şimdi uzun uzadıya izah etmeye çalışmaya gerek yok. istersen 20 tane dilekçe ver, yok o da yetmez dersen git bir de mübaşire göt ver ama bundan bir cacık çıkmaz.
yazdıkları yazılarda insanı rahatsız eden durum yoktur, kaldı ki ülkemiz başbakanı, onun yaverleri, bakanları, milletvekilleri de bu tarz söylemleri bulunmaktadır ve haklarında açılan dava yoktur olsa bile kendi lehlerine sonuçlanmaktadır. not: fikirleri hoşunuza gitmeyen yazarların ayağını kaydırıp bunlardan haz almaya çalışmayınız.
dava açmak ile savcılığa dilekçe vermek arasındaki farkı öğrenmeli insanlar önce. her şikayet dileçesi ile dava açılsa cezaevlerinde 100.000 değil, 100 milyon kişi olurdu.
ancak 3. dünya ülkelere mensup 10. sınıf vatandaşların uğraşabileceği komedi tiyatrosu.
hani modern olmak diyoruz ya, bu ne giydiğin giysiyle, ne de kimle seviştiğinle alakalı.
iş ifade ve düşünce özgürlüğünde bitiyor. işte sen bu yüzden asla bir avrupa ülkesi olamayacaksın. biraz büyümek gerek.
senin yaptığın şey sorgulayan, soru soran, beyni çalışan bir nesil yaratma görevine ihanet etmektir hacı, koyun yaratma makinasına biraz daha odun attın.
sen çocuklarına ve onların çocuklarına ihanet ettin, kapish?
ve son 10 senedir yaratmış olduğun "bizden olmayanların amına koyarız" mentalitesiyle bizi belki de 30 yıl geriye götürdün.
ama direniş asla bitmeyecek.
"neden?" ve "nasıl" sorularını kaybedersek, kaybedecek başka bir şey kalmayacak çünkü.
istediğin kadar dava aç, insanları hukukla tehdit et, sindir, sustur.
biz burdayız.
içine düştüğün çukurdan kafanı kaldırırsan şunu göreceksin ama, sen düşman askerinden, hatta yerli işbirlikçiden bile kötüsün.
halkı soyanlara karşı onca açılması gereken dava var iken, boş işler ile uğraşmaktan öteye gitmez. sen dava açsan ne olur açmasan ne olur ? sen kendini ne sanıyorsun evladım ? troll musun nesin anlayamadım ama bu kadar mı gereksiz olur bir yazar.
sen ilk önce seni soyanlara karşı dava aç, burada isteyen istediği eleştiriyi yapar, düşünce özgürlüğü nedir sen onu bilir misin ?
düşünce soyut bir şeydir, ama senin vergilerinle gününü gün eden insanlar var çevrende, bunlar somut şeyler.
örtülü ödenek nedir ?
örütülü ödenek'teki paralar ne oluyor ?
örtülü ödenek'ten kimler nemalanıyor ?
ilk önce bunlara kafa yor. boş işler ile zamanını harcama. vatanına milletine yararlı bir vatandaş olmak istiyorsan bu dediklerimden başla. sözlüklerde, kim kime hakaret etmiş, kimi nasıl dava ederim diye kafa yormak kadar gereksiz bir şey yoktur. ayrıca burada bu tarz başlıklar açarak kimseyi korkutamazsın.
(#16833307) numaralı entrym sebebiyle liechtenstein federal mahkemesi bana dava açtı. letonya'dan aldığımız 7-0'lık mağlubiyetten sonra davayı geri çektiler.
darwinizm düşmanları tarafından açıldığını düşündüğüm davadır.
bi fıkra koyayımda gülelim:
lenin öldükten sonra cehenneme gönderilir. üzerinden çok fazla zaman geçmeden tanrı'ın huzuruna melekleri gelir ve tanrı'ya lenin'in cehenemdeki herkesi, " herkes cennette sefasını sürerken biz burada cayır cayır yanıyoruz. susmamalıyız, isyan etmeliyiz. " diyerek kışkırttığı konusunda şikayet ederler. bunun üzerine tanrı, " o zaman onu alın, cennete götürün. " emrini verir. lenin yine çok geçmeden, " cehennemde kardeşlerimiz büyük acı ve ıstıraplar içerisindeyken biz burada sefa süremeyiz..." diyerek orada da büyük bir isyan çıkarır. sonunda tanrı meleklerden lenin'i karşısına getirmelerini emreder. lenin ve tanrı bir süre baş başa görüşürler.görüşme bittikten sonra, olayların akıbetini merak eden meleklerden biri tanrı'ın yanına gider ve : " tanrım şimdi ne yapacağız ? ", diye sorar. o anda tanrı'dan şu cevap duyulur ; " tanrı yok, yoldaş var..."
arkadaş neden sol görüşlü yazarların eksiklikleri paylaşılıyor? Sağ görüşlü yazarların yazıları çok mu ahlaklı? (bkz: aleviler ve şiiler cennete gidemez) bu nedir yahu? başlık altında yazılanlara bir bakın.
