üstümüzdeki mavidir bazen.
bazen ruhumuz kadar karadır.
bazen de gri dir.
renk vermeyen bir gri.
insanı ne güldüren ne de ağlatan bir gri.
grisi fenadır kısacası.
mavisine karasına alışkındırda insan.
grisi gelince başın üzre, şaşırır kalır.
öylesine kapalı ve durgun ki ardındaki bir fırtınayı saklar gibi, denizin üzeri kapkara bulutlarla kaplı. iç karartıcı bunaltıcı bir hava hakim heran bir süpriz yapacakmış gibi seyretmesi güzel ama verdiği sıkıntı hat safhada.
ne zaman süpriz yapıp bizi sevindirecek etrafı serinletip o güzelim toprak kokusunu çevreye yayıcak diye bekliyoruz.
çiçegin böcegin ağacın senden gelecek bir damlaya bile ihtiyacı var aylar sonra ilk kez etraf serinleyecek sabırsızlıkla bu anın gelmesini bekliyoruz.
an itibariyle değişik renklere bürünen. orta taraf masmavi sol pembe yan tarafta lacivert yani kendi renginde.
hayır ışık gösterisi filan değil. ben de delirmediğime göre. noluyo lan?
Çoğu insanın genelde havayı tanımlamak için baktıkları güzelliktir. Zaten insanlar her baktıkları yerde farkında olmadan da olsa menfaatlerini görürler.
Ama bu öyle bir şey ki, her mevsimde, her hava değişiminde ayrı güzelliği var. Renklerinin günün saatine göre değişimi, bulutların aldıkları şekiller renkler, yağmur yağarken yok gibi görünmesi, kar yağarkenki güzelliği...
En güzeli de güneşin parlamasına, ve sıcacık havaya rağmen yağmur yağarkenki halidir, o zaman gökyüzü bana benziyor. Ne olduğu belirsiz, tanımsız...
rehber dolunayın yükselmesi ile beraber yalnız ruhlara eşlik eder ve binlerce yılın bilgeliğini insanlara sunar.
yıldızlar anlatır insanın kaderini, ruhlar yükselik gökyüzüne ve tüm gerçeklere tanık olur.
gökyüzü, belki de yalanın olmadığı tek yerdir.