hiç kimseyle konuşmak istemediğin ama hayattannher daim nefret ettiğin andır yada bir kıza basitçe yaptığın teklif sonrası kızın sana seni arkadaş olarak görüyorum dediği andır yada bir sevdiğin yakınını kaybetme duygusudur işte hayat bizi böyle terbiye ediyor nalet olası hayat.
her sabah uyandığında, şu gözlerini zar zor açıp güne küfürle falan başlarsın ya, heh bildin işte sen onu, böyle hayatı sorgularsın sonunda amına koyduğun cümlelerle, işe okula gitmeden hemen önce ki an. işte o anlarda yaktığın ve sonunu zar zor getirdiğin sigara belki biraz anlamlandıran.
hayat değip her alana bunu yaymamak lazım belki ama ideolojilerin çok boş geldiğine git gide inanıyorum. kişilerin belli değerler etrafında kümeleşmesi ve belli amaç uğruna eyleme geçmesi bana boş geliyor diyemesem bile üzücü geliyor.
her şeyin üstünde bir anlam varsa o da tüm değerlerin atıldığında özde kalan anlamdır. bugün a fikir b fikrini öldürüyor ancak a fikri b fikrini ne için öldürdüğünden daha da önemli olan öldürmesi.
kan ortak, acı ortak, gözyaşı ortak ama amaçlar farklı.
ideolojilere o yüzden biraz daha sönük bakıyorum. apolitikliğe ya da nihilizme gidiyor da olabilirim.
ancak gerçekten değerler insanları belli bir kalıba sokup diğer kalıplardan soyutlamaktan başka bir işe yaramıyor.
ve değerler edinerek evrenselleşme hayali kuranlar boşa çabalıyor.
insanları bir araya getirecek olan şey: değer edinmek değil var olan fazlalıkları atıp özde birleştirmek.
kahvenin sigarayı tetiklediği gibi yalnızlıkta hayatın anlamsız geldiği anları tetikler ki onlarca işin ve ortamın içindeyken bir anda durup etrafı gözlemleyip aa hayat ne kadar da anlamsız diyemezsin. tamamen yalnızlıktan ve o anki ruh haline bağlı olarak hissedilen duyguların bir çatı altında toplanıp dışa vurumudur bu durum.
Mastürbasyondan sonraki an. AMK yine mi ya. kaç yaşına geldim hala elizabeth hiç yakışmıyor nereye kadar böyle gidecek sikecem bu hayatı. Ee şimdi ne olacak 2-3 gün sonra tekrar.
Yoğurt çorbası yaparken kesilmesin diye tencerenin bir noktasına kilitlenerek çorbayı karıştırdığım an. Hayat gerçekten anlamsız arkadaşlar; hansel ile gratel şekerlemeden evi hüpletirken, amsterdam gençleri mantara doyarken yoğurt çorbası karıştırmak pek manidar değil.
varoluşta boş gelen insanın öz ararken ara ara tökezlemesi olarak görülebilir. anadolu nihilizminin o çorak arazilerde yeşerip nasırlı ellerde hayat bulması tabi ki dünyanın karmaşasında kahve kahve dolanan anadolu insanının hayatına etki edip onuı ara sıra boşluğa düşürebilir. bunlar hepimizin yaşadığı bu topraklara has durumlar.