Neye erken kaldık ki diye sorgulatır. Benim yaştakiler işte bulmuş askerlikte bitmiş evlilikte yapmış şimdi de aile hayatı sürüyorlar. Bizde daha tık yok. Aynen böyle devam kale bakalım daha ne kadar gideceksin.
Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar; bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken!
Geç yaşanmışlıkların acısını hissetmektir.
Örneğin yirmi yaşında gondola binmiş ve çocuklar gibi eğlenmişsinizdir.
Siz eğlenirken size olan bakışlar tam da bunu ifade eder.
Hayata geç kaldığınızı yani.
planladığın şeyler planladığın gibi gitmediği sürece hep tadacağın duygudur.
hayat size plan yapma, sadece bekle ve gör, der. ama biz yaşamımızı kontrol altında tutmak isteriz. kontrol edebileceğimizi zannederiz. başımıza gelenlerle uğraşmaktan, düşündüklerimizi yapacak ne vakit ne enerji ne de maddi gücümüz kalır.
o yüzden hep geç kalmışlık hissederiz. ya da en azından benim yaşadığım durum tam olarak bu.