cj denen küfürbaz, it, karıya kıza laf atan bir adamı 50 bin dolar harcayıp cincik gibi giydirdim. adam olur belki ipne diye. hayvan sokağa çıkar çıkmaz fuck you matafaka diye giydirdi elemana. cj sen insan değilsin dostum. bide o karıların birisinin abisi, belalısı, çıkıp sikecek belanı uyandırayım.
120 ana 30 yan görevi bulunan gta serisinin en uzun ve en geniş haritasına sahip oyunu* efsaneler arasındadır, uçuş görevleri insanı canından bezdirecek kadar kastırır o kadar kastırır ki o kadar zaman ben uğraşsam pilot lisansım olurdu be dedirtebilir.
çoğu karakteri batı yakası rapçilerinin hayatlarından esinlenen amerikan zencilerinin en zorluk çektiği dönemleri, işlerin nasıl yürüdüğünü çok iyi anlatan bir oyun. o değilde oynadığım zamanlarda bu kültürün içine tam anlamıyla girmemiştim. bir ara yine indirip hissetmem lazım atmosferi.
ben küçükken vardı bu oyun. Bi tanıdığımız abi göstermişti. Sonradan motor çalmak helikopter yürütmek pek hoşuma gitmişti. Hele o adamı indirip dövmek falan. Böyle trajik çocukluklara sebep olabilecek bir oyundur.
efsanedir.ha bir de görevleri yerine getirdikten sonra her an: ''parayı da gırdık beyaa'' diyecekmiş hissi uyandıran şopar kara oğlan yerine daha havalı ve karizmatik bir karakter olsaymış iyiymiş.(vice city'deki tommy gibi misal.)
playstation 2'de hemen camın kenarına kurduğum televizyonum, önüne attığım pofuduk koltuklarım ve bir de küçük elektrikli sobam vardı. en soğuk ve şiddetli yağmurlu günlerde, okuldan gelir gelmez kurardım ps'yi, açardım sobamı hem yağmuru izlerdim hem de keyifle bu oyunu oynardım. olayları o kadar gerçeğe uyarlamaya çalışırdım ki; bazen hiç hile yazmadan, sadece taksicilik, itfaiye şoförlüğü gibi dandik işlerden para kazandığım olurdu. ah o eski günler ah...
7 yıldır vazgeçemediğim tek şey. los santos international'dan kalkıp san fierro international'a shamal'la inmenin tadı yüksek ihtimalle hiçbir şeyde yoktur. playstation 2'nin en çok satan ve en iyi oyunu olmasının yanında yıllardır pc'lerde de zevkle oynanmaktadır. candır, saygımız vardır...
ramazan ayı geleneği olarak kurup bilmem kaçıncı defa bitirdiğim oyundur. gerçekten zevklidir. vazgeçemediğim çok az oyundan biridir. yalnız o kadar senedir oynarım şu mouse sorununu kalıcı bir şekilde halledemedim arkadaş. esc ye bastıktan sonra mouse kilitleniyor oyunda kullanamıyorsun.
san fierro'daki tramvay hattında tek seferde bir tramvayın çalıştığı oyundur. seksi karizma artınca yoldan geçen kızların laf atmasını fahişelerin bedava servis yapmasını beklerdim ama olmadı. ayrıca şehirde otobüscülük olsaymış süper olurmuş. dandik otobüs oyunlarına sarmak zorunda kalmazdık. iett şöförlerini daha iyi anlamış olurduk. şimdi farkettim çok saçma yönleri de olan oyunmuş.
kimi efsaneler ile gönüllere taht kurmuş oyundur. Efsaneler arasında hayalet ve ufo olayı çokça zikredilir.
Bazılarımızın harddiskinde hala yer kaplayan oyundur.
Defalarca bitirmiş olmamıza rağmen hala her açışında ilk defa oynuyormuş hissi verir.
Sıkıldığımız zaman atlayıp bi arazi aracına gezip gezip içimizdende satmışım dünyanın anasını dediğimiz oyundur.
küçükken, yükleme ekranına sütyenle yalanan hatun çıkınca, annemlere yakalanmamak için götümü yırttığım, masum zamanlarımın oyunudur. vice cityden sonra aşırı gelişme göstermiştir*. çağın önüne geçmiştir. hatta "çok ileri gittik amk" denilip gta 4 de çoğu geri alınmış yenilikler barındırır.