istanbulda kuş yuvası görmek,
rome total war da düşman kumandanının rüşveti kabul etmesi,
televizyonda cem yılmazı görmek,
otobüs muavininin cümleten geçmiş olsun demesi.
bazen bir şarkı,
bazen gülümsemenize tanımadığınız birisi tarafından veren karşılık,
bazen bir hikayeye inanmak,
bazen bir rüya,
bazen bir ses,
bazen bir film...
* dibine kadar sömürdüğün harçlıktan son 10 - 20 ytl'yi bankadan çekmediğini gördüğün an. o para hiç bitmez sanırısın, hiç o kadar değerli 10 ytl görmemişsindir. her ay aynı terane...
* gece başucuna koyduğun telefonun, inatla çalışına arayanın kim olduğunu bilerek el uzatmak. sersem bir halde konuşulan 1 - 2dakika ne mutluluk vericidir. her gece uyandır beni uykumdan...
* radyoda son günlerde sıkça çalan ama kimin söylediğini bilmediğin şarkıyı bulup, internetten indirdiğin an. şarkıdan hiç sıkılmayacağını da sanmaz mı insan? sıkı bir palavra...
* günlerdir elinde dolaştırdığın 500 küsür sayfalık kitabın son 20 sayfasına giriş yaptığın an ki bu sonuç bölümüne tekabül etmektedir. arka kapak kapatıldığında, suratta - evvvet!- gülümsemesinin, ya da -ağğğğğ- ağlama titreyişinin belirdiği an.
* ve kesinlikle 1 den 10'a kadar bir not verecek olsam 11 vereceğim -şey- uzun zamandır göremediğin sevgiliye seni kavuşturan otobüsten indiğinde, sana doğru geldişini izlemek. zihnimde fotoğrafını çekiyorum -şlak- şimdi gözümün önünde...
şimdi fark ettim ki; gözünün önüüne gelen "o anı" düşünmekte üst sıralardaymış... mutlu etti.
yarım saat once sevgilinin seni ise bırakması ve ise gitmesi yarım saat sonra "offf daha 32 dakika oldu ben cok ozledim canımınici seni neyse 8 saat 40 dakika sonra yanında olacagım" diye mesaj atması o anda manasız bir gulumsemenin suratınıza yapısması ve gun boyu o sırıtısla dolasmak.
