Bazı acı gerçekleri öğrenip , o acı gerçeklerin getirdiği gerçekleri gördüğünde yaşanabilen bir durum. örnek olarak ;
seni arkadaş olarak görüyorum diyen birinin aslında başkasından hoşlandığı için size bu cümleyi kurduğunu düşünün .Evet çaresizliğin daniskası.Az daha anlatmak için er kişi olduğunuzu ve eşşekler gibi aşık olduğunuzu düşünün.Alın size bal gibi örnek neresinden bakarsanız bakın .
koy götüne rast gitsin vur sirtina rahvan gitsin meretebesinin tam odak noktasidir. eninde sonunda yikilacağini bile bile günü doldurmak için yasarsiniz.
gerci buna yasamak denmez ama sinir sahibi olacağina deve gibi yasamak evladir.
neresinden tutsan elinde dağilacak, kicini yere caksan bile verdiğin mucadelenin anca zekati kadar rant alacaksan ne kafani takacaksin?
belki de yolun hepsini birden kosamazsin, bazen durup nefes alman gerekir. yikilasi hane yikilasi varsa eğer yikilir.
vel hasil-i kelam, takmayacaksin tak acacaksin, mumkun mertebe yan gelip yatacaksin. ne kadar tembellik yapabiliyorsan o kadar özgürsündür. geçmişi kinali dünyada en büyük ödül tembelliktir vesselam.
elestirmek ancak karsi olmamak gibi bir sakat bir durumla ayni duzlemde yer alan bu durumun kimseye bir faydasi yoktur. uc maymunu oynayanin gercekelri bilen halidir; benim gozumde uc maymunu oynayandan zerre farki yoktur. her ikisi de fark yaratmaktan kacinirlar cunku. mesela karsinda bi adami olduresiye dovecekelr ve sen ne olaya mudahale edeceksin, ne polisi arayacaksin. gormemis gibi yapip yola devam edeceksin. sogukkanlilik hat safhada olsa gerek, yoksa bir seylerin farkia varip da hicbir sey yapmamak elde degildir/ya da benim kanim fazla kayniyor. her ne ise, bir koseye gecip susup oturmak bana dogru gelmiyor. iyi ya da kotu olaylar karsisinda bir tavri olmali kisinin. eger olmuyorsa donuk deriz biz onlara (bkz: donuk). bu durumu gerceklestiren insanlar oldukca o her seyi yapanlar yine faaliyetlerine devam edecekler, yine birileri farkina varacak, yine bir tepki olmayinca her sey yine kaldigi yerden devam edecek. daha once de bkz vermisler ama israrla (bkz: turk milleti).
+kavga çıkacağını bile bile ortamda tansiyonu yükseltenleri izlemek.
+annenin çok yakınının vefatı sonrası annenin üzüntüsüne, gözyaşlarına bakakalmak.
+sevgiliden ayrılmak için geçerli bir nedenin var olması ve ayrılınması.
2 tane lavugun siz arkadaslarınızla basketbol oynarken size sataşması laf söylemesi ve hatta sizi dövmeye girme çabasında bulunması ve sizinde buna karşı birşey yapamamanızdır. çünkü adamlar kalabalıktır ve artı çetedir. karşınızda size yumruk atan kişiyi evire çevire dövebilirsiniz ancak sonrası daha kötü olacaktır. bugun yaşadıgım olaydır bu anlattıgım. gururluyum ama sindiremiyorum kendime. kabul edemiyorum ve çok kızgınım.
-cl 500 e sahip olma istegidir ama ömrün boyunca ancak caddelerde görecegini bilmektir. okudugu bölümü ve üniversiteyi begenmemektir, zamanında dogru yönlendiren olsaydı daha iyi yerlerde okuyabileceginin farkına varma olayıdır.
istanbul gibi bir megaköyde görülen her şantiye sonrası "bu ülke adam olmaz" lafını söyleyip sadece bununla yetinmektir.
-hergün 9 da başlayan işe yetişebilmek için evden 7 de çıkma zorunlulugu oldugunu her sabah yaşamak," ulen noluyo sanki mutluyum" deyip hiçbirşeyi değiştirememektir.
-herkesin mutlu olabilecegi kadar zekaya sahip oldugunu düşünmektir. birileri ayda 100 milyar kazanırken diğerleri 500 ytl kazanıyor, bunu görup celallenmek ama birşey yapamamaktır.
-çevrenizdeki kız muhabbetleri duyup,"ya berkcan ın z4 nü görüdünüz mü kızlar" lafından sonra koca götlü tikilerin sadece araba ve parayı düşündüklerini anlamaktır, "kızım oturun biraz kitap okuyun, bakın diesel giymekten daha önemli şeylerde var bu dünyada" diye düşünüp söyleyememektir.
farkindalik'la ilgilidir. herşeyin farkina varmak elbette imkansizdir, fakat çoğu şeyin farkında olan biri için, hiçbir şey yapmıyor olmak hem cevap, biraz da çaresizliğidir.