duyduğum andan beri içime bir yumru gibi oturdu keşke onu daha önceden tanıyıp şarkılarıyla daha önceden buluşabilseydim allah rahmet eylesin nur içinde yatsın. (bkz: uyutmuyor usta gidisin aglattin beni)
vay be dedirtendir. çocuklugumda savaş ay'la a takimina yıldız tilbe ile cıkmıstı. sanki o zamanda yaşı baya vardı. kendimi bildim bileli bu adam var. ölünce; acaba bizde mi yaşlanıyoruz dedim... mekanin cennet olsun güzel şarkıları olan abi...
Vay be harun abi. Ne adamdın? Eğlenceli ve hüzünlü şarkılarınla tüm duygularımıza tercüman oldun. En duygusal kliplere fon müziği oldun. Kalbimize, aklımıza kazıdın şarkılarını. Yoksun artık. Bizi kalpsiz kızların eline bırakıp gittin. ilişki sırasında aşk şarkılarını dinletip. Tekmeyi yediğimizde ayrılık şarkılarını dinletip gittin. Daha dün çeyrek asır albümünü dinledim oysa ki. Ne güzel adamdın be. Zor bir hayat, zor bir hastalıktan sonra inanamadım desem yalan olur. Ama çok üzüldüm. Bu son bize yakışmadı harun abi. gittiğin yerde müziklerini yapmaya devam et. Çok sürmez bende gelirim herhalde yanına. Özleneceksin.
bazı insanlar vardır. gülümser hatta çılgıncasına kahkaha atar ama gözlerinde o içtenliği göremezsin.saydam bir cam gibidir sanki de yansıtamaz kahkahayı.
bazıları da o'nun gibidir. daha cümleye başlamadan kalbinin sıcaklığını tüm hücrelerinden yansıtır karşıya. aklına geldiğinde kendi kendine gülümser sonra lanet edersin single çıkarıp bu yaza damga vuracak anlamsız sözlerin geçtiği iri memeli şarkıcılara ya da sinan akkılçıklara...
bir kaç dakika önce okuduğum yazıyla bir nebzede olsa rahatladım. şöyle yazmış biri twitter'da; geç tanıdığım için çok üzgünüm.
harun abim bugün geldin aklıma ansızın "gir kanıma" şarkındaki müthiş dansınla gülümsettin beni ; ardından "yine korkular, yine acılar, yine aaaaah" dedin de sızlattın burnumu... yattığın yer nur olsun abim. hoşçakal...
Ölümüne üzüldüm. En azından gay olduğunu açıklama cesareti bulmuş, bunu ailesiyle bile paylaşmış ve toplumun baskıcı dogmalarına karşı kendince savaş vermiş biriydi.
Pop müzik fenomeni olduğu konusunda şüphelerim var. Geriye baktığımızda elle tutulur bir albüm ve birkaç düet dışında pek bir şeyini göremedim. Türk popuyla fazla ilgilenmeyen biri olarak bir tek şarkısı tanıdık geldi (gir kanıma). ABD'de olsa muhtemelen one hit wonder diye anılırdı. Yetenekliymiş, gitar çalıyormuş, besteleri varmış. Ama kalıcı bir iz bıraktığını söylemek zor. Biraz kör ölür badem gözlü olur durumu var sanki. Dahası Kıvır kıvır saçlı gözlüklü resmi şarkılarının önüne geçmiş. Şarkıları toplumsal bilinçaltına yerleşmemiş ama o görünümü galiba 90ları sembolize eden en bilindik resimlerden biri olarak kalacak.
Asıl korkutucu olan son zamanlarda yerli yabancı sanat camiasında kanserden ölümlerin adeta patlaması. Daha iki gün önce George Romero'yu akciğer kanserinden kaybettik. Robert Miles de akciğer kanserinden gidenler arasında. Türkiye'de yakın zamanda Naşide diye bir sanatçı öldü galiba. Daha hatırlayamadığım bir yığın isim.
Bu oran korkutucu ve kanserin kuşak kuşak nasıl katlanarak arttığını gösteriyor. Veya medyanın herkese açık olmasıyla eskiden bilinmeyen kanserli ölümlerin her biri artık gündeme geliyor. Bana birinci olasılık daha muhtemel görünüyor ve hem ailem hem kendim için ürperiyorum.