bir kuran safsatası. tamamen yalandır. aksi ispatlanmıştır.
turritopsis nutricula adlı deniz anası yaşamını sürdüremeyecek konuma geldiğinde polyp haline, yani bir nevi bebekliğine dönüyor ve baştan büyümeye başlıyor. bu sonsuza kadar tekrarlanabiliyor.
böylece kuranın bir adet iddiası da ha boşa çıkarılmış oldu. aklı olanlar bu gerçeği görecektir. müslümanlar ise hemen kurandan ölümsüz canlı olduğunu beyan eden ayet aramaya başlayacaktır ve eminim ki bulacaktır*. çünkü hepimizin bildiği gibi bilim bir buluş yapar, ardından bir ayet bulunur; meğerse tanrı birkaç yüzyıl önce bu mucizeyi bildirmiş. sonrası malum; bu da mı tesadüf
müslümana göre allah kelamı, bir başkasına göre tanrı. mesela kızılderiliye göre de manitu kelamı olabilir.
kanımca yaradana sözüm yok türlü türlü yaratığı seveyim.
gerçekten önemli bir ayettir. önemi ise herkesin bir gün öleceğini değil de ölümü tadacağını söylemesinden gelir. bir ateist ile bir müslümanın üzerinde en fazla anlaşamadıkları konuların başında bu gelir.
Ateistler herkesin bir gün öleceğini söylerken, müslümanlar herkesin bir gün ölümü tadacağını söylerler. Bir şeyin tadını almak, yani onu deneylemek ( o konuda deneyim sahibi olmak) bunun bir yokoluş değil sadece başımıza gelecek olan bir iş olduğunu söyler.
ne zaman geçsem zincirlikuyu üzerinden ısrarlar gözüme çarpan o mükemmel cümle.
bir anda insanı kendine getirir, alıp biletleri havaiye tatile çıkasım gelir.
şaka maka etkisi yüksektir.
deniz anasının hikayesi nedir bilmem. yukarıda o hikayeyi anlatan arkadaşın niyetini de bilmem. ama şunu iyi bilirim. ayet, her canlı şu kadar sene yaşar ve ölür demiyor. bir gün ölecek diyor. deniz anası isterse 10.000.000 yıl yaşasın, kıyamet günü o da ölecek. biz buna iman ettik. ankebut suresinde yer alan bu ayeti, maalesef sadece cenaze törenlerinde düşünmeye başlıyoruz.
