zaman aşımına uğradığı bilindiği halde 2005-2006 sezonu fenerbahçe nin oynadığı denizli maçı bahane edilerek galatasaray ı şike olaylarının içerisine çekmektir.
akıl var nizam var denizlispor küme de kalma maçına çıkıyor. bundan iyi teşvik mi olurmuş. kaldı ki o tarihlerde teşvik suç kapsamında bile değildi. federasyon başkını çıkıp utanmadan gerekirse galatasaray ın kupasını alırız diyor. biraz bilgisi olsa bu sözü söylemezdi. zaten bu açıklaması bile niyetini derdini apaçık ortaya koyuyor. birde milliyet gazetesinin galatasaray 48 saatle yırttı manşeti tam bir komedi. galatasaray ın teşvik verdiği kanıtlanmışta 48 saatle yırtmış gibi bir hava estirilmeye çalışılıyor.
Bırakın bu bizans oyunlarını.
mevzu galatasaray ve şikeyse içine çekmeye gerek yok bir yerinden tutsan gelir zaten. 92-93 yılına gidersin seninle gelir, göztepe gidersin seninle gelir. çağırmadan gelir. içine çekmekte ne demek; galatasaraylı yöneticilerin neden 4 dalga boyunca çağırılmadıklarını kapalı kapılar ardında tartıştıklarına, hatta emniyet ve savcılığa kırıldıklarına, gönül koyduklarına eminim*
zamanında eskişehirspor'un beşiktaş'ın şampiyonluklarının nasıl alındığı biraz araştırılırsa içine çekmek gibi bir durumun olmadığını bu olayların içinde her zaman bulunduğunu anlamak zor olmayacaktır.Yasanın yürürlüğe girdiği sene küme düşmeme mücadelesi vermesi kaderin yüzüne gülmesinden ibarettir.
ezik fenerlilerin bir an ağızlarından salyalar akmasına, ancak gerçekler ortaya çıkınca gene çaktık lan sokacam bir takım bu kadar mı temiz olur demelerine sebebiyet vermiş durum.
