galatasaray taraftarının konumlarken saçmaladığı futbolcu. dünyanın en iyilerinden falan. yok artık.
bakın dünyanın en iyilerinden olmayan ama klas bir futbolcu vardır dennis bergkamp... işte bu futbolcu hagi'den 3 gömlek üstündür ve dünyanın en iyilerinden değildir. hagi sadece romanya ve türkiye gibi liglerde stardır. ispanya, italya liglerinde ise kalburüstü bir futbolcudur. tam yeri bu, abartmayın.
başlığı hortlatma zamanı, mutlu yıllar büyük kral. Galatasaray'ın vazgeçilmez efsane oyuncusu ve bana göre bu zamana kadar Türkiye'ye gelen gelmiş geçmiş en iyi yabancı oyuncuydu, böylesi Türkiye'ye bir daha gelmez. Bu arada eğer ki efsanevi bir oyuncu olmasaydı fifa Classic XI takımında Hagi'ye yer vermezdi. Özet geçersek, mutlu yıllar kral.
canlı gözle izleyebildiğim için kendimi şanslı saydığım, tekniği ve kararlılığıyla göz dolduran, futbolun ne olduğunu bilen ender futbolculardan. türkiye'ye gelmiş en iyi yabancı oyuncudur kanaatimce.
abi ben çok uzaklarda sarı-kırmızı düşler kuran bir çocuktum.
o zamanlar abilerimizin kurduğu düşler gerçekleşmişti.
aylardan mayıstı ve 20'si falandı önüme formalar açıldı 2'den 11'e kadar. 10'u aldım ben. sarı bir forma, kırmızı bir şort ve kırmızı tozluklar.
tozu dumana kattığımız zamanlar hani, sonra giydim o formayı. hatta hatırlıyorum, aldığımız adam beni görüp gülümsemişti mahalleden bisikletiyle geçerken.
o zamanlar güzel zamanlardı abi.
resimlerini ancak gazetelerden kesiyorduk şimdi ise yüzünün geçtiği her resmi sağ tıklayıp kopyalıyorum bulunsun diye.
bakmıyorum bazen affet.
uzun bir hikaye yazdın abi yalındı, yüreklere dokundun. senden davacıyız ama bir hakim nasıl suç işler. canın sağolsun.
pazar banyolarını hatırlıyorum, sıcak su tepemden dökülürken hissetiğim şeyler. belki sende deplasmanın birinde o saatlerde maç sonrası duştaydın aynı saat diliminde başımızdan aşağı su dökülüyordu gurura bak.
abi resim ödevlerini harita metod defterlerine çizdiğim zamanlardı frikik atışlarını ok çizerek 90'a yapıştırdığını belirtirdim ve altına eklerdim haftanın golü diye. resim dersim 1 (yazıyla bir) gelmesinin nedeni sensin. hiç önemli değil varlığın yeter.
o zamanlar zor zamanlardı abi.
mahallelerde hagi'ler hakan'lar taffarel'ler olurdu mesela rüştü'lere gol atarlardı şifo'ları baliç'leri geride bırakarak...
ayın 15'i gelirdi abi evlere maddi sevinç hakim olurdu. bazen maddi sevincin veremediği huzur verirdin evlere öyle adamdın hani.
devlet kurmuştun tek başına yüreklere. yolu bedava yapmıştın, elektrik hiç kesilmiyordu ışıktın be abi. karanlık zamanlardı.
beyaz bir formayla malum takıma bir frikik atmıştın. yaslı amca şapkasını çıkarmıştı sana. öyle avrupai bir havamız vardı
sakat yıllardı abi amca bağkur' dan emekliydi göremedi gidişini. o gitti sebep akciğer kanseri ağır yıllardı.
sen sendin abi, hala sensin. iyisi olur, kötüsü olur, karşılaştırma olur, o olur, bu olur sendin işte abi.
van'da dormund'da karabük'te ankara'da erzurum'da kopenhag'da monaco'da hep aynı tarife.
aynıydın abi.
aynı zamanlar abi...
sanki o zamanlar abi.
sekiz yıldızlı liginde sanki eski tadı yok. yeni yeni juve falan diriliyor biz toparladık.
abi sen kapat sol ayağınla çok yazmasın.
ben seni ararım rüyalarda hem sabah 8'e kadar bedava,
sami yen abi özlüyorsun değil mi? bizde.
ianis'i benim yerime öp abi. ha bir de kulağına fısılda. sakın fenerbahçe' ye gitmesin.
sol ayağına iyi bak.
bu arada saçları boyat beyaz sana yakışmıyor be abi o asi zamanlarının siyahı olsun.