- ohaa, hayallerimdeki kız geçip gitti yanımızdan resmen! bi dur diyemedim yaa. halbuki her anım onun hayaliyle geçiyor
+ ne kızı oğlum! travesti ayhan o. kırmızıtoprak'ta oturuyor, adresini verebilirim istersen
- ama hayallerimdeki..
+ hayallerini sksinler senin murat! ne biçim hayal kuruyon anlamadım ki...
bir yere kadar normal karşılanbilecek durum. yani geçip gitmiştir. o anda aptallaşmış olabilirsiniz, korkmuş olabilirsiniz, kalbiniz yerinden fırlayacak gibi değilse de hızlı atıp beyne fazla kan pompalamış olabilir. bir kaç saat etkisinde kalıp sonra normal hayatınıza, ve yine standart olan hayalinize dönersiniz. bir daha karşılaşmayacak kadar şanslı olmadığınızı bildiğiniz halde..
bir de bunun daha acıklısı vardır ki o, öyle bir kaç saatte atlatılacak bir şey değildir. istanbul da ya da tramvay olan şehirlerde yaşayanların başına gelebilir bu olay. karşılıklı iki tramvay durağında hayalinizdeki kişiyle karşılaşmak. arada tramvay yolu vardır. bakarsınız. şanslıysanız o da size bakar. lan gitsem dersiniz, gitsem de ne söyleyecem sorusu akla gelir hemen akabinde, ayağınız gider, beyniniz hopp nereye olm der. zaman kısıtlıdır. her an birinizin tramvayı gelebilir çünkü. sizin ki gelse de sorun değildir ama onun ki gelirse, tramvay durup yolcuları aldıktanm sonra, hayalinizdeki kadın/erkek gitmiş olacaktır. ve siz hiç bir şey yapmadan belki de yapamadan orda öylece mal mal bakarsınız. belki gitseniz de bir şey olmayacaktır. hayalinizdeki ise o kişi kesin, ya güzeldir ya da yakışıklı. sizi tersleme ya da hiç oralı bile olmama durumu mevcuttur. yani yanına gitsen olmaz, gitmesen, o gittiğinde ''lan belki gidip konuşsam bir şeyler olabilirdi'' düşüncesi gelir beyninizin en orta yerine yerleşir. kendinizle kavgaya tutuşursunuz sonra. karşına çıktığında bile gidip konuşamıyorsan ne diye hayal ediyorsun? dersiniz kendinize ve emin olun buna bir cavap bulamazsınız. sonra o zalim tramvay gelir. * elektrik tellerinden cızırtılar çıkararak. durur. kapılar açılır, her neresi ise o durağın adı söylenir. hayalinizde kişi artık gözden kaybolmuştur. camların içinden son bir kez daha görmek için yırtırsınız, türlü türlü şekillere girersiniz bir kez daha görebilmek için ve görürsünüz de. ama o son görüşünüz olur. kapılar kapanır, tramvay yavaş yavaş hızlanır, o hız, hayalinizin sizden uzaklaşma hızıdır ayrıca. o andan sonra yapacak bir şey yoktur artık. olabildiğince hızlı bir şekilde komadan çıkıp normal hayata dönmek için elinizden geleni yapmalısınız. o günün akşamı, kullanıyorsanız alkol alıp bir güzel hüznünü de yaşayıp, ertesi güne ekşimiş bir mide ve yepyeni bir hayalle güne başlamalısınız. yepyeni bir hayal çünkü;
öylece çekip gider. belki tanışsanız süper anlaşıcaksınız boy boy çocuklarınız olacak small medium large ama öyle çekip gider. belki o da mutsuz ve yalnız. belki o da sizinle mutlu olacak ama bilmez ki kezban. kezban dedim artık sonuç olarak sinirlenip. başkasının olacak sonuçta kızdım.
