gezi park olaylarının çevresel, bölgesel bir protestodan tüm ülkeyi saran diktatörlüğe, işgale karşı bir dayanışma haline gelmesi; vatanının geleceği için birlik olan ancak şiddete başvuran polisler tarafın katledilen kişinin benim gözümde şehit olması durumudur. orada ölen kişi şehit, yaralananlar ise gazidir.
şu ana kadar ölüm haberi duyulan sadece 1 kişi de olsa zamanla sayının artabileceği düşünülerek başlık çoğul açılmıştır. orada ölen vatandaşlarımız, düşmanın en büyüğü yasal yollardan ülkeyi ele geçirmiş düşmana karşı vatan için ayaklanırken yaralanmış, ölmüşlerdir...
"resmi din islam" kafasının etkilediği sosyal demokratlar ve sosyal demokrat kafalı sosyalistlerin başımıza sardığı düşünce.
kayıplarımızın şehit olarak lanse edilmesi yersiz ve gereksizdir. çünkü "onlar dövüşerek öldüler / güneşe gömüldüler." bu güzel insanları islami terimlerinizle anmayın. hiçbiri şehit değildir, hepsi kardeşimdir.
düşüncesi uğruna ölen insanları değil, onlara şehit denip denmeyeceğini tartışıyoruz.
polislerin direnişte hangi şartlarda çalıştıklarını değil, hangi donanım ve silahları kullandıklarını tartışıyoruz.
ahlaklı toplumda hangi davranışların yaygınlaşması gerektiğini değil, toplumun nasıl giyinmesi gerektiğini tartışıyoruz.
üniversite öğrencilerinin öğrenimlerinin ve bölümlerinin ne derece doğru olduğunu, mezun olunca iş bulup bulamayacağını değil, okurken kimlerle kaldığını tartışıyoruz.
belki de savaşta olsak, kahramanca çarpışıp hayatını kaybeden türk askerinden müslüman olmayanları şehit saymayacağız, öyle mi?
demek isterim ki;
önünüze konulan bir paket içerisinde yemeğin, ambalajının nasıl olduğundan çok, sizi doyurup doyurmayacağı, taze olup olmadığı önemli değil mi? ortada hiç soru yok, maşallah yanıt verenden bol da birşey yok.
