Gökyüzü bu yıldıza yaldıza doyar mı?
Çok uzak be çok bağırsam duyar mı?
Aksi dilim coşar mı coşar mı?
Ay başıma çöker mi ki ay başıma gelir mi ki?
Yalansızım ve de yansızım
Bu yüzden hala yalnızım
Kararlıyım ama karsızım
Hadi gel beni bana döndür
Yani gel beni sana döndür
Açamam çiçeğe kıyamam
Yine sen beni bana buldurma
Gel bu kederi öldür
Yani gel bu gidişi döndür
Tutamam canımı tutamam
Yine sen beni başa döndürme
Gel bu kederi öldür
Yani gel bu gidişi döndür
Tutamam canımı tutamam
Yine sen beni bana döndür
Yine sen beni başa döndürme
Gel bu kederi öldür
Yani gel şu gidişi döndür
Tutamam canımı tutamam
Hadi gel beni bana döndür
Yani gel beni sana döndür
SÖZLERiyle, sabaha kadar uyutmayan, defalarca dinlenen, içi cız ettiren yavuz bingöl türküsü.
' gözyaşı acı suyudur ' demişti bir kadın görev yaptığım köyün birinde. 'ama işte ben ağlayamıyorum, en sevdiğimin cenazesinde bile akmadı acı suyum, o yüzden benim acım içimdedir hep. ağlayamadıkça büyür durur' demişti. en çok da hemen ağlayabilen insanlara özendiğini söylerdi.
ne kadar şaşırmıştım hayatta böyle şeyler de var diye.
bir daha hiç görmedim o kadını ama hep dua ettim acı suyunu rahatça dökebilsin diye.
insan ağlamayı sevmez; ama gözyaşı olgunlaşmanın temel taşlarından bir tanesidir. Hıçkıra hıçkıra ağlayıp gözyaşı dökmek hangimizi kimi zaman rahatlatmadı ki!
iki türlüdür göz yaşı.
biri sağanak gibi boşanırcasına akar, diğeri tane tane.
canı en çok yakan da tane tane akandır.
sanki içini dele dele, umutlarını sile sile akar.
ne yutkunabilirsin ne soluk alabilirsin, tıkanır da kalırsın.
üzgün, yorgun, seven veya sevilen bir kalbin dışa yansıması. bir nevi duyguların gözyaşı olması, gözyaşı olup akması.. ağla rahatlarsın demenin aslı bu olsa gerek.