insanları evde oturmaya itecek, çalışanın hakkından kesilecek ve kesinlikle desteklemediğim durum. Kaldı ki bu memlekette 2 ak verse 3. ayda tıkanır kalırsın. Nasıl böyle bir büyük- söz mü desem- yalan mı? - idda da bulursunuz a benim emekli kılıklı amcam.
O zaman kimse çalışmasın nasıl olsa aç kalmayacak. hastalansa zaten devlet bakacak, e çocuk desen devlet korumasına verilir. Kimsenin nasıl geçineceğim derdi olmaz. Nasıl daha fakir görünürüm derdi olur ama!
yağmasa da gürlemiş. bir de yoksulu, fakiri, işsiz,öksüzü hiç iplemeyen , çiftçinin anasına da sövüp yollaynlar var ... haramzadeye bu kadar alkış neden ?
demokrasinin sırtına kırbacı vurup padişah özentisi erdoğanla başka türlü rekabet edemeyeceğini anlamasından ve onun lisanından konuşmaya başlamasındandır.
ha bana bile komik görünmüştür o ayrı. balık vermeyi ya da vermeyi vadetmeyi kesin artık. olta, yem ve deniz verin insanlara.
balığı kendileri tutsun bi zahmet.
popülist palavradır. vaat sahipleri kendi kendilerini yalanlamaktadırlar.
istanbul'a da kemal kılıçdaroğlu resimli "her yoksul aileye en az 600 tl" yazılı pankartlar asılmış. bugüne kadar çok işkembeden sallayanı gördük de kendi söylediğini kendisi yalanlayacak kadar acemisini görmedik. cem uzan bile bu kadar uçmamıştı.
tamam anladık yapamayacağınız birşeyden bahsedip milleti kandırmaya, yoksul popülizmine oynuyorsunuz ama bari sallarken kendi kendinizle tezata düşmeyin de rezil olmayın. kemal bey'in her konuda çalışan meşhur arkadaşları yine çalışmışlar ve aile sigortası diye bir vaat ortaya koymuşlar. orada da 600 TL en yoksul düzeyde olup üstüne bir de 4 çocuğu olana verilecek yazıyor. pankartta yazdığı gibi herkese değil en yoksul ve 4 çocukluya...
edit: vaat sahiplerinin kendi kendilerini yalancı çıkarmasından rahatsız olan bazı canlı türleri edepsizlik etmeye başlamış.* bu şekilde yakalanınca ne kadar kudursalar azdır.
ne yani istanbul'u kanal kazarak cart diye ikiye ayırmaya, yüzde yüz yerli uçağa, helikoptere, tanka, kişi başına milli gelirin 25 bin dolara çıkmasına, ileri demokrasiye, 6 ay kardan kapalı kalan karatahtasız sobasız köy okulunun elektronik akıllı bilgisayarlı tahtaya kavuşacağına, ayşelere fatmalara ahmetlere mehmetlere tablet bilgisayar verileceğine inandınız da buna mı inanamıyorsunuz?
kaynak sorulunca merkez bankası rezervini kullanırım gibi saçma sapan cevaplar verenlerin vaatlerine inanmak nasrettin hoca fıkrasında bile yaşanmamış bir durumdur. ekonominin e sinden anlamayan bir hesap uzmanından da bu beklenirdi zaten ama kendi blmiyorsa aydın ayaydın'a sorsaymış ya. çok sayıda bankanın yönetiminde bulunan aydın bey elbet ona likidite nedir, rezerve nedir birazcık anlatabilirdi.
