormuş, heycanlanmış, üzülmüş... gibi yaparsın. bir yandan güzel bir yandan da sıkıntılı bir durum işte. kafan bomboştur, tam anlamıyla hiç bir şeyi düşünürsün.
Hissizliktir.etrafında olup bitenlerin sadece yakınında olmaktır asla içinde değil.keşke hayat da biraz dursa sonra beraber hissetmeye devam etsek dersin.