komşuluk. önceden "bu mahalle benim" derdik. sonra "bu sokağa aidim" demeye başladık. şimdilerde ise "bu apartman bizim" diyoruz. yakında "bu ev bile benim değil" demeye başlayacağız. komşuluk çok önemliydi. eskilerin bir sözü var "ev alma komşu al" diye. ne kadar da doğruymuş. aslında bizi mutlu eden insanlar olmadıktan sonra bir arada yaşamanın da keyfi kalmıyor.
Kesinlikle bilinç bunların başında gelir.
Önümüze sunulan gülmemizi beğenmemizi özenmemizi ve en önemlisi taklit etmemizi istedikleri şeyi ekmek su misali alıyoruz, benimsiyoruz. Şuur diye bir şey yok, insanlar düşünmüyor sorgulamıyor. Sosyal medyada buna gülünüyorsa gül ve onun gibi ol. Bu kadın çok layk almış onun makyajını yap kıyafetini giy ve onun gibi poz ver. Kadınlar şunlardan hoşlanır git taklit et ve kadını elde et. Eşcinsel gibi davran ünlü ol. Engelli taklidi yap ünlü ol. Insanlarla dalga geç dedikodu videosu çek ünlü ol.
Beğenilmek beğenilmek beğenilmek.
Ve tabi ki;
iğrenç.
bulunduğu ortam dışında yaşam hakkı verilmeyen bulunduğu ortamda kısıtlı halinde ziyaretçi bekleyen ve gelenlerin ise tüketici olmasından kaynaklanan bir serzeniş şekli.
