balgat'tan gitmek bile insana zor gelirken batıkent'ten gelenlere acıdığım kampüstür. Gereksiz belki de gerekli büyüktür. Ama Bana fazla büyüktür. Nizamiyede hala güvenlik tarafından tek tek kart kontrolü yapılıyor mu bilmiyorum ama yapılıyorsa el insanf! dediğim kampüstür. Nizamiyeye kadar otostop çeken, kağıtlara gidecekleri yerleri yazıp geçen arabalara bi umut tutan öğrencilerin öğretimlerini sürdürdükleri kampüstür.
sıhhiye kampüsü'yle 10 derecelik sıcaklık farkına sahip kampüs. allah kahretsin geçen cuma kesinlikle -10 idi. iliklerim dondu lan. hayatımda ilk defa açık havada bir yürüyen merdiven gördüm, o bile donmuştu, çalışmıyordu.
ömrümü tükettiği halde, hala çok sevdiğim, cağnım kampüsümdür. baharlarda başka bir güzeldir. hele ki öğrenci evlerinde kaldığım zamanlarda ayrı bi' keyifliydi, artık eskisi kadar tadını çıkartamıyoruz. şu ulaşım sorunu da olmasa.
ülkemizin güzide üniversitelerinden hacettepe'nin ulaşımı, balkanlardan durmadan gelen soğuk hava dalgaları ve çete şeklinde dolaşan köpekleriyle eğitim hayatının gayet zor olduğu kampüsüdür. tavsiye etmemekle kalmaz, uzak durmanızı salık veririm.
ankara'nın hüznünü insana köküne kadar yaşatan kampüs.
güzün esen sert rüzgar çınarların yapraklarını söküp başınızdan aşağı dökerken,
kışın kar yağıp her tarafı bembeyaz bir ölüm sessizliğine bürüdüğünde,
gelmeyen(!) ilkyaz gelip de bütün öğrencileri çimlere döktüğünde,
alttaki dersleri vermek için yaz okuluna kaldığınızda bile güzeldir.
buraya gelmek benim en büyük şanslarımdan biriydi. en büyük şanssızlığım ise bunları tek başıma yaşamam...
hislerin değişmesi: melankolikliğime, hüznüme sokayım. ıyy, hiç sevmedim bu yazıyı yazan adamı.
güzel ve büyük bir konser alanının olduğu ama ulaşımının zor ve zahmetli olduğu kampüstür. birkaç festivale ve şenliğe katıldım, alan gerçekten hem ankaranın hem de gazinin alanına 5 basar. ama ankaranın ayazıyla birleşince gece çok soğuk oluyor. özellikle sonbahar ile ilkbahar arası zamanlarda. bu zamanlarda olan şenliklere ya da festivallere gece de kalmayı düşünüyorsanız çadırı falan düşünmeyin bile g.tünüz donar, istatistik bölümünün oralar açık oluyor, bekçilere yalvarın işe yarıyor.
deniz de deniz diyenlere inat bozkırın tüm ihtişamını taşıyan,ayazıyla yorgun ruhlara hayat veren, otostopuyla, saçmasapan heykeleriyle, çimiyle, gölüyle, yurtlarıyla, city siyle, yıldız amfisiyle, bamıyla, sbt siyle, "hocam"ıyla, "hocam kızalaya mı"sıyla, ögebe siyle, servisçi amcasıyla, bekleten egosuyla, kuyruklarıyla, tikkyleriyle,nizamiyeden kampüse 4 kmlik yoluyla, çilesiyle türkiyenin en yaşanılası kampüsü.okulu bir yıl daha uzadığı için öğrencisi üzülmeyen tek üniversite:DD
