--spoiler--
kaç sene yaşayacağımız belli değil. bu hayatta yaşayabileceğin maksimum haz nedir ki? kaç yıl sürecek? sonsuzluk diye bir şey var. ya ebedi olarak cehennemde yanarsak? bu dünyada yaşadığımız birkaç boktan haz için değer mi? değmez.
--spoiler--
gözlerim yaşardı ulan, swh
şunda samimiysen helal olsun şarapçı koala.
samimi değilsen de doğru noktaya dokunmuşşun ki, inkarcı bir ateist yahut islama inanmayan kafir değilsek şu hakikat tartışmaya kapalıdır!
mesele yaşanmaya değer hayatı bulabilmekte!
ve mütefekkir'in deyimi ile; ''aslolan çaba ve gayrettir''
acayip acayip işler, vesselam.
valla biz çıkmadık ama şu da var girmemiştik de.
anlatmak istediğim şudur.
türk milleti varolduğundan beri dinlere öylesine dahil olmuş, ne ibadetleri tam yerine getirmiş ne de karşı olmuştur.
bilinenin aksine 1500 lerin ortalarına kadar milletin islam diye bildiği din aslında bir orta asya karması olan dindi.
ne namaz ne niyaz.
çünkü o zamana kadar çoğunluk göçebe, internet yok, hoca yok, millet dini öğrenememiş, atadan dededen duyduğu şeylere devam etmiş.
Kaç sene yaşayacağımız belli değil. Bu hayatta yaşayabileceğin maksimum haz nedir ki? Kaç yıl sürecek? Sonsuzluk diye bir şey var. Ya ebedi olarak cehennemde yanarsak? Bu dünyada yaşadığımız birkaç boktan haz için değer mi? Değmez.
An itibarı ile işlediğim günahları düşünüyorum da. içki, kumar, zina, Allah'ı inkâr, Allah'a şirk. bunlar beni yakmaya yeter. Tövbe etmeyi düşünüyorum.
Siz bilirsiniz.
Ben sizi sevdiğim için böyle bir davette bulundum. Önce ben bir deneyeyim.
--spoiler--
iyi de zaten müslümanız. inanıyoruz. ama aynı zamanda yaşadığımız hayatın keyfini de çıkartıyoruz. bir insan hem inanabilir hem de hayatın keyfini çıkartabilir.
ama “ bütün insanlar aynı benim gibi yaşasın, alkol almasın, sevişmesin, el ele tutuşup yürümesin, diskolarda dans etmesin “ dersen doğal olarak tepki çekersin.--spoiler--
sevgili from bau, iyi güzel de inandığınız din'in emir ve yasakları buna müsade ediyor mu dersiniz!?
alkol almak, ve helalin olanın haricinde sevişmek dinen yasak değil mi!?
bunları müdafa edenlere karşı çıkmak kendi nefsine göre konuşmak anlamını taşımış olmaz mı şu durumda!?
bunların cevabını kendi içinde, iç dünyanda bulmalısın.
kur'an ve sünnete göre bu bakış açısı doğru değildir.
eleştirmek adına değil, bilin ve araştırın diye belirttim...
ve şu da var ki, bahsettiğin tarzda bir yaşam tarzını doğru görmekle, doğru bulmadığın halde yapmak arasında kocaman bir fark var.
nefse uyarak yapmış olmak... bu ameli eksikliktir, günaha sokar.
akla mantığa dayandırarark ve nefse uyarak bunların yanlış olmadığı iddiasında olarak yapmak-ki, bu insanı dinden çıkartır vesselam.
şarapçı koala, canımız neler istiyor bir bilsen. swh
şarabın kralını cennette içeriz inşallah. burada sabretmek ve kendimizi sıkmak , tutabilmek kaydıyla...
söz tutup emir ve yasaklara riayet edersek allah vaadinden dönmez.
tövbe kapısı hep açıktır ama, an, bu an'dır. bizim için sonrası yoktur!
hayatın geriye dönüşleri olmadığı gibi, vs.
bu arada meal değil de tefsir okumanızı tavsiye ederim.
allah herkesin gönlüne göre versin...