harun yahyacıların cevap veremediği sorular

entry13 galeri0
    1.
  1. bütün soruların cevabı bu cümle ile özetlemiştir hocamız: (bkz: kedi canını senin)
    4 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. dünya, güneş ve ay nasıl oluyor da bir şeye bağlı olmadığı halde uzay boşluğunda hep belli bir mesafede duruyor, fizik kuralları neden var, neden tabiatta belli bir denge var, neden her kış mevsiminden sonra yaz geliyor, yani madem her şey evrimle oluyor, yaratıcı diye bişey yok, bu kadar şeyin tesadüfen olduğuna kim inanır? sorusuna cevap verilmediği sürece yukardaki soruları gereksiz hale getiren sorulardır.
    6 ...
  5. 4.
  6. yanıtlarını biran önce harun yahcıların vermesi gerektiğini düşündüğüm, (bkz: darwinistlerin ısrarla cevap veremediği sorular) tarzı güldüren, güldürürken düşündüren sorulardır efendim bunlar.
    (bkz: bu sefer güldürdü)
    1 ...
  7. 5.
  8. 1. soruya evrimin cevabı nedir çok merak ettim doğrusu.
    3. saçlarını sakallarını da kesmesin insan o zaman ya da tırnaklarını.
    4. Virüsler bildiğimiz gibi tek hücreden oluşurlar. genlerinin mutasyona uğramasiyla her sene yeni bir virüs ortaya çıkabilir, daha doğrusu bir sene önceki virüs mutasyona uğrar. bu kompleks organizmalar icin aynı değildir. onlarda genlerde oluşan sorunlardan dolayi kanser ortaya çıkabilir.
    5. Bazi şeyler de sebeplere bağlanmıştır. Bir düzen kurulmuştur. Insan için gerekli olan herşeyin yoktan varedilip gökten yağdırılması gibi bir şey söz konusu olamaz. görmek isteyenler icin her sene kışla ölen tabiatın baharla dirilişi vardir. bir embryonun oluşumu bir yaratmadır zaten. yüzeysel bakmak yerine fikirle bakmak gerekir. dünyanın düzeni bu olduğu icin bunu normal görüyor olabiliriz ama bunların olmasi tesadüfe bağlanmayacak kadar mucizevidir. Ayrıca düzen olmasi inananla inanmayanı ayırt edecek sınavın anlamını kazandırır. herşey açık olsa sinavin bir anlami kalır mıydı?

    evrim farkli renklerde farkli tatlarda farkli kokularda meyve ve sebzeleri nasil açıklıyor peki. göze, buruna, dile hitap eden bunca şey evrimle açıklanamayacak kadar sanatsal degil midir?

    ek: düzenleme
    0 ...
  9. 6.
  10. temsilcileri oldukları evrim karşıtı evangelist abd'li akıl hocalarının henüz uyduruk cevap üretemediği tüm sorulardır.
    1 ...
  11. 7.
  12. harun yahya kişiliğinden midesi bulanan biri olarak, cevap vermek istediğim sorulardır:

    1. bir tür evrimin olduğunu biliyoruz. hazret-i adem'in boyunun 12 metre olduğu söylenir. yüzlerce yıl yaşadıkları söylenir...

    2. at ve eşeğin çiftleşmesinden oluşan katır, ne yazık ki verimsiz ve kısırdır. orada kalır. (bu çok aptalca bir soru, itiraf et!)

    3. insan zaaflarıyla yaratılmıştır. tırnaklarını da keser. başka yerlerini de alır...

    4. O'nun bileceği iş, biz karışamayız!

    5. "yaratılış insanla mühürlendi" derler. yaratılışın son halkasıdır insan...

    not: sorular biraz aceleye gelmiş, kızgınlıkla yazılmış gibi. daha iyi olabilir!
    2 ...
  13. 8.
  14. saatlerce sorsan yine bitmeyecek kadar cok sayida olan sorulardir.

    ornegin,

    ne gibi bir sebepten dolayi euzubillahiminesseytanirracim yerine seytandan allaha siginirim diyorsunuz?

    basi acik genc kizlarla samimi diyaloglar kurmanin (niyetinizin ne oldugu farketmez) islam dininde haram oldugunu bilmiyor musunuz?

    asrin muceddidi sayilan mahmud ustaosmanoglu hocaefendi dahi mehdinin su anda yasamadigini soylemisken neye dayanarak yasadigini iddia ediyorsunuz?

    saatlerce yaptiginiz programlarda nicin tek kelime arapca kur`an duyulmuyor?

    israile dokunmaya calisan kim olursa olsun gok kubbeyi basina yikariz dediniz. siz kimsiniz aslen?

    hicbir ciddi musluman ilim adami adinizi dahi bilmezken yurtdisindan gelen her cesit haham nasil oluyorda eliyle koymus gibi sizi buluyor?

    surekli ve kesinlikle gereksiz yere insaallah ve masaallah diyerek sizi tesadufen izleyen uc bes gencin de bu kelimelerden sirf sizin yuzunuzden uzaklastiginin gercekten de farkinda degil misiniz?

    hilafeti kaldirip hanedani suren, harflerimizi, dilimizi, kiyafetlerimizi, tum kulturumuzu ve dinimizi silah zoruyla degistirmeye calisanlar hakkinda ne sebepten dolayi ovgu dolu sayisiz kitabiniz var? sadece ondan bahsetmeseniz kim size ne diyebilir?

    ve son soru...

    evlenmenin ve hacca gitmenin farz oldugunu bilmiyor musunuz?

    diyelim ki bir sey beklediginizi iddia edeceksiniz,

    yarina cikacaginiz ne malum?
    2 ...
  15. 9.
  16. (bkz: bana hadislerle gelmeyin)
    cevaplanamayan sorular için kur an da böyle yazıyor diye savunmak var ise eğer, darwin de böyle yazmış deyince susmak gerekirdi. mantıkla düşünmektir sorgulamak, savunmak. ay dünya güneş boşlukta yer almıyor. bizim tarafımızdan görünmeyen karanlık madde denen bir maddeyle dolu arası. buna hadi canım diyene sorarım: cinleri göremiyoruz deyince inanıyorsun, karanlık maddeye mi inanmıyorsun? hatta kütle çekimi olmasına rağmen cisimlerin birbirlerinin etrafında dönmesi de arada boşluk değil, bir başka madde olmasındandır.
    insanların ödüllendirilmeye ve yok olacaklarını inkar etmeye ihtiyaçları vardır. din bu ihtiyaçları en güzel şekliyle karşılar. hatta insanların alkol ihtiyaçlarını bile, ölünce şarap içersin ama sarhoş etmez şeklinde de tesellide bulunmuştur. öbür dünyaya adaleti koydum o yüzden isyan etme diye isyanları da engelleyerek elinde imkanı olanın bal gibi yaşamaya devam edebilmesini sağlamıştır. zorluğa dayanmayı huzuru olanların huzuru bozulmasın diye sevap kılmıştır. hatta erkeklerin cinsel sapıklıklarını hurilerle gidereceklerini öne sürerek içlerini cennet konusunda ferahlatmıştır. ölen sevdiklerimizin yok olmadıklarını, tekrar göreceklerimizi iddia ederek içimizi ferahlatmıştır.
    ama ne yazık ki nice din bizim her şeyimiz diyen insanlar bile allahla kitapla pazarlık ediyorlar. örneğin bişi yapıp tövbe estağfurullah diyorlar. örneğin dilekleri için bir duayı 4444 defa okuyorlar. kadınların namusu var erkeklerin yok diyerek kadınları namus davasına öldürüyorlar, onlar kul canı almaktan cehennemde yanmıyorlar. bazı müslüman ülkelerde yüzü görünen kadınların yüzlerine kezzap atarken onlar cehennemde yanmıyorlar. kadın senin dediğini yapacak sana hizmet edecek diye kadını kendlerinden aşağıda tutuyorlar. ama onları da cennet sizin ayaklarınızın altında, bu dünyada dövsünler sövsünler taciz etsinler eve hapsetsinler ama sen cennette bir numaralı koltuktasın diye avutuyorlar. bir de gaz cümlesi var ki allah allah: erkekler, kadınlar size bahşedilmiş hediyelerdir! onları iyi koruyunuz. kadın da bişi oldum sanır. halbuki hediyeler birer maldır, biri aldı mı tamamiyle ona ait olur, kendine ait olmaz. ama feci gaz verir dünyamın kadınına...

    ben inanları da inanmayanları da kimseyi diğerinden üstün görmüyorum. ama kendini benden üstün görerek kendini avutanlara acıyorum. egolarınızı tatmin ederek değil, mutlu olmaya insanları sevmeye çalışarak mutlu olun. siz namazınızı da kılın, varsa yukarda, kabul de etsin! ama sakın, dinimiz bütün deyip arkamdan sövmeyin. unutmayın, küfür etmek günah. benim için günah yokken ben insan hatırına bunları yapmazken, siz günahınız haramınız varken bunları yapmayın!...
    1 ...
  17. 10.
  18. boş ateistlerin boş soruları. birde bilim bizim tekelimiz altında gibisinden konuşurlar.

    (bkz: Hassiktir diyorum)
    2 ...
  19. 11.
  20. 1. insanın genlerinde zenci, çekik gözlü, slav, vs ırklarına ait bilgiler mevcuttur. insan bunlarla yaratılmıştır. nesilden nesile bu genlerden bazıları aktifleşerek mesela afrikada zenci, kuzeyde slav ırkı ortaya çıkmıştır. fakat bu ortaya çıkış denenebilir özellikte değildir, belki 1000 yıl gerekebilir.

    diğer sorularla uğraşamam, bu soru ilgimi çekmişti.
    1 ...
  21. 12.
  22. 13.
  23. evrimcilerin cevap veremedigi o kadar çok soru var ki.şimdi bunları görmeyip sanki evrimi bu gibi sorularla kanıtlamaya çalışırlar.

    "Ey insanlar!.. Muhakkak ki, biz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık ve sizleri kabilelere ayırdık ki, birbirinizi tanıyasınız..." (Hucurat, 13).
    Bu soruya, bir başka soru ile cevap verilebilir: Tek atadan farklı renk ve ırkların ortaya çıkmasına engel nedir? Hem tek atadan gelinir, hem de farklı renk ve ırklar ortaya çıkar. Aslında bu tip sorular, daha ziyade biyolojiyle alakası olmayanlardan gelmektedir. Çünkü, bir biyolog bilir ki, her anne, baba, büyük anne ve büyük babaların karakterleri belli oranlarda yavrularına geçer. Bu oranlar, "Mendel Kanunları" adı altında meşhurdur. Cenab-ı Hakk'ın koyduğu bu kanunlara göre; mesela bir fert boy bakımından yüzde 50 ihtimalle annesine, yüzde 50 ihtimalle babasına benzeyecektir.

    Ferdin hemen hemen bütün özelliklerinde bu veya buna yakın oranları görmek mümkündür. Lakin, bazı karakterler vardır ki, ortaya çıkmaları, yani bir fertte tesir göstermeleri, bazı şartlara bağlıdır. Nasıl ki, yıldızların görünmesi gecenin gelmesine bağlıdır. Güneş onların görünmelerine mani olur. Bazı çekinik (resessif) karakterler de, baskın (dominant) karakterlerin etkisi altındadır. Çekinik karakterler bu tesirlerden kurtulduğu zaman etkisini gösterecektir. Bu, belki de nesiller sonra mümkün olur.

    Günümüzdeki ırkların hepsi ortak bir atadan gelir. Saf ırk mevcut değildir. Sözgelimi, beyaz ırkın bir ferdinden, bir zenci gibi koyu deri rengine sahip fert hasıl olabilir. Ya da bir Çinli'den, bir Kafkaslı kadar beyaz deriye sahip yavru meydana gelebilir.

    Bazıları, zenci ırkın tropiklerdeki yoğun ultraviyole ışınlarına uyum sağlayarak meydana geldiğini iddia ederler. Halbuki bu görüş, Kuzey ve Güney Amerika'da aynı ışınlara maruz kalanların, niçin siyahlaşmadıkları meselesini izah edememektedir. Son yapılan çalışmalar, deri rengindeki bu farklılığın irsi olduğunu ortaya koymuştur.

    Dolayısı ile, ırkların teşekkülünde ortaya çıkan siyahlar, kendileri için zararlı olmayan ışınların bulunduğu sahaya göç etmiştir. Diğer taraftan açık renkli ve mavi gözlü iskandinav ırkı ise, ekvator yakınındaki yoğun ultraviyole ışığından kurtulmak için kuzeye gitmiştir.

    Dışarıya kapalı bir kabile düşünün. Çevredeki diğer kabilelerle hiç bir irtibatı olmayan bir grup. Buradaki genetik özellikler, kabile fertlerinin sahip olduğu irsi karakterlerin toplamına eşittir. Belli sınırlar içinde yer alan böyle bir bölge "gen havuzu" olarak da adlandırılabilir. Bu gen havuzunda, çekinik karakterler, zamanla melezleme sonucu birbiriyle karışarak, yeni ve değişik karakterler hasıl eder.

    Değişik renk ve ırk karakterlerine bu açıdan bakmak gerekir. Kuvvetle muhtemeldir ki, ilk insan Hz. Adem (as)'in genetik yapısında da çok farklı renk ve ırk özellikleri vardı. Tıpkı bir gen havuzu gibi, muhtelif karakterleri ihtiva ediyordu. Bütün bu karakterlerin bir anda ortaya çıkması elbette mümkün değildi. Zamanla bazı genetik açılımlar sonucu, değişik karakterler meydana geldi. Neticede günümüzdeki farklı fertler hasıl oldu.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük