bugün

medeni yaşamda, aidiyet kavramının ortaya çıkmasından sonraki dönemde insanoğlunun en büyük hastalığıdır.
anti azı karar çoğu zararcı.
(bkz: daha fazlasını iste)*
az ile yitinmesini bilmemektir.
mükemmeliyetçi insan psikolojisinin düşünce yapısında varlığını belli eden durumdur.**
reklamlarda sürekli insanlara empoze edilen sihirli kelimeler.
(bkz: fazla mal göz çıkarmaz)
pepsi reklamlarının etkisinde kalmak.

(bkz: daha fazlasını iste)
(bkz: ask for more)
mantıksız ama varolan bir istektir.
a kişisi x potansiyeline sahipken hangi hakla 2x potansiyeline sahip birini kendisine uygun görür? bu durumda 2x potensiyelli kişi daha iyisine layık değil midir?

ancak insan rasyonel bir varlık değildir.
elindekiyle mutlu olamamak. mutlu olmayi bilememek. kisilik karmasasi yasamak.
iktisat dersinde hocaların cokca kullandıgı kelımelerden 'iNSAN OGLU DOYUMSUZDUR, YASAM KAYNAKLARI iSE KITTIR' işte ınsanoglu doyumsuzdur ve hep daha fazlasını ister.
Günümüz insanın en karizmatik hastalığı! Herşeyi çok hızlı tüketip elimize kalan sıfır olunca 'ee gerisi' diye kalakalıyoruz. Eskiden reklamların gizli hedefiydi şimdi 'daha azıyla yetinme' diye bir çikolata reklamı olup ağzımızın suyunu da akıttı. Toplumca hep daha fazlasını isterken yokluktan nasıl oluyor da bu kadar şikayet ediyoruz bilinmez. Elde etmeye çalışma kısmı istemek kadar keyifli deildir.

Hadi bakalım kolay gelsin
Bir acayip zor yarış
Bana ne aman ben anlamam
Pek zor ince iş.
neye sahip olursa olsun yetinmeyip, her seye sahip olabilmek adına hırs yapmak.
(bkz: kapitalizm)
kadınlara mahsus bir özelliktir. Asla ve asla elindekiyle yetinmeyip bunun kıymetini bilememektir.
azla yetinmemek, sürekli olarak her şeyin daha fazlasını istemek.
pepsi cola reklamlarıyla eşşeklerin aklına düşen karpuz.
(bkz: aç gözlülük)
(bkz: başarıya doymamak)
bir insana, çok fazla şey verdiğinizde, o insanın yaptığı arsızlık ve yüzsüzlüktür. verdiğiniz şey fark etmez. sevgi olsun, para olsun, ilgi olsun, verdiğiniz an daha çok istemeleri de yetmez onlara. tripler başlar üzerine bir de. "yeter, senin de canın var. aman paran gitmesin, aman sen üzülme, aman sen geç kalma" diyen bir insan bulursanız, herkese haber salın da, korumaya alsınlar bu insanı. çünkü insanlar beş kuruşa bile göz dikerler. maddi yönden yetersiz olduğunuzu bilenler bile sömürüye başlar. sömürü şekli de fark etmez. 1 ytl.yi kâr sayarlar. vereceklerine hep alırlar. eşiniz alır, akrabalarınız alır, arkadaşlarınız alır, alırlar da alırlar.

ne olur sonunda biliyor musunuz? bir sabah, uyanırsınız. o güne kadar hiç yaşamadığınız bir isyan duygusu vardır içinizde. yaptığınız tüm aptallıkları, sizi maddi manevi sömürenleri hayatınızdan çıkarmaya karar verdiğiniz andır o an. size bir şey verecek olanlardan bir şeyler almak için kolları sıvarsınız. sizi üzenleri ayıklama işlemi ve hayatınızda değişim başlamıştır.
başarının sırrıdır, doğrudur.
nedenleri olabilmektedir:
küçük yaşta küçük görülme psikilojisiyle karşı karşıya kalmış ve hırslanmış bünye işi olabilmektedir.
eksik yaşanmış yılların fazlasıyla takviyesi.
zorluklarla geçen yılların yarattığı "bu böyle devam etmez" düşüncesi,
güce sahip olmanın inancı "gücün yoksa, herşeyin daha zor olması"
başarı isteğidir.
belki de ihtiyaç fazla olandır...
--spoiler--
"insan kendinde eksik olanı sever."
--spoiler--

(bkz: arthur schopenhauer)