şöyle bir günüm olmuştu sanırım unutmayacağım bir başlangıç olarak sabah erken uyanmıştım oldukça, hava daha yeni aydınlanmaya başlıyordu ne karanlık ne aydınlık bir havada sabah kahvemi alıp balkonda bir sigara içeyim diye düşünmüştüm ve balkonda sandalyeye oturduktan sonra yan balkondan hafifçe bir ses kulağama doğru geliyordu biraz dinledikten sonra pink floyd ''a great day for freedom'' şarkısı olduğunu farketmiştim o sessizlikte. o anda çok daha güzel göründü dünya gözüme.
ufacık bır sıcaklık bazen elını tutması bazen sana sarılması. bu bazen askın bazen annen bazen kardesın yalnız olduğunu bılmemek sevgıyle örülmüs her an hayatın en anlamlı en guzel anları.
hoşlandığınız kızın da sizden hoşlandığını sezdiğiniz andır
ve eve geldikten sonra belki ilan-ı aşk eder diye telefon, facebook, msn gibi size ulaşılacak tüm kanalları açtığınız andır.
bir gün hiç yeri ve zamanı değilken öyle bir çişi gelir ya insanın hani öyle böyle değil bıraksalar orta yere yapcak gibi olur, ama sonra herhangi bir tuvalete gidip onu büyük bi mutlulukla yapma anı var ya, işte o an o insan için en güzel anlardandır.
sevgiline sarılıp*, güvende olduğunu iliklerine kadar hissettiğin andır,
yağmur altında yürümektir,
liseden mezun olduğun gündür,
çok uzun zamandır görmediğin biriyle* hasret gidermektir,
cuma günleri işin / okulun vs. son dakikaları...
vs. vs. mutlu ve sağlıklı olduğun her an; en güzel andır.
uzun zamandır çalmak istenilen ama fırsat bulunamamış güzel bir şarkıyı öğrenme işlemini bitirip, baştan sona hatasız olarak çaldığım seferin son arpejinin atıldığı an.