Geride bıraktığımız 17 yıl içerisinde Google’da ürün çeşitliliğinden bu ürünlerin görünüş ve kullanımına kadar pek çok değişiklik oldu. Peki bunu neden şimdi yapıyoruz? Bir zamanlar Google tek bir cihazdan, sadece masaüstü bilgisayardan ulaştığınız bir adresti. Bugün ise insanlar Google ürünleriyle çok sayıda cihaz, uygulama ve platform üzerinden, bazen gün içerisinde bunların tümünü kullanarak etkileşime giriyor. Google’dan nerede ve ne zaman olursa olsun, ister cep telefonu, TV, saat veya arabanızın kadranı, ister masaüstü bilgisayarınız üzerinden size yardımcı olmasını bekliyorsunuz. Bugün bu gerçeği yansıtan ve en küçük ekranlarda bile Google’ın sihrinin sizin için çalıştığını gösteren yeni bir görsel dili duyuruyoruz. Sizin de göreceğiniz gibi, esas olarak bir masaüstü bilgisayardaki web tarayıcı penceresi için geliştirilen Google logo ve görsel ögelerini, bugünün sonsuz sayıda cihaz ve (dokunma, yazma, konuşma gibi) çok çeşitli giriş yöntemleri arasında gerçekleşen kusursuz bilgi işlem süreçlerini içeren dünyası için güncelledik. Yeni görsel dil size sadece Google’ı nasıl kullandığınızı değil, Google’ın sizin için nasıl çalıştığını da gösteriyor. Örneğin renkli Google mikrofonu gibi yeni ögeler Google ile yazarak mı, konuşarak mı yoksa dokunarak mı etkileşime girdiğinizi ayırt etmeye yardımcı oluyor. Bu arada küçük “g” ikonuna da veda ettik ve onun yerine logoyla uyumlu bir simge ekledik. Bu görünüşümüzde yaptığımız ilk değişiklik değil ve muhtemelen sonuncusu da olmayacak. Bugünkü güncellemenin Google’ın Arama, Haritalar, Gmail, Chrome ve daha bir çok şekilde sizin için nasıl çalıştığını mükemmel şekilde yansıttığını düşünüyoruz. Yeni tasarımı çok yakında ürünlerimizde görmeye başlayacaksınız. Beğeneceğinizi umuyoruz.
Android'i ücretsiz olarak geliştirip dağıtan şirket. Daha önce kaybettiği dandik bir patent davası yüzünden sattığı her android telefon için Microsoft'a birkaç cent ödemek durumunda. anlayacağınız android google'dan çok Microsoft'a kazandırıyor.
ulan kafamdan tatil planları yapıyordum şuraya giderim sonra buraya giderim falan diye. direkt amerika'ya geçince "lan avrupa'yı unuttuk" dedim. brooklyn'ten paris'e nasıl gideriz dedik, hacı da bizle taşak geçti. o bile anlıyor mnskym.
nostalji olsun diye eski sürüm firefox kullanıyorum, çaktırmayın.
Google nasıl yönetilir adlı kitabında arkasında,
Çim biçme makinesi almak yerine 200 tane keçi alan mükemmel şirket.
Kitabı okuduktan sonra izlenimlerimi yazarım.
Dublin ofisinde çalışma fırsatı yakaladığım ama sevgili ülkemin çıkardığı 5000 adet A.B. kriterleri ile uğraşırlen başka bir irlandalı arkadaşın işe alındığı kurum. Benim için büyük acı. inş bir gün...
artık hiçbir şekilde girdikleri yoldan dönüşü olmayan; allahsızların, ateistlerin, güneşe-ateşe-helvaya-sucuklu yumurtaya tapanların tapması gereken yegane değer.
oğlum mal mısınız. akıl var fikir var. güneşe-ateşe-üçgen peynire tapmakta nedir. al sana mis gibi google. tap abi. istediğini veriyor. tüm bilgi kaynağı onda. öğretiyor, bilgilendiriyor. bence çok mantıklı. hayır size bir öneri olsun diye.