gece

entry1140 galeri136
    115.
  1. düş'ünce balonudur. içine girilebilen.
    4 ...
  2. 114.
  3. melankolinin dozajının arttığı günbölümü;
    insan, vampir misali değişir. ne kadar mantıklı biri de olsa o özelliğinden sıyrılır, duygusallaşır; geveze biri ise çenesi bağlanir,dili tutulur, lal olur...
    suskun biri ise anlatır; durmadan, bıkmadan, usanmadan...
    renklerin özgürlüğe kavuştuğu anlar bütünüdür...
    4 ...
  4. 113.
  5. 112.
  6. yaşanılası en farklı en asil zamandır gece. hiçbir renk seni böyle asilce saramaz gecenin sahip olduğu siyah gibi.
    2 ...
  7. 111.
  8. Şehir geceleri ve karanlığı sevmez.
    Bu yüzdendir uykularımızı gecelere saklamamız.
    Güneşin de dinlenmesi bittikten sonra, başlar yeniden karanlığı aydınlatmaya.
    Işığın kokusunu alan herkes bir bir uyanır.
    Yattıkları yer onları farklı bireyler haline getirmez.
    Terk edilmiş kuytu bir sokağın bankında da yatılsa, üstünde kuş tüyü yastıkların bulunduğu kocaman bir yatakta da yatılsa, karanlık ve sessizlik çöktüğü vakit başlar rüyalar.
    Şehir geceleri ve karanlığı sevmez.
    O vakit son sigaralar içilip, günün ilk sevişmeleri başlar.
    Sevişmelere heyecanı ne sevgi ne de şartlar katar.
    Karanlık ve sessizliktir sevişmeleri böylesine güzel ve gizemli kılan.
    Bundandır insanların geceleri ya çok sevmesi ya da böylesine nefret etmesi.
    Onlar, yalnız başlarına yataklarında hayalleriyle yatarken, bilirler başkalarının her gece hayallerindeki partnerle deliler gibi seviştiğini.
    Onlardır gecelerin efendileri.
    Başkaları karanlıkta rüyalarını görürken, onlar hayallerini yaşarlarlar.
    Bundandır dualarımızı ve sitemlerimizi gecelere bırakmamız.
    Şehir sevmez böyle yakarışları.
    Kapatır perdelerini, uykusuna bakar.
    Yıldızlar neden geceleri ortaya çıkar sanıyordunuz?
    Gece, karanlık ve sessizlikle fısıldayarak yapacakları koyu bir sohbet için tabii.
    Işıkları, güneşi ve sevişmeleri bir kenara bırakırsak, duyabiliriz gecelerin melodilerini.
    Şehir bu yüzden sevmez geceleri.
    Kıskanır yıldızların, karanlıkla yaptıkları sohbeti...
    4 ...
  9. 110.
  10. Gece

    Titreyen ellerimle penceremi
    Actim afaki leyle karsi... Yine
    Gecenin gölgeden manazirina
    Imtizac eylemis nücumü bahar...

    Sihri eb`at icinde simdi gümüs
    Bir sehap andiran miyah uyumus..
    Kalbi seydayi leyl olan rüzgar
    Esiyor gölgelerde velvelekar...

    Ah o bir aski bi-tenahi mi
    Geceden, tudei manazirdan
    Yükselen rasei humarü buhar?

    Sanki hulyayi vasla müstagrak
    Sebi bir itri hisle doldurarak
    Dolasan, titresen kadinlardi...

    Sanki bir savti gaibü mühtez
    Kalbe bir aski bi-vefa yetmez
    'Seviniz, muttasil sevin! ' derdi


    (bkz: Ahmet Haşim)
    3 ...
  11. 109.
  12. akustik hali de tadından yenmeyen mor ve ötesi şarkısıdır. bazı şeyleri, uzun süre yalandan yaşandığının farkına varan bireyin isyanı niteliğindedir. ek olarak, mustafa hakkında herşey'de çalan şarkılar arasındadır.

    bıktım artık susmaktan
    bunca yıl seninle geçti
    bir çift lafa muhtacız
    iki yabancı gibi

    saat gece üç olmuş
    kapında ben, ben yokum sanki
    şimdi gerçeği söyle
    sonra yap istediğini

    yeter artık, hiçbir şey eskisi gibi değil
    yeter artık, aslında sen hiç sevmedin

    yoruldum suçlanmaktan
    yanında hiç olmadım sanki
    yüzün her şeyi söylerdi
    ama bakmıyor şimdi

    bıktım artık susmaktan
    bunca yıl seninle geçti
    şimdi gerçeği söyle
    sonra yap istediğini

    zaman geçer, büyürüz
    sertleşir dünya
    4 ...
  13. 108.
  14. gece;
    saklanmıstır, onu saklandıgı yerden cıkarabilecek yurekli biri gelene kadar,
    efsunludur, o efsun da bogulmayı bilene,
    asktır, kafası sevdalıdır, o aska cevap verene,
    sessizliktir, o sessizlikte atılan cıglıgı duyana,
    yalnızdır, yalnızlıgı paylasan biri cıkana kadar.
    3 ...
  15. 107.
  16. kimilerine göre çalışmak için gündüzün üstüne eklenen zaman parçası.
    3 ...
  17. 106.
  18. ne mavi anlatabilir, ne karanlık, ne sessizlik, ne sokaklar, ne ay, ne de başka bir şey geceyi, bir çocuğun yorgan altındaki gözyaşları kadar korkudan uyuyamazken...
    2 ...
  19. 105.
  20. kafa dinlemek için iyi bir vakit, düşünmek için iyi bir zaman, huzur dolu bir ortam.
    5 ...
  21. 104.
  22. gündüzün ardından gelir, karanlık yoksa bile sağlanır, ışık varsa kapatın yolu bu ,karanlık oldu mu ,oldu dimi, bilgisayar ışığı ve sigarayı içinize çektikçe oluşan o ışık olsun ,tadı öyle çıkar gecenin, hafif bir müzik ,sigaranız, biraz özlem, hafif hayal, bir yemek kaşığı kadar efkar, bir de hayat, yaşanmışlıklar dolu bir hayat ,şimdi oturun işte geceyi yaşayabilirsiniz..
    3 ...
  23. 103.
  24. ankaralı Rock Grubu.Sarkılarıda Güzel Bakalım Pesi Gelecek mi
    3 ...
  25. 102.
  26. gece;
    teslimiyete bir hece...
    mecralarını açar arsızca, o bir utanmaz kahpe.
    soysuz bir döl, unufak eden girdiği döl yolunu!
    kelimeleri bir araya getiren kâfirdir kendisi;
    münafıklığın esir edici albenisine tutsak eden.
    üretkenliğe diş bileyen, umutsuzluğa gözlerini deviren.

    gece;
    sözcüklerin tek hükümdarı,
    ilhamın en koyu yandaşı...
    bir orospu cilvesi kadar kan kırmızı, bir uykuya direnmek kadar asil kendisinin anlamı.
    siyahın asaletiyle birleşen, ruha hüznü yükleyen bir sonbahar sarısı...

    gece;
    hayat anlamına gelen süt beyazı ya da sperm akı,
    var olmanın tek kanıtı,
    ve meydan okuyan yalnızlığın sultanı.
    tarumar olmuş yatakların içinde hayallerin son durağı.
    durmayan,
    yatağınca coşkuyla çağlayan.
    hayata en ilanihayesinden anlam katan.

    gece;
    bebesinin yanı başında günaha bedenini satan orospu.
    bir sergüzeştin sessiz serzenişleri, tahammülsüz gezintileri.
    maceralarında hikayeler yaratan kirli dünya.
    ölüp ölüp dirilen kabus dolu rüya.
    bedeni girizgâh kefelere koyup dirhem dirhem satan acuze.

    gece;
    ilhamların kaynak pınarı,
    sözlerin tükenmez deryası.
    yalnızlığın hüsrevane yoldaşı;
    başımızdan hiç eksik olmayacası...
    3 ...
  27. 101.
  28. kum saati gibi bir bir tarafa bir bir tarafa dolan.
    3 ...
  29. 100.
  30. bir gece,
    gecede bir uyku...
    uykunun içinde ben...
    uyuyorum,
    uykudayım,
    yanımda sen...

    uykunun içinde bir rüya,
    rüyamda bir gece,
    gecede ben...
    bir yere gidiyorum,
    delice...
    aklımda sen...

    ben seni seviyorum,
    gizlice...
    el-pençe duruyorum,
    yüzüne bakıyorum,
    söylemeden,
    tek hece...

    seni yitiriyorum,
    çok karanlık bir anda...
    birden uyanıyorum.
    bakıyorum aydınlık,
    uyuyorsun yanımda...
    güzelce...
    özdemir asaf
    5 ...
  31. 99.
  32. 98.
  33. 97.
  34. (bkz: karanlık)
    (bkz: yalnızlık)
    (bkz: bunalım)
    (bkz: yatak)
    (bkz: tavan)
    (bkz: sessizlik)
    (bkz: düşünce)
    (bkz: rüya)
    (bkz: hayal)
    (bkz: istirahat)
    (bkz: uyku)
    (bkz: kabus)
    (bkz: pijama)
    (bkz: uykusuzluk)
    (bkz: gece lambası)
    (bkz: sokak lambası)
    (bkz: köpek havlaması)
    (bkz: yıldız)
    (bkz: ay)
    (bkz: dolunay)
    (bkz: mehtap)
    (bkz: yakamoz)
    (bkz: cırcır böcekleri)
    (bkz: gökyüzü)
    (bkz: çoban yıldızı)
    (bkz: hüzün)
    (bkz: perde)
    (bkz: lamba)
    (bkz: sigara)
    (bkz: sahur)
    (bkz: korku)
    (bkz: huzur)
    (bkz: bekçi)
    (bkz: bekçi düdüğü)
    (bkz: sarhoş)
    (bkz: deniz feneri)
    (bkz: far)
    (bkz: sır)
    (bkz: abiye)
    (bkz: kitap)
    (bkz: şiir)
    .
    .
    .
    6 ...
  35. 96.
  36. 1991 yılında bilge karasu'ya pegasus ödülünü kazandıran kitap. edebiyatın bütün olanaklarından azami derecede yararlanan bununla da yetinmeyip yazına, yazıma yeni olanaklar yeni açılımlar getiren, yazınsal türler arasındaki sınırları olabildiğine yumuşatan bir metin gece. kapalı olmaktan öte karanlık bir metin. el yordamıyla ucundan kıyısından tutulan, yakalanan bir anlam tam bir şeyleri yerine oturtmaya yardımcı olacakken, metin bambaşka bir yöne bambaşka bir ağıza kayıyor, akıyor. buna karşın, bölük pörçük durumların, bir iki saniyelik görüntülerin biraradalığıymış gibi duran metin, temelinde büyük bir düşünceyi, taşıyor. ne var ki belirgin, ha diyince dile gelebilecek bir anlam değil bu büyük düşünce. devinen, sürekli bir şeylerin etrafında dönen bir anlam bu. hepsi olmasa bile kişi, kişilik, kişiliğin içinde bulunduğu dünya hali belki de gece, bu büyük anlamın önemli bir kısmını oluşturuyor. karasu'nun metnin başında hegel'den alıntıladığı şu tümce de bu düşünceyi destekler nitelikte: "kendini kuran bireyliğin devinimi....gerçek dünyanın oluşumudur." çetin bir metin diyor kitaba bir önsöz yazan akşit göktürk. çetin, zor okunan, hatta okuyucuyu çoğu yerde yıldıran bir metin gece. ama metnin ikinci yazarı olan okuyucunun bütün düğümleri çözecek, bütün geceleri aydınlatacak güçte olduğu da unutulmasın. okunsun velhasıl. dememiş miydi zaten edip cansever: "kapalı şiir yoktur, şiire kapalı insan vardır."
    2 ...
  37. 95.
  38. biz bu siyahın içinde beyaz çiçekler aramıştık
    kenarı sarı
    ve hüznün damgasını yemiştik daha en baştan
    bu yollar bizim değil demiştik evvela
    sonra çıkılmamış yol bizim hiç değil deyip
    kaptırdık kendimizi bildik yada bilinmedik
    bir yörüngeye
    şaşkın bakışlarımızın arasında sıkışıp kalmış
    bir hengameye...

    yolumuza çıkan her neyse biz ona takıldık
    engellerine çarptığımız kendimizdik aslında
    duygu sağanağının altında bilincimizi yitirdiğimiz
    kendimiz
    hep çıkmakta olan kuyularımızın duvarlarına tutunmaya çalışırken
    incindi bileklerimiz...
    "yaşanmamış şeylere kırılır insan" diyordu şair
    biz yaşayamadıklarımızı büyüttük hep içimizde
    yaşayamadıklarımızın hesabını sorduğumuz kimselerden
    almak istedik intikamımızı
    yaşamadıkça yaşamı bekler olduk
    yaşayamadıkça küser olduk herkese
    olur olmaz düşler
    olur olmaz ülkeler
    olur olmaz hüzünler yarattık
    çok değil az kalan ömrümüzün günlerini
    bir hiç uğruna savurduk
    çok değil az kalan zamanlarımızın en güzel anlarını
    tozlu raflara kaldırdık
    ertelenmiş her şeyi bir başka bahara sarmalayıp sakladık
    biz sakladıkça saklandık...
    artık görünmez bedenlerimizle dolaşırken
    bir değil, bir çok şehrin birbirine benzeyen yanlarında
    hep aynı hikayeleri yarattık
    bir kenara yazılmış gözden kaçırılmış
    aslında görmezden geldiğimiz duyguları anlatan sözcükleri
    hep müsvette yaptık...

    biz yol deyip çıktığımız yolculuklarda
    adını bilmediğimiz duraklar aradık
    aradıkça çıkmaz yollar, çıkmaz sokaklar
    biz hep birilerini ararken
    kendimize çarptık
    bu çarpmalar rastgele kazalardı
    çok yara bere aldık
    şimdi mevsim gece
    şimdi penrecelerde çiçeksiz saksılar
    çünkü mevsim kış
    biriktirdiğimiz tohumlara gebe susmuş topraklar
    çünkü gece
    adı gece
    adımız gece
    siyahın içinde bir sarı alev
    yüzümüz gibi...
    haydi yak ışıkları sönsün
    nasılsa yüzümüzde
    hep o sisli
    hüzünlü gölge...
    3 ...
  39. 94.
  40. Klibini izleyince üyeleri 17-18 yasında gosteren Ancak Cogunun 25 yasında oldugunu gorunce sasırdıgım Rock Grubu.
    2 ...
  41. 93.
  42. gökçe, eren, can, erdem isimli dört gençten oluşan müzik grubu. albümlerinin prodüktörlüğünü koray candemir üstlenmiştir.* *
    2 ...
  43. 92.
  44. Aşık mıyız isimli şarkıyla çıkış yapan yeni rock grubu.
    2 ...
  45. 91.
© 2025 uludağ sözlük