bugün şans eseri televizyon da denk geldiğim dizidir*. şaka lan şaka mecburen pazar akşamları açtığım dizidir. senaryo boş ve basit geçiyor. bide şu barış karakteri çok komedi oyunculuk sergiliyor. hele ciddi ve kızgın haleri.*
Kim ne derse desin, kim ergen dizisi derse desin, güzel bir dizi olduğu tartışılmaz gerçektir. Türkiye'de şuanda bu diziye denk diziler bir elin parmaklarını geçmezler.
Türk dizilerinin ne kadar basit , klişe ve klişe olduğunun en büyük kanıtlarındandır. Bir de bu kadar reyting alması insanı dumur eden. Ulan sırf şu reytingler yüzünden dizi piyasamız gelişemedi. Elalem prison break yapsın biz de güneşi bekleyelim hmmnna.
Ben de özledim'gibi bir dizinin yerlerde sürünüp , bu tarz dizilerin zirveye oynadığı reyting sistemimizi de tikeyim amk ben gidiyorum.
28 yaşındaki kadının liseli rolü yaparak kendinden 8 yaş küçük biriyle sevgili olması yine kadından 2 yaş küçük birinin ona platonik aşk beslemesiyle oluşan. birbirlerini öperek iğrençliği katlayan dizidir.
2-3 bölümde bir izliyorum bu diziyi (maçlara falan denk gelmediği zamanlarda) ne zaman açsam hiçbirşeyin değişmemiş olduğunu görüyorum..
zeynep: keraaam saandan nefret ediyoraaam.. sen kimsiğğaaan hee sen kimsiiğaaan
barış: ne hissettiğini yüzünden anlamak mümkün değil repliklerden anlaşılıyo işte
cihan: hep aynı sıkıcılıkta
demet: yapmacık ve sıkıcı
melis: tuhaf ağız yapısı ve konuşma tarzıyla sağa sola çemkiriyo
.
.
.
hep bu seyirde devam ediyo heralde çünkü ben ne zaman izlesem hep bunlar var
diziye aksel diye biri girmiş de az biraz renk katmış zeynep ve barışın dünyanın en sıkıcı ilişkisine.
bi defa barış ilk bölümden beri en sevilesi en düzgün karakter olarak çizilmişti ve allahı var sevdirmek için baya parlattılar ama sağolsun oyuncu okadar başarılı ki bu karakterden bile nefret ettirebildi. bu da büyük bi başarı bence. sayesinde lepiska saçlı erkeklerden tiksinir oldum. bir insan ancak bu kadar rol yapamaz yahu.. gözünün içine içine bakıyorum ne hissettiğini çözebilmek için ama yok ufaklık hep botokslu bi suratla geziyo..
zeynep de bi enteresan mesela.. güzel desem güzel değil çirkin desem çirkin hiç değil arada karar verilemeyen bir fizik yapısı var. dahası rol için fazla yaşlı.. ama daha enteresanı karakteri. keremle aralarındaki bunca elektriğe, yaşanmışlığa rağmen sanki o olaylar hiç yaşanmamış gibi takılabilme ve keremin ona aşık olduğunu anlayamama ancak buna rağmen dünyanın en zeki insanı olduğunu düşünmek gibi tuhaf bi yapısı var. bi insan havuzda öpüştüğü anı bi kere bile aklından geçirmez mi ulan bu beni niye öptü acaba annemden mi hoşlanıyo diye düşünmez mi :/ ben olsam binbeşyüz senaryo yazarım kafamda be.. bide etrafındaki herkes ona pervane.. elli tane adam ona bayıldığı gibi kızlar da onun arkadaşlığı için çırpınıyo falan.. halbuki bu karakterdeki insanlar çevresi tarafından pek sevilmezler. ne o öyle dünyayı ben yarattım herkese kafa tutarım halleri falan kim sever böyle ukala bi tipi allaşkına? halbuki ilk bölümlerde az biraz izlenilirliği vardı bu karakterin.
kerem ise cümle yazıp kusursuzluğuna halel getirmek istemediğim bi karakter ve oyunculuk. senaristlerin mallığına rağmen müthiş bi badboy canlandırmakta kerem bürsin. yatıp kalkıp ona dua etsinler yoksa şimdi final bölümünü çekiyor olurlardı dizinin.
bide can çok tatlı barış pırasa saçlısındansa bu karakterin rolünü çoğaltsınlar. oyuncuyu da aras bulut iynemliye benzetiyorum bitek ben mi benzetiyorum acaba?
Mantık hatası var dizide. Simdi cihan hatunun tekini hamile bırakıp başka şehre gidiyo ve orda tanıştığı kadınla evlenip onu da hamile bırakıyo. Doğan çocuklar ise yaşıt.
ortada bir cinayet var, bir de otopsi raporu var. cihan hoca gidiyor ben yaptım diyo kafasına vurdum yere düştü falan diyor, savcı umursamıyor.
neymiş adam boğularak öldürülmüş. yok ya. otopsi raporu sadece ölüm nedenini veren birşey değildir. kafadaki kırılan şişenin yaptığı tahribat o raporda kesinlikle yazar ve hiçbir savcı böyle bir itirafı umursamamazlık yapamaz. böyle saçmalık olmaz. dikkat edin böyle şeylere sayın senaristler...
şaka maka takip ettiren, bezdiren, küfür ettiren, her seferinde ''bu ne ya, böyle saçmalık mı olur, aman ne salak dizi'' diye diye bildiğin izlediğim dizidir.
senaryosu çalıntı diyorlar efenim, kore dizilerinden çalıntı sanırım.
zap yaparken son fragmanında anlık olarak basketbol oynarken gördüğüm kerem bürsin i blake griffin zannederek nba in kanal d ye taşındığını sanıp sevindirik olduğum dizi.
Bu akşam çok saçma bir bölümle karşımıza çıkan dizi. Artık senaristin kaçırılıp bambaşka birinin senaryoyu yazdığına inanmak üzereyim. Dizideki Cem Bey olmasın sakın? Kopuk kopuk bişeyler oldu, bitti. Sahi o finalde ne anlatılmak istendi ki? " aman ne olacak şimdi" diye hiç merak etmedim ben. Senarist bizi diziden mi soğutmaya çalışıyor anlamadım. Eski Kerem geri geldi anladık da, bizim dizi tamamen gitti onu napcaz?
özel okul sahibi bebenin kendini padişah sandığı velihattı sandığı dizi. sokarım lan ne ayak bu. kim çeker bu derdi tasayı? kaç para verirse versin. döversin hem de nasıl var ya.
sözlük kızlarının başroldeki çocuğa boşaldığı dizi.
evet efendim gelelim hikayemize. bilen bilir anlatmıştım bana whatsapptan jartiyerli fotoğraf atan sözlük hatununu. geçen gece bana geldi. tabi öyle hemen olaya geçemezsin önce bi film ya da müzik açarsın, kız kıvama gelsin diye çikolata ve içki ikram edersin filan. oysa ne gerek var yani sokuşucaz işte amk kezbanı. neyse tam film açıcam bu kevaşe ay benim dizim var dedi. tabii sinirlendim dizi bu yani rtüklü bi'şey anca holdinge gittim arabayı hazırlat gibi şeyler duyarken nası olaya giricez diye düşünüyorum. bi de yani be kevaşe ben senin komşun muyum? kısır eşliğinde kanald mi izlicez yani? neyse ağlamasın diye açtık tabi. dizi ilerliyor kızın gözleri fal taşı mübarek benimki artık durumu kabullenmiş uyukluyor derken kız birden elini pantolonuma soktu amk dedim noluyor kesin sadist bu koparıp atacak çünkü öyle bir hışım yani. ekrana baktım bi çocuk sudan çıkıyor kıza baktım gözü orda eli benimkinde tabi kaçırır mıyım durdurdum hemen. kız dizinin devamını merak etmedi. neyse burda size nasıl sokuştuğumuzu anlatmayayım bi zahmet. sonuç olarak o gece güneşi çok da beklemedim.