nerde oynadığını anlamadığım futbolcu. sol açık mı, forvet mi, orta saha mı, sağ açık mı belli değil. bir orda bir burda. sanırım rijkaard'a sormaya da korkuyor, garibim her yere koşuyor.
gülizarları ellerinde patlayanların fos fos diye ağızlarındaki salyalarla nöbette bekledikleri futbolcudur aynı zamanda. gökhan ünal'ı alamadık aga ne yapalım. biz de üzgünüz.
takıma alışması için en az 2 ay gerekir. bakın alışması için diyorum, hani öyle uyumlu bir şekilde harika işler yapması için değil. başka ülke, başka dil çok zordur efendim. takım sporu yapanlar yeni bir takıma alışmanın ne kadar zor olduğunu bilirler. bence galatasaray'ın en büyük kumarı da budur. hücum hattı zaten şişkinken yabancı futbolcuları almak büyük kumar.
futbol takım oyunu arkadaşım. adam* takımını kurar, perezler, flerquinler yıldız olur, öbür ibne* saçmalar ortegalar, rebrovlar silinir gider. şimdi kim iyi futbolcu, ortega mı flerquin mi? bu meksika çingenesi çocuk da silinip gidenler kervanına girecek gibi takımın genel yapısı itibariyle. nasıl takım lan bu, gerçi takım demeye dilim varmıyor ya neyse. orta sahanın beyni diye koymuşsun sarp kazmasını yanına ayhanı, koca kafayı atmışsın santrfora ki bence o kafasına göre takılıyor seni siklediğini sanmıyorum, elindeki tek adam gibi akıllı pas yapabilen oyuncunu yanına oturtmuşsun. az attı antalya.
edit: arkadaş idrak sorunun mu var? çocuk kötü futbolcu demiş miyim ben? bu takıma hakiki messiyi koysan bi cacık olmaz. takım sporu ulan adı üstünde takım sporu.
herkesin teknik direktör olduğu bir ülkede işi zor olan futbolcu. bu ülke böyledir, insanlar atıp tutmayı çok sever. ne zaman bir yabancı futbolcu gelse hemen başına üşüşür kötü bir özelliğini bulurlar. hagi yaşlıydı, jardel ağırdı örneğin.
giovani' nin işi zor. başına üşüşmüş fenerbahçe fanatikleri, futbol uleması galatasaraylılar arasında, ülkesinden çok uzakta futbolunu oynamaya çalışan gencecik bir yetenek... fırsat kollayanlar var, ' hata yapsa da hemen eleştirsek, kırsak ' diye bekleyenler var. bu bir gerçek ne yazık ki...
ancak gerçek galatasaraylılar ona gereken krediyi mutlaka tanıyacaktır, aynı tek maçta takımının pimini çekmeyecekleri gibi.
21 yaşındayken halısaha maçlarında bile takıma giremeyen şahısların eleştirdiği futbolcudur. ulan merak ediyorum, 21 yaşında çocuğun barcelona, tottenham, galatasaray gibi 3 tane büyük isimde oynamış olma gibi bi referensa sahip olmasının ne demek olduğunu biliyor musunuz.
bıcır bıcır hareketli ve göze hoş görünen bir futbol ortaya koyuyor olduğundan şimdilik yalnızca vitrinlik futbolcudur. rijkaard geldikten sonra sabri* bir gelişme gösterdi, 19 yaşındaki bir çocuk bunu neden yapamasın?
acımasız eleştiriler yaparken bu herif*in 91 li olduğunu da göz önünde bulundurmak lazım.
henüz keita, kewell, baros, sabri gibi adamlarla oynamamıştır. arkama baktığımda pas atmayan ardayı, ayhan-barış-sarp üçlüsünü görsem ben de oynayamazdım. hele de takımda yeni ve genç bir oyuncuysam.
peşin söyliyeyim fenerbahçeliyim. ancak biliyorum ki bu adam fenerbahçe'ye gelse yine kendisini coşkulu bir kalabalık karşılayacaktı. bu adam bi hafta çıkıp galatasaray'ın bir maçını kurtarabilir. ancak ortada olan bir şey var, kendisi barcelona'daki son döneminden beri çok kötü. ki barcelona'da da son maçlarında şans bulmaya başladığında ne kadar çok top ezdiğinin muhabbetini yapardık babamla. kendisini bu yönden tek şarkılık şarkıcılara benzetebiliriz. ancak galatasaray'da değil, hiçbir yerde başarılı olamayacağı bariz. galatasaray'dan sonra muhtemelen, ispanya'nın vasat takımlarından birine gidecek, hatta belki gider-gitmez bir gol atacak ve bize "yahu adam alışamadı türkiye'ye" dedirttikten sonra, orada da oynayamamaya başlayacaktır. türk spor severlerin avrupa liglerini ne kadar yüzeysel takip ettiğini bize tekrar göstermiştir.
edit: tottenham'da yeterli sayıda izledim kendisini, tottenham sempatimden dolayı. yani kendisine doğmamış çocuk yerine bitik pil benzetmesi yapsak daha uygun olabilir.
şuana kadar gösterdiği performans ile vasatı aşamamıştır fakat 1-2 maça bakarak değerlendirmek yanlış olur. doğmamış çocuğa don biçilmez, bekleyip 3-4 hafta sonra görmek lazım.
sözlükte yazılan entryleri göstererek ''bak olum senin hakkında bunu yazıyor. hadi göster kendini'' şeklinde gaz verilmesi gereken futbolcu. gördüğüm kadarıyla kendine güveni yok. sürekli yana oynayıp durdu. iki çalım denedi. yapamayınca düz oynamaya başladı. sonra kasten top atmadılar. elano nun durumuna döndü. emre çolak gibi bir oyuncusu varken alınması saçmaydı. hatta en gereksiz bölgeye yani kanatlara oyuncu alınması bir dezantajdır. inşallah iyi bir performans sergiler. bizimde bu entrylerimiz artık kapak olur. **
galatasaray'ın ikinci el oyuncu furyasına katılmış vasat oyuncu.
bu adam da iş olsa barça zaten bırakmazdı. hadi barça'yı geçelim tottenham hatta ve hatta daha kötüsü ipswich town bile bırakmış. ve dünya yıldızı diye geldi, hava limanlarında karşılandı bu adam. kendisi de şaşırmıştır.
kendine güvendiğini artistiğiyle belli etmeye çalışan çocuk. hareketler falan. lan oğlum sakin ol bi' adam gibi top oyna, kimse sana "özgüvensiz piç" falan demedi ki, niye heyecan yapıyorsun? sakin ol, elbet ispatlarsın kendini oynaya oynaya, yavaş yavaş. ne bu stres?
