cezayirli hasan paşa kim?
osmanlı'nın son büyük kaptan-ı deryası.
kıymetli arkadaşlar, donanmamızın yakıldığı çeşme baskını biliyorsunuz ki osmanlı'nın en büyük mağlubiyetlerinden biridir.
işte bu çeşme baskınından birkaç parça gemi ile birlikte sağ salim çıkıp 4-5 parça da olsa donanmamızı ayakta tutan isimdir cezayirli hasan paşa.
biz kendisini "aslanlı paşa" olarak biliriz ki gerçekten de adam aslan besliyormuş. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2319719/+
işte cezayirli hasan paşa, çeşme baskınından sonra çanakkale boğazı'nın güneyinde geyikli dolaylarında mevzileniyor ve burada kendisine bir köşk yaptırıyor.
donanmayı da tam şurada başike koyunda saklıyor ki ruslar elde kalan donanmayı bulup bir daha yakmasın. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2319720/+
kendisine de koyun 3-4 km doğusunda bu köşkü yaptırıyor, uygun rüzgarları işte bu köşkte bekliyor hasan paşa ve limni adasına çıkarma yapıp rusları oradan püskürtüyor ve çanakkale boğazının güvenliğini tekrar sağlıyor.
Sevdim bir genç kadını, Ansam onun adını
Her şey beni ona bağlar, Kalbim durmadan ağlar
Aşkım, hiç sönmeyecek, Gitti, o dönmeyecek
Uzun yıllar geçse bile, Yaşarım hayaliyle...
necip celal andel'in bestelediği en bilinen türk tangosudur.
tangonun bestekarı necip celal, bu tangoyu bir alman aşkı için bestelemiştir.
bu sarışın alman afete aşık olmamak elde değildi. necip celal haklıydı onun için tango yapmakta...
peki bu sarışın alman ile türk necip celal'in yolları nasıl kesişmişti???
evelyn holt aslında o dönem almanya'nın en şöhretli film yıldızı ve şarkıcısıydı.
ne var ki annesi yahudiydi ve bu yüzden filmleri ve sahneye çıkması naziler tarafından yasaklanmıştı.
çaresiz evelyn türkiye'ye geldi, istanbul'da sahneye çıkmaya başladı.
türkçe konserler veriyordu.
içimizden biri olmuştu. necip celal ile yolları bu şekilde kesişti.
ve birbirlerine aşık oldular.
ama ne var ki necip celal çok çapkın bir adamdı. evelyn onu terk ederek amerika'ya göç etti.
hayata küsmüştü, bir daha ne film çevirdi, ne de sahneye çıktı.
evelyh holt'dan bize yadigar işte bu şarkı kaldı...
sevdim bir genç kadını, ansam onun adını...
--------------------
not: necip celal'in bir başka tango bestesi de "mazi kalbimde yaradır" adlı şarkıdır.
ve necip celal bu tangoyu da evelyn'den önce hayatına giren bir başka alman güzeli için bestelemiştir.
"müslüman yılbaşı kutlamaz" diyen yobazlar, bu yazıyı özellikle sizin okumanızı istiyorum.
zira şimdi Abdülhamid han hazretlerinin katıldığı yılbaşı partisini anlatacağım... https://galeri.uludagsozluk.com/r/2389798/+
Evet yanlış okumadınız. Şimdi sizlere 2. Abdülhamid'in de iştirak ettiği 1887 yılbaşı gecesi partisini anlatacağım.
Şimdi "Koskoca islam Halifesi Yılbaşı Kutlamanın Haram olduğunu bilmiyor mu" diye soracaksınız.
Hayır Bilmiyordu, çünkü o zamanlar AKP yoktu.
Yılbaşı kutlamak AKP sonrasında "Haram" ilan edildi biliyorsunuz...
Her neyse, biz dönelim Halifeyi Ruyi Zemin Abdülhamid Han'ın Yılbaşı Partisine...
✴️1886'yı 1887'ye bağlayan geceydi.
1887 Yılbaşı gecesi için Flora Cardier adlı Belçika asıllı bir kadının evinde yılbaşı kutlama programı hazırlanmıştı...
Flora Hanım, Cadde-i Kebir'de (istiklal Caddesi) bir moda evi olan ve saray hanımefendileri ile pek sıkı ilişkileri olan bir iş kadınıydı.
Flora Hanım, daha önceki yıllarda da evinde harkulade yılbaşı partileri düzenlerdi. Bu kez Osmanlı Prensesleri ve Kadın efendilerin de arzusuyla 1887 yılbaşı gecesine Saray Efradını da davet etti.
1886’yı 1887 ye bağlayan gece Flora Hanım'ın Galatasaray’daki moda evinde büyük bir çam ağacı süslendi ve dallarına çeşitli hediyeler asıldı. Sofrada hindi, pilav, revani, çerezler ve çeşitli şerbetler vardı.
Saray Erkanından geceye ilk iştirak eden Kemalettin Efendi oldu. (Abdülmecid'in oğlu, Abdülhamid'in kardeşi)
ilk Kemalettin Efendi gelmişti, zira Flora Hanım, Kemalettin Efendi'nin anneciği Canan Sultan'ın (Verdicenan Kadınefendi) isteği ile bu partiyi düzenliyordu.
Kemalettin Efendi'nin ardından Canan Sultan, Ardından Padişah ve Halife Abdülhamid ve diğer Sultanlar, prensesler partiye iştirak ettiler.
Yemekler tatlılar, çerezler yendi, şerbetler içildi, musiki icra edildi, hediye faslına geçilmişti.
Flora Hanım, Halife ve Padişah Abdülhamid Han'ın yanına gelerek kendisine bir hediye paketi uzattı.
Abdülhamid Flora Hanım'ın hediye paketini tüm davetlilerin önünde açtı, paketten son derece şık bir robdöşambr çıkmıştı.
Halife efendimiz kendisine verilen bu yılbaşı hediyesinden fevkalade hoşnut kalarak Flora Hanım'a teşekkür etmiş, Flora Hanım'da Halifeyi Ruyi Zemin hazretlerinin teşekkürüne cilvelenerek karşılık vermişti.
NOT: Bir rivayete göre Flora Hanım, Abdülhamid Han'ın gençlik aşkıydı...
Gece yarısına tam gelindiğinde 10'dan geriye doğru hepbirlikte saydılar mı bilmiyorum. 1887 Yılbaşı gecesi partisinde ne içildiğine dair de okuma yaptığım kaynakta bir bilgiye rastlamadım. Ama illa ki birkaç duble bir şeyler içilmiştir diye düşünüyorum...
Sözün Özü...
Osmanlı'nın bugünkü Siyasal islamcılar kadar geri kafalı olmadığını, yılbaşı dahi kutladığını isteyen farklı kaynaklardan da okuyabilirler.
Koskoca bir islam Halifesi Yılbaşı Partisine katılıyor ve yılbaşı kutluyor da, bugün "Yılbaşı kutlamak haramdır" diyen insanlık düşmanları insanların küçücük mutluluğuna engel olma hakkını nereden buluyorlar çok merak ediyorum...
NOT-2: 2. Abdülhamid'in iştirak ettiği bu yılbaşı partisi, Abdülaziz'in torunu ve Abdülhamid'in de yeğeni olan Hanzade Osmanoğlu'nun yazdığı "Osmanlı Hanedanı Saray Notları" adlı kitapta anlatılmaktadır.
Hanzade Sultan bugün "Osmanlı Torunuyuz" diye ortalıkta gezen ve kendine "şehzade" ve "sultan" dedirten şarlatanların aksine sarayda doğmuş gerçek bir Osmanlı Torunudur.