Gerçek bir profesyonel. Ciddi anlamda hem de. Yabancı futbolcuların Türkiye ve market dışında kalan liglerine bakış açıları farklı oluyor genelde, antremanları önemsememe, takıma adapte olmama, sadece maddi imkanları kullanma ve istenilen hırsı göstermeme gibi çk örneğine tanık olduk. Hele de Premiere League gibi üst düzey liglerden transfer olan ve yıldız statüsündeki oyuncular için. Kewell farklı. Yüreğini ortaya koyuyor atılan her gole seviniyor takımla birlikte. Kalitesini yansıttığu gibi profesyonelliğini de üst düzeyde aşılıyor takıma. Kendisini bu sahalarda teknik direktör olarak da görmek isteriz.
26 subat 2009 galatasaray fc bordeaux macinda attigi gole sapka degil ne cikarsak az gelir dedigim futbolcu. maci da kismetse alirsak ciplak halay cekme girisimim olabilir aman diyim. *
18 subat 2009 fc bordeaux galatasaray maci'nda yaklasik 60 dakika oynamistir. kondusyonu da yuksek olmadigindan, asasini pek kullanamamistir ama tum galatasaray'li taraftarlara, ozellikle bana "sen sahaya cik yeter" dedirtmistir.
Haftasonu Antalyaspor ile deplasmanda yapılacak maç kadrosunda yerini alacağı tahmin edilen ve özlenilen futbolcumuzdur. Sakatlığı geçmiş ve görev verilmesi halinde en az bir devre sahaya çıkabileceği söylenmektedir. Bordeaux maçında ise ilk 11'de yerini alacak gibi görünüyor.
yıllar önce leeds forması giyerken ingiltere'de ki olaylı maçta galatasaray'a karşı forma giyen ve kırmızı kart gören futbolcu. o maçta bir kırmızı kart da emre belözoğlu görmüştü aradan geçen 9 yıl da nelerin değiştiğini görmek için ilginç bir ayrıntı olsa gerek.
leeds ve liverpool'da ilgiyle takip ettiğim, dünya kupasında sırf onun için avustralya'yı desteklediğim, pes'te bütün taktiklerimi üzerine kurduğum adam şu an taraftarı olduğum takımın oyuncusu. transfer olduğu gün yaşadığım sevinci başka hiç bir transferde yaşayamam heralde. en sevdiğim futbolcu en sevdiğim takımımda var mı ötesi?