gerekirse, eger sevilen kisi de onore olacaksa yapılası eylem. merak edilmesindir, kız o ortamın verdigi tepki akabinde reddedecek bile olsa bunu soyleyemez. sonucta şık bir davranıs olur, sevgiliye deger verildigi anlasılmıs olur. aklında bu isi yapmak olan varsa da kolay gelsindir.
zamana ve mekana göre mükemmel ya da gayet oeehh bir durum haline gelebilir. aniden gelişen bir şeyse eğer, planlanmışından çok daha samimi olabilir.
ancak, yine de, karşıdakinin tepkisine bağlı olarak da g*t olma ihtimali yüksektir. riskli bir girişimdir. kahramanlık kadar afiş olmak da vardır sonunda.
zit* cinse karsi icten ice besledigi sempatileri biriktirip baska bir akimsal duygu formuna ceviren kisinin *, sahip oldugu beyinsel gucun kalp tarafindan ele gecirilmesi ve mantikli dusunememesi sonucunda yapmis oldugu eylemdir.
edit: ah ulan bi dusun bakim bikac ay sonra ayni sozleri ayni kisiye fisildayarak bile osla soyleyebilecek misin? yemez tabi..
kimileri göre; '' ayıp, sen nasıl olsa benim sevdiğimi bilmiyor musun, ne gerek var.'' gibi seyler söylese de aslında gerekli olan ve nedense bu gibi zihniyetlerin asla anlayamayacağı hoşluktaki faaliyettir.
ne kötülüğü vra ki seni seviyorum diye bağırmanın.
ne gereği vardır dedirten daha çok kızlardan beklenesi muhtemel gözüken davranış. Hayır yani, evde dese başka biryerde sessizce dese olmuyor mu, birşeyler gizli kaldığında daha özel ve güzeldir arkadaş ben bunu bilir bunu söylerim.
......Sevgi davanın esası olmalıdır. Sevmek ise, sessizliktedir. Bağırarak sevilmez. Görünerek de sevilmez!..
Osman Gaziye Şeyh Edebalinin nasihatlarından.
Sevmek, kuru kütüklerin çatır çatır yanışı gibi olmamalı. Kömür gibi olmalı, sessiz, derinden ve içli içli.
Kaynağını hatırlıyamadım.