hangi seneydi hatırlamıyorum da bu eurovision'da bir ukraynalı şarkıcı çıkmıştı. tam taş bir hatundu. herkes övgüler düzüyordu, türk kızları gitsin ukraynalı kızlar gelsin kampanyaları yapıyordu. şimdi bakıyorum ulan bir kişi de şu hadise'nin hakkını versin ya. beyonce gibi kız işte. ses de var, görüntü de var. niye bizden biri olunca hemen aşağı çekmeye çalışıyoruz anlamıyorum.
görüntü ve sesin bu yarişma için pek önem arz etmediğini sayarsak ,yarışma günü için beklentilerimi karşılayan bi kıyafet tercih etmiş kişidir.
(bkz: kırmızı olsun beş lira fazla olsun)*
bizim erkekleri kıskançlık krizlerine soktu zannedersem. şimdi orda bir sürü abdestsiz gevur salyalarını akıtarak külotuna bakacak. "türkiş dilayt" felan diyecekler... kızlarımızı da kıskandırtmış olsa gerek. "ben ondan daha güzel değilim, o halde o kazandığı şöhreti haketmiyor." bunun gibi bi mantık olsa gerek.
şimdi efenim, piyasada kim para kazanıyor? ortalama algıya ve tabi ki içgüdülere hitap edenler. her alanda, her yerde öyle değil mi? niye çıkar da "bizim ülkede..." ile başlayan tespitler yumurtlarız şimdi?
iyi midir kötü müdür bilmem. ben pek beğenmiyorum. (allah için güzel kız ama. sütun gibi bacaklar filan...) yürovizyon mudur erovizyon mudur nedir o yarışma da şarkı yarışması olduğu kadar dans ve gösteri yarışması aynı zamanda. ne kadar kaliteli tartışılır ama böyle bir yarışmaya hadise kadar uygun biri varsa bu ülkede o da nez filandır herhalde. ayrıcana kimi gönderirsen gönder başarının çok başka şeylere bağlı olduğunu anlamak için son bikaç sene hangi ülkeler almış bu ödülü bir bakınız lütfen.
2009 eurovisionda türkiyeyi temsil eden, erkeklerin %90ının hasta olduğu kişidir. son dönemlerde kilo aldığı gözlemlenmektedir. yarın yarı finalde giyeceği kostümüyle tepki toplamıştır, stir me up'tır, düm tek tek'tir, fanta'dır.
sonucu ne olursa olsun eurovision'a katılmakla kariyerini bitirmiş güzellik. eurovision a katılıp şöhretini katlamış birini gösterin abba dan başka. sertab erener mi?
50 sene sonra ali kırca ana haberde huzur evine canlı yayın yapar, izleriz hadise'yi.
bu kız amerikalı olsaydı valla bizim millet hasta olurdu. bana göre bu kızın beyonce'den hiçbir eksiği yok, hatta ondan daha güzel. ses olarak beyonce'den biraz eksik olabilir ama ses de var. adam gibi imkanları olsaydı, amerika'da prodüktörler ile çalışsaydı dünyaca ünlü bir yıldız olabileceğinden hiç şüphem yok.
ama işte kendisi maalesef bir türk ailesinde doğma şanssızlığını yaşamış. hadisecim biz türkleri sevmeyiz. bizim aramızdan kimse sivrilemez. bunu istemeyiz. sen bir amerikalı olsaydın, bu ülkede 200 dolarlık bilet ile konser alanlarını doldururdun. ama türk olduğun için insanlar seni takdir edemiyor. biz kendi insanımızı asla desteklemeyiz. ama seni takdir eden çok insan da var elbette bu ülkede. ama elit insanlar biraz seni hazmetmek de sorun yaşayabiliyor.
sevmesem de dinlemesem de yine de yarışmada birinci olmasını dilediğim şarkıcıdır. neden mi istiyorum bunu çünkü daha önce birinci olmuş olan sertab erener i daha çok sevmiyorum da ondan.
yarı finale görüntü var ses yok konsepti ile çıkmış. yavrım şarkıyı vokaller söyleyeceğdi madem, o kadar tanıtım zart zurtu neden bu hanımkızceğiz yaptı ki? hadise filtresi yapmış olabilir dış mihraklar mikrofonlara, zira sesini duymadım ben.
yarı finalde görüldüğü kadarıyla şarkısı düm tek tek öteki ülkelerin şarkılarının yanında parlamaktadır. fakat oryantal konsepti iyice insanın gözüne sokan koreografisiyle batının egzotizm sevdasına yaranmaya çalışıyormuş gibi geldi hadise. ayrıca o erkek vokal nedir öyle yahu? şarkı ortasında böyle bet bir sese ne gerek varmış, anlamadık.
iğrenç sahne kostümü ve kötü renk seçimi yüzünden eurovision da bu sene yüzümüzü güldüremeyecek başarılı solist. ayrıca ilk yarı final elemelerinde kendinden çok zenci vokalinin sesi duyuldu. puanlar kaybedildi.
