--spoiler--
bu bir duyurudur!.. öncelikle dünkü eskişehir konserinde bizi yalnız bırakmayan bütün dostlara çok ama çok teşekkür ederim..çok güzeldiniz..222 park a da bizi çok güzel agırladıkları için ayrıca teşekkür ederim..ama ben artık kötü ses sistemi ve kötü tonmaisterlerden bıktım artık!itiraf ediyim dün ve bu konser turnesi boyunca bir çok yerde sesleri duymamak için çakır olan kafamı sarhoş etmek için elimden geleni yaptım..sesleri dinlemekten insanları dinleyemedim..utancımdan bir çok yerde seyircinin suratına bakamadım..şarkı söylemekten keyif almadıktan sonra söylemenin hiç bir anlamı yok benim için...2 kolon 1 mikrofon alıp,bilmem kaç liraya bilet satıp,insanlar nasılsa dinliyor diye tüccarlık yapanlara saygi duymuyorum! ve bundan sonra bu tip organizasyonların içinde bulunmak istemiyorum...tecrübesizliğimden faydalanıp bana kötü geceler yaşatanlara teşekkürü borç bilirim..beni bayağı tecrübe sahibi yaptınız...sevgiler saygılar..(hs)
--spoiler--
edit : amatörce bir turne olduğu belliydi zaten, harcatma abicim kendini.
geçen gün izmirdeki konserine gidip daha yakından tanıdığım adam. Hoş sahne performansı var kafası dumanlı falan severek dinliyoruz, daha sonraki şarkılarını merakla bekliyoruz.
çoğu kızın şarkılarını bilmeden şarkılarını ezbere bildiklerini iddia edip hasta oldukları yeni nesil meşhur.
bornova'da ismi lazım değil bir yurt. kamelyada bir grup genç ellerine gitar alıp akustik popüler şarkı dolu repertuardan şarkı seçip söylemeye başlarlar. şarkıların birinde oğlan gözlerini kısar bi sigara yakar sesini hafif inceltir söylemeye devam eder "isyaaaaannn...."diye. kızın teki "harikasın v.b." laflarının ardından "yaaa ama canııım hiç halil sezai söylemediiin söyleseneee" der biri iki kız da "aaaa evet yaaa" dese de ağır bir sessizlik kaplar kamelyayı.
bu gece içmeme sebep olmuş adamdır.
o nasıl bir ruh halidir, neyin kafasıdır anlamak mümkün değil.
dinledikçe o parçaları, rakı içme isteğiniz doğru orantılı olarak artar.
artı oy editi: zamanında böyle demişiz ama, boku çıktı herifin.
rakı muhabbetini geri çekiyorum. zamanında iyiydi.
oyuncu olarak tanıyordum bu adamı. meğer şarkı da söylüyormuş. hem de baya iyi söylüyormuş. utandım kendimden, cahilliğime verin. sonbahar şarkısının konser versiyonunu dinlemenizi öneririm.
paramparça ve sonbahar, kesinlikle yok böyle bir parça ayrılıyorsun ruhundan, bulunduğun yerden yüreğinse sanki onun ellerine gitmiş gibi, kopup gittiği yeri sende yanarken, sızlarken onun ellerindedir belki diye bastırıp göğsüne elini sabrediyorsun,
aslında tam bir çaresizlik çünkü o yürek ne onun ellerinde ne de kopup gittiğini sandığın yer boşluğundan sızlıyor.
gerçekte o seni özlemiyor ve o kalbin yerinde. boşluktan değil başka şeylerden ızdırap veriyor sana buna unutamamak de, aşk de, pişmanlık de, ne dersen de sonuçta elinde olan tek şey o ızdırabı çekmek.
sonbahar şarkısının üstüne tanımam. en yakın zamanda canlı dinlemek istiyorum kendisini. rakı içmem gerekiyor diye hissediyorum bu adamı dinlerken. acıma daha çok acı eklemesini seviyorum. iyi ses. başarılı şarkılar. daha ne olsun.