genç fenerbahçeliler , fenerbahçe'nin tribün grubudur. fenerbahçe şükrü saraçoğlu stadı'nda maraton üst a,b,c bloklarında,migros üst e,d bloklarında ve tüm türk telekom tribünlerinde konuşlanırlar. resmi adı genç fenerbahçeliler derneği'dir.
türkyenin en iyi taraftar gruplarından biridir.avrupada üyelikleri olan türkiyedeki tek taraftar grubudur.dünyaca ünlü taraftar grupları arasında yer alır. resmi olarak 1998 yılında kurulmasına rağmen genç fenerbahçelilerin grup olarak tribünlerdeki örgütlenmesi, 2000'lı yılların ilk dönemlerine olmuştur. grubun lideri "sefa reis" olarak bilinen sefa kalya'dır.sefa reis,maraton üst b bloktadır.
gfb 9 alt gruba ayrılır. bunlar 1907 gençlik (2000 yılında kurulup 2001 yılında gfb'ye katılmıştır), gfb europe, lise gfb (lise öğrencileri tarafından 2002 yılında kurulmuştur), cruel boys, uni gfb (üniversite öğrencileri tarafından 2001 yılında kurulmuştur), gfbs angels (bayan fenerbahçeliler grubu) , devils of gfb (2004 yılında kurulmuştur), until the grave (mezara kadar) (2009 yılında kurulmuştur) ve boğaz hooligans (2010 yılında kurulmuştur)
gfb'nin 20 şehirde, 8 üniversitede ve 16 değişik ülkede üyeleri vardır.
bir daha stada gelmelerini istemediğimiz taraftar grubudur. biz fenerbahçe için her gün ayrı bir eylem yaparken kendilerinin tayyip aşkı, akepe aşkı, cemaat aşkı ağır basmaktadır. aziz yıldırım'ı sevmiyorlar biliyoruz. ama bunlar fenerbahçe'yi de hiç sevmemiş be. gidin rasim ozan'ın, mehmet baransu'nun yanına.
sisli bir gece yarısında
puslu bir sokak ortasında
kırık bir lambanı altında (sokak lambassı herhal)
dalmışım sevdalara..
neler geçti kalbimden bilsen
yaşlar damladı gözlerimden
anladım ki ölene kadar
fenerbahçem düşmeyecek dilimden
gfb angels olarak lise yıllarının bir buçuk senesinin gennçfenerbahçelilerle geçiren trübüne ve futbola herşeyden öte fenerbahçeye bağlı kızı en çok etkileyen marştı bu. yeri geldi su topu maçına gitti, yeri geldi istanbula otobüsle gfb olarak maça gitti. otobüse sabuncubelini geçerken şarapçıların saldırdığını bile gördü. o zaman sefa reis men cezası aldığı için onunla tribünde bağıramadı ama izmir gençfenebahçelilerin efsanesi cefa resi onu yalnız bırakmadı. şimdi gfb den uzak, şike muhabbetini henüz hala anlayamamış, ispanya liginin başlamasını bekliyor. şimdiki hevesi ispanyaya gidip barcelona - real madrid maçını * izlemek.
sefa abi (fanatik galatasaraylıyım ama tribün kültüründe, tribün liderleri her zaman abi'dir, saygıda kusur olmaz) yıllar önce aziz yıldırım'la kanlı bıçaklı oldu, karşılıklı açıklamalar yapıldı, aziz yıldırım'ın yaptırdığı bir çok operasyonu tek tek açıkladı, aziz yıldırım inkar etsede herkes o açıklananların %100 doğru olduğunu biliyordu.
sonra tribünde itiş kakış başladı, farklı gruplara bilet verilmeye başlandı v.s. neyse bunlar çok derin mevzular, istisnasız her tribünde yaşanan olaylar.
ancak beni düşündüren şu; belirttiğim gibi, fanatik galatasaraylıyım ve olağanüstü objektif bir yorum yapacağım. fenerbahçe'nin şu duruma gelmesi, itibarının zedelenmesi, isminin kirlenmesi, hatta çok yüksek ihtimalle şampiyonluğun elinden alınıp, küme düşürülmesinin suçlusu aziz yıldırım'dır.
şimdi şike olaylarına falan hiç girmeyelim. bir maç, iki maç, üç maç değil... şike yapıldığı ortada, ki görüştüğüm fenerbahçelilerin çok büyük kısmı "maalesef var" diyor, yani iş bu noktaya kadar gelmiş artık. neyse konu bu değil. konu aziz yıldırım'ın ta kendisi. evet, aziz yıldırım fenerbahçe ve türk spor'u için iyi işler yaptı, özelliklede fenerbahçe'yi şaha kaldırdı her açıdan ama bu olay o kadar büyük bir olay ki değil aziz yıldırım, kim olursa olsun... aziz yıldırım isterse geçmişte başkanlığı dönemi boyunca 2 kez şampiyonlar ligi kupası aldırmış olsun ne fark eder?
fenerbahçe şu durumdaysa ne fark eder? ne fark eder sefa abi? ne fark eder bugün sokağa dökülen fenerbahçe taraftarı?
bu ülkede galatasaray'ın ve fenerbahçe'nin başkanı olmak demek başbakan kadar önemli bir mertebe değil midir? ülkenin ve dünyanın en ünlü insanlarıyla hep beraber oluyorlar. galatasaray'ın son dönemini herkes gördü; adnan polat koltuk sevdası yüzünden genel kurul'da ibra edilmemeyi dahi göze aldı. hemde galatasaray'ın tüm değerlerini hiçe sayarak. ve şimdi aziz yıldırım? aynı şey, hatta çok daha ağırı.
