bugün

Youtube’daki tariflerle alakalı bir bölüm değildir. Aslında *sadece* aşçı yetiştirmek için De var olan bir bölüm değildir.

Evet mezunları envai çeşit mutfak hakkında bilgi sahibidir ama aşçılık mutfakta öğrenilir. Bunu bir kenara koyuyoruz.

Aşçılık adayının erken yaşlarda başlaması da büyük avantajdır, bunu da belirtiyoruz.

Fakat birtakım tepeden inme tespitlere gerek yok.

Mezunları yemek fotoğrafçılığı veya stilistliği, yemek veya trend yazarlığı veya yayıncılığı, gıda ar/ge çalışmaları, yemek ve kültür tarihçiliği, restoran veya bar yöneticiliği ve işletmecilik yapmaya haizdir normal şartlar altında.

Aşçı olmak için 4 sene okul okumaya *bence* gerek yok. iyi bir şef tanıdığınız varsa konuşun, belli müddet staj yapın, alaylı başlayın. Bir yerlere zaten gelirsiniz.

Ben türkiye’de de avrupa’da da aşçılık yaptım. Hem de bayağı iyi yerlerde yaptım. En iyi restoranım veya otelin mutfağında bile açlık oyunları döner.

Haftada 2-3 defa gece 2’de mutfak kapatıp, 7’de açılış yapmanız gerekebilir.

Onlarca saçmalıkla mücadele edersiniz, zordur aşçılık.

Bir tek yemekle muhatap olup, kafanıza takmadan çalıştığınız bir şeyse kesinlikle değildir. Aşçıların yemekle o kadar bir işi yoktur. Bütün işi insanladır, mücadelesi insanladır. Garsonu, müdürü, bulaşıkçısı, kısım şefi, mutfak şefi, müşterisi, tedarikçisi... insanlarla aranız iyi değilse de olmaz, çok prensipli biriyseniz de olmaz.

Ellerinizin yanmasına, uzun mutfak temizliklerine ve normal şartlarda bir şey paylaşmayacağınız insanlarla kanlı bıçaklı olup çok da ses edememeye aşık olabilecekseniz iyi meslektir.

Yok değilse üniversiteyi 30 sene aşçılık yapmak için falan okumayın. Buna gerek yok.

Benim doğru olduğunu düşündüğüm strateji sektörde yönetici olmak istiyorsanız veya serbest çalışabilecek maddi gücünüz varsa gastronomi okumak.

Bir de eski paralar yok bu işte. Akı bokunu kurtarmıyor yani. Onu da hatırlatayım.
ismi havalı fakat içi boş bölüm. şef olamamış üniversiteli gibi bir bir şey.
YouTube da bütün yemek tarifleri var. Fazlaca zorlama bir bölüm.
Annemin "evde çok işim olmasa, dizlerim de menisküs olup ağrımasa okurdum." Dediği bölüm.
keşke hobide bıraksaymışımda meslek olarak seçmeseymişim dediğim bölümdür.
Tercih etmek isteyen arkadaşlara diyorum ki temeliniz yoksa, daha önce turizmle uzaktan yakına alakanız olmadıysa tercih etmeyin pişman olursunuz.

turizm çıkışlı meslek liseli kardeşlerime de diyorum ki onlar az çok sektörü tarttı olaya ayıklar. kardeşim emin ol lise düzeyindeki verilen eğitim daha iyi. ben kendimi geliştireceğim diye bu okulu tercih etme. staj yaptığın dönemden seni seven usta falan varsa gir yanına çalış emin ol 4 yıl sonra sen, mezun olan kişilerden 2-3 kademe daha üst pozisyonda çalışıyor olacaksın. yani bu mesleği yapacaksan okulla falan vakit kaybetme abi ben sosyal ortam görecem diyorsan veya yok abi zaten otelde sikildim ben başka meslek istiyorum diyorsan zaten gelme mk banane.

genel olarak insanlarla hemen anlaşamıyorsanız, sakin mizaçlı biriyseniz bu okula hiç ama hiç gelmeyin. çünkü bu sektörde çalışanların % 90 ı asabi, sinirli, sosyal hayattan izole, içe kapanık, meseleleri tartışma veya bağırarak halletmeye çalışan eğitimsiz insanlar. yani eğitimli insan çok çok az mutfakta. zaten bu okumamak için apayrı bir olay. yani bugün bir öğretmenlik bile okusan atanamasan bile sokaktan birini tutup sen öğretmen ol bunlara diyemezsin illa ki eğitimli biri gerekir. çünkü bir öğretmen bir mühendis yetiştirmek 20 seneni alır ama bir aşçıyı sokaktan tutup hadi şu adama yardım et deyip 1-2 senede aşçı edebilirsiniz. yani burada da o zaman niye okuyorum ki mk dediğinizi duyuyor gibiyim. size şöyle söyleyeyim bu bölümlerden yükseklisans, doktora falan yapan yok mu var, çok çok düşükte olsa atanma falanda var ama bu atanma olayı da farklı çünkü okulun verdiği bilgi senin kpss ile atansan bile öğretmen olup birilerine bir şey öğretecek derecede değil. yani bu bölümde iyi puanlar alsanız bile bir yere atanma oranınız tarih öğretmenliği atamalarından 100 kat daha düşük bir olasılık.

son olarak ya bu sektör mükemmel bomba abi efsane gelin diyen kişilere itibar etmeyin. çünkü öyle diyenlerin % 90 ı bu bölümü zevk için okuyup sektörü tatmamıştır. maddi durumları falan iyidir yani amacı sosyal ortamdır. her şey ona mutfakta yaptığı küçük porsiyon şık tabaklardan ibarettir. ya da sektörü çok iyi biliyordur yalayıp yutmuştur ama bunlarında babasının, amcasının veya dayısının kesin restoranı, lokantası falan vardır 5 yaşında eline bıçak verilmiştir bunun mutfakta pohpohlana pohpohlana aman şehzadem yaman şehzadem patronun oğlu nihayetinde el divan pençe olmuşlardır buna buda baba mesleği diye küçük yaştan belki biraz zorla öyle böyle işin piri olup çıkmıştır gavat. o her zaman nasıl olsa babamın restoranı var diye olayı mesai olarak görmez çünkü o istediği zaman çekip gidebilir ama sen gidemezsin çünkü onda öyle bir özgüven vardır ama sende yoktur. onun amacı da sabahtan akşama kadar bir kazanda pilav çorba yapmak değildir. belki geleceğin işletmecisi olmak için bu bölümü tercih etmiştir amacı gastronomi trendleri, sektör, falan filandır entel düntel takılırlar zaten bunların sözüne inanıp da gelme.

birde bunlardan tamamen apayrı olarak binde bir ihtimal harbiden bu bölümü seven kişiler olabilir. seviyordur yani aksiyonlu işleri ama çok çok düşük bir ihtimal öyle insanların kesinlikle oku demesiyle de gelme kardeşim yazma bu bölümü. kimsenin mizacı, hayat şartları, hobileri, hayata bakış açısı aynı olmaz. ben tamamen burada objektif olarak sana tercih etsem mi acaba sorusunun cevabını vereceğim.

Benim şahsi fikrim Gastronomi ve Mutfak Sanatları sadece ismi havalı olduğu için ve 4 yıllık bir lisans programı olduğu için tercih ediliyor fakat hedefi aşçılık olan biri 2 senelik normal aşçılık okusa bence daha çok şey öğrenir. birincisi bizim ilk geldiğimiz sene 2013 sınıflar 60 kişilik. mutfak tezgahları 10 adet görmeniz lazım yani 50-60 kişiyi getirip 10 tezgahlık bir alanda iş yaptırmaya çalışıyorlar beşer altışar gruplar düşünebiliyor musunuz 6 kişi göt kadar tezgahta yarım saate çıkabilecek basit bir yemeği hazırlamaya çalışıyorlar. şimdiden aklınıza ortamda kimsenin dillendiremediği ama hep var olan o çekişme duygusu hissini sizde alabiliyorsunuz değil mi? size verilen reçeteler zaten 1 en fazla 2 kişinin yapabileceği reçeteler olur. işe 3. 4. 5. 6. kişiler karışınca hem bir ben yapayım karmaşası çıkar hem de kimse geri planda kalmak istemez. çünkü insanın doğasında ben vardır. bir domatesi doğramak için bile bıçaklar hazır herkes ben keseyim yarışına girer. bu ortamda nasıl verim alabilirsin bir düşün? yani bugün bir tıp öğrencisi de hiçbir şey bilmeyerek gelirken 6 yılın sonunda bir insanı ameliyat edebiliyor yani aşçılıkta illa doğuştan veya sektörde kazanılacak diye bir durum yok eğitim düzgün işlense sıfır gelmiş biri bile 4 yılın sonunda sektöre hakim iyi bir aşçı olarak mezun olabilir. fakat bu bölümün en büyük dezavantajı sokaktan birini tutup otelde çalıştırabiliyorsun illa diploma gerek yok veya çok bilgi düzeyli biri olmasına gerek yok haliyle sektör- okul kavramı burada kısır bir döngüye giriyor 4 yıl lisans okuyorsun fakat otelde hayatında eline bıçak tutmamış kişi sizinle aynı pozisyonda hatta torpilde varsa sizin üstünüz olarak iş bulabiliyor.. ayrıca bu programda mutfak dersleri haftada 1 veya en fazla 2 kere olur. birde 3. sınıfta pastacılık falan olur cicili bicili göz boyama dersleri. bu bölümdeki derslerin % 70-80 i işletmedir, gastronomi tarihidir, girişimcilik, ingilizce almanca falandır sanmayın ki her gün mutfakta bir şeyler yapacaksınız. yok kardeşim mutfak dersleri falan haftada 1 kere 2-3 saat bir şey. o kadar saçma sapan dersler alırsın ki ne alaka lan aşçılıkla bunlar dersin.. tekrar diyorum hedefin salt aşçılıksa git 2 yıl aşçılık oku tertemiz git asistan olarak otelde iş bulursun net diyorum bak bunu.
çünkü gastronomi salt aşçılığa yönelmediği gibi insanlara aşçılıktan daha fazlasını veremiyor yani seni yönlendirebileceği herhangi bir alan yok. güya programın adı aşçılıktan biraz farklı konsepte işleyişi falan aynı ama sonuç yine aşçılığa çıkıyor çünkü onlarda bilmiyor ne yaptığını. ülkemizde parama bakarım banane gerisi anlayışı var sokuyorlar ceplerine 8-10 bin para sonra orda aşçılıkla alakası olmayan dersleri verirken ya acaba bu çocuklara bu bilgiler gerçekten yarayacak mı deyip sektörün gerçeklerini anlatan bir tane hocaya rastlamadım. mutfaktaki hocayla samimiyseniz belki size sektörün pisliklerinden anlatır ama o da düşük ihtimal. neyse...

lisans düzeyinde eğitim veriliyor güya. kpss ile atanması gerekir normalde 4 yıllık bölümlerin ama bu bölümde öyle bir muhabbette çok çok az. yani size hem okulu bitirmiş hem de sektörü yalayıp yutmuş biri olarak diyorum ki bu bölümü okuyanları nerde istihdam ediyorlar allaseniz. ulan otellerin gıda hijyencisi bile mühendislikten geliyor. ee benim hangi gıda kaç derecede bozulur hangi gıda hangi koşulda saklanır o kadar öğrendiğim sikko bilgiler nerede hacı? bakın yanlış anlaşılma olmasın gıda denetçisi bu hani öyle veterinerfalan değil bilmem hangi hayvanın hangi bölümünde hastalık falan varsa uyarıp gerekli koşullarda pişirilmesini falan takip etmiyor bunlar zaten 5 yıldızlı otellerde hayvan falan kesilmez her şey hazır gelir. karkas etler falan belli bir şirketten gelir mesela. bu gıda denetçileri diyorum yani bir şey yapmıyor mutfak bölümlerini dolanıp varsa bir terslik tutanak tutup gidiyor. lan şoktan çözülmüş bir ürünün tekrar şoklanmayacağını zehirleme ihtimalinin oluşabileceğini benim anamda bilir. yani bırakında bari bu işi bizim gastronomi mezunları yapsın. sahi biz nerde istihdam ediliyoruz mk?? yani bugün herhangi bir yiyecek sektöründe gıda kontrolü yapmak için mühendislik düzeyinde bir bilgi birikimi gerekli değil. gastronomi mezunlarıda gayet bu işi yapabilir ama hiçbir yerde önümüz açık değil. gastronomi mezunları şartlardan dolayı salt aşçılığa itilmeye çalışılıyor ders ve kapsam bakıyorsun haftada 6 tane ders 1 er saatlik. ben 4 saatten uzun okulda kaldığımı hatırlamam genellikle günde 1 en fazla 2 ders olurdu o da 1 saatte biterdi. mutfak dersleri de bir o kadar gereksiz. mesela bugün sektörde % 1 lik kısım hariç kimse fransız veya italyan mutfaklarından yemek yapıp sunum yapmayacak. bir otelin mutfağında türk yemekleri çıkaracak en fazla. mesela bir gastronomi mezunun kaçı kazanda lapasız bir pirinç pilavı pişirebilir? önce bunların eğitimini vermemiz gerekiyor. istenirse ve düzgün bir eğitim programı hazırlanırsa sıfır gelmiş birey bile 4 yıl sonunda iyi bir aşçı olarak mezun olabilir lakin her zaman denilen biz size aşçılığı değil sektöre hazırlayabiliriz deniliyor.. yani sektörün hocaları bile böyle diyorsa gelme kardeşim bu ne demek lan bugün bir veteriner mezunu bir hayvanı ameliyat edecek düzeyde eğitim alabiliyorsa aşçılıkta bundan farklı olmamalı hatta daha kolay olmalı. yani eğitim verilirse sadece sektöre hazırlık diye bir şey yok sektörde üst düzeyde çalışabilecek nitelikli öğrenciler istenirse yetiştirilebilir. ama bu istenmiyor dostlar. size şöyle söyleyeyim onlar istese bile istihdamı sağlayacak bir merci yok. 2015 da işbaşı uygulamalı diye bir zamazingo çıkardılar iyi güzel o zaman istek azdı sorun çıkmadı başvuran 10-15 kişiyi de otellere yerleştirdiler. sonra baktılar bunların dönemi aa geliyor birde haftada 3 gün gidiyorsun sadece ve öğrenciye göre harçlık da veriyorlar sonraki sene aşırı başvuru olunca dediler ki bu kadar kişiyi biz yerleştiremeyiz herkes kendi bulacak işletmesini bize getirecekler onaylayacağız size şöyle söyleyeyim başvuran 186 kişiden sadece 14 ü işletme bulabildi. yok ya adamların verdiği cevap bize eleman lazım değil biz öğrenci istemiyoruz veya bize diploma lazım değil. yani otellerde eğitimli insan almaya isteksiz çünkü eğitimli insan hakkını arar. şahsi isteklere göre yönetilmesi daha zordur. falan filan ee onlarda diyor ki ya işte hasan ustanın bilmem falanca yeğeni mobilyacıdan çıkmış gelsin burda komi olarak işe başlasın sonra mobilyacı bilmem kimin yeğeni gelir senle aynı pozisyonda hatta belki üstün olarak işe başlar... ben illa okuyacağım diyorsan oku kardeşim ama bu bölüm ne kadar iyi eğitim de verse de salt özel sektöre dayalı olduğu sürece istihdam sorunları bitmeyecek.. devlet belki iyileştirme yapar devlet dairelerinde bölüm için memurluk falan açar veya ne bileyim gıda denetçisi bile olur hatta hastane- okul- devlet kurumlarının aşçıları bu bölümden seçilir istihdam belki iyileşir okunabilir hale gelir ama ülkemizde aşırı gelenekçi aşçı kültürü var olduğu sürece çok zor.. ki sektör patronları da bunun böyle olmasını istiyor eğitimsiz insanları topla başlarına da eğitimli 1-2 şef yerleştir tamamdır çark böyle döner her zaman. daha nice nice sorunlar var da zaten kimse okumayacak mk gerek yok......
görsel
şantilendik.
Severek gelirseniz eğlenerek bitireceginiz bölüm.
hep okumak istediğim bölüm. çok zevkli ve eğlenceli bir bilimdir aynı zamanda. yıllarca tek yaşayan biri olarak mutfaktaki hünerlerimi profesyonel aşamaya taşısam fena olmaz.
Formasyon alıp kpss'yi de geçerseniz, turizm liselerinde meslek öğretmeni olarak görev yapabilirsiniz.
ben yukarda ki yazarin aksine devlet universitesinde bolumu okudum ve yengecinden istakozuna kuskonmazindan baska bir sebzesine bes kurus para cebimden cikmadi. okuldan okula degisen hadisedir bu.

valla sektorle okul o kadar birbiriyle celisiyor ki okulu okuyana degil sektor de calisana sorun. yasam bicimi haline getiremeyecekseniz de okumayin. sahsen ben getiremedim.

bayrami unutun. yilbasini da unutun. haftasonunuz zaten olursa yarabbi sukur deyin. arkadaslarinizla yorgun argin bulusmalara hazir olun. okuldan cikinca iki kusur maasla komi olarak baslamaya hazir olun. pskilojik baskisi hiyerarsisi hakettiginiz pozisyonu vermeyecek olmalari cabasi.

istisnalar kaideyi bozmuyor. illa ki boyle olmayan yerler var. ama genel olarak bu is bole. ha diyorsaniz ki tencere tavaya ölürüm ates cikarmadan hamur mayalamadan duramiyorum. ben yaparim diyorsaniz kolay gelsin. inanilmaz zevkli meslek. okumasi harika. kim finalini yer ki dusununce. ama bu kadar olumsuzluk insani dusunduruyor.

ha ben bu okulu istiyorum ama mutfagi kaldiramam diyorsaniz akademisyen olursunuz. kpssye calismayi goze aliyorsunuz atanan 80 kisiden biri olursunuz. yada benim ki mesleki egtim hocasi olursunuz.

sorulari alabilirim. kolay gelsin.
Karrrı gibi insanların karrrı gibi meslekleridir. Evet gelsin eksiler.
tercih dönemine girilmişken faydası olması açısından tecrübelerimi paylaşmak istediğim bölümümdür.

Soru olursa sorun cevaplarım.

ekip üzerine dayalı bir meslek olduğu için, yönetim bu işin en önemli kısımdır. çalışılacak yere göre değişse de genellikle stres altında zamanla yarışılan, bu süreler içinde tat ve tasarım konusunda taviz vermeden icra edilen meslektir. bu alanda işletme bölümü kadar olmasa da iç ve dış iletişime dayalı sosyolojik ve yöneticilik dersleri de alıyoruz. uygulamaya dayalı bir ders olduğu için mutfak ve donanımı çok önemli. devlette okuyan arkadaşlarım var onların en büyük sıkıntıları da bu yönde. hatta o gün yapılacak malzemeleri dışarıdan getirmek zorunda kalıyorlar. pazar alışverişinden okula geçtikleri oluyor. Yabancı mutfaklar için bulunması zor ve pahalı ürünlerde cabası. benim okulumda tüm malzemeler okul tarafında temin ediliyor. çok da tazeler, sık sık atıştırırım.

uluslararası bir meslek olduğu için sizden dünya vatandaşı olmanız istenir. Asya, italyan, fransız ve ispanyol mutfakları derslerimiz var. Bu yüzden yabancı dil desteği önemli, türk mutfağı dışında devam etmek için çok çok önemlidir. bizde ingilizce zorunlu, ikinci ve üçüncü diller seçmeli olarak veriliyor(fransızca, rusça, almanca, japonca, ispanyolca). dil konusunda çok etkin klüplerde mevcut.

"hoca sözlümü yedi resmen ya" gibi esprilerle sık sık karşılaşabilirsiniz. Sürekli tat ve tasarım üzerinden test ediliyoruz.


edit: okul (bkz: nişantaşı üniversitesi)

uykum geldiği için burada bırakıyorum, edit geçeceğim.
eger sizin icin bir yaşam tarzı olmayacaksa okumanizi tavsiye etmedigim bölümdür. zira is hayatiniz ayni zamanda sosyal hayatiniz olacak ozel gunlerde ailenizi degil seflerinizi goreceksiniz. eve sadece uyumak icin geleceksiniz.

ben okudum olmadi. yapabilene helal olsun.
gastronomiyi uzaya ve gök bilimlerine ilgi duyanlara öneriyorum.

aşçı olmak isteyen de mutfak sanatlarını seçsin.
Okuduğum bölüm güzel ama yemek yapma merakı başlayınca. Bölümümü bırakıp buna hazırlanmayı düşünüyorum ama benim gibi maymun iştahlı biri sıkılır da pisman olur diye de korkuyorum.

O yüzden önce yemek kurslarına gidip işin ciddiyetini biraz olsun görmek istiyorum. Canın istediği zaman evde kurabiye yapmaya benzemiyordur eminim.
tanım:4 senelik fakülte.

okuyan arkadaşların mesaj kutumu kızartmasını istediğim bölüm.soracaklarım var
onunun kapandigini dusundugum bolum. ben kazandigim da sayili yerler de vardi suan bir bakiyorum her yerde. alan da bilgili donanimli hocalar yokken gida muhendisine turk mutfagi, pastacilik anlattiriliyor. bu turkceciye gel matematik anlat demekle ayni sey. diploma icin okuyun fakat her işte oldugu gibi sektorde piseceksiniz. kimse size gel seni sef yapayim da demeyecek. yasaminizi ise uyduracaksiniz maalesef. is asla yasamaniza uymaz cunku.

ayrica dort sene daha oku deseler yine okurum. cok ozledim cunku
görsel
Kilo almak için dersinize çalıştığınız bölüm.
Ödev olarak yemek yapıp sonra yiyorlar.Tam bana göre meslek.
görsel
Güveçte Yunus pişirmeyi öğrenebileceğiniz bölüm.
Anlatmaya gerek yok görüyorsunuz mutlu.
(bkz: aşçı)

sorsan herkes amerikan karşıtı..

ama amerikanlaşmaktan geri kalmıyor kimse..

işsizlikten kırılan bir memlekette türetme sevdaları vol.12728393838

üniversite sistemine girmeyi asla hak etmeyen meseledir..
Yetenekli ve bu işe ilgi duyuyorsa, öğrenciliğin en şahanesini yaşayacağı gibi, gelecekte de, iş ve kariyer kaygısı taşımadan rahat Edecek kişidir.
Gastronomi bir bilimdir ve günümüzde ciddiye alınan ve yoğun emek verilen bir kavramdır.
Şimdiki aklım olsa, mutlaka gastronomi okurdum.
Kazandığınız takdirde kimsenin "şöyle olacak, böyle olacak, tiksineceksiniz " gibi laflarını dinlemeyin. Kendiniz yaşayıp görün. Benim de "öff çok zordur yaa" diye okumayı erteledikçe ertelediğim bölüm ama yine de ne güzeldir kesin. Özellikle mutfak sanatları tarihi off. Ama gerçekten ayaklar 1-2 numara büyüyormuş. Tırnaklar zaten dipten kesiliyor, makyaj filan tabii ki yok, sakallar bıyıklar da kesiliyor galiba. Ama yine de çok güzel makarnalar yapmak, pişirme süreleri, ne neyle en iyi uyumu sağlar sorularının cevaplarını düşününce yine çıldıracak gibi oluyorum. Belki bir gün mutfak sanatları da okurum ya. Zira hayalimdeki iş türkiye'ye gelenlere türk mutfağı-tarihi-kültürünü aynı anda anlatmak. Böyle gelsinler bi yandan yemekleri yedirip yüzlerindeki ifadeyi bekleyeyim heyecanla, bi yandan yemeğin ortaya çıkışını anlatayım, bi yandan türk mutfağının kaybolan binlerce çeşit yemeğinden birini tanıtayım. Hatta tanıtırken "türkler bile bilmez bu ölü bi yemek" diyeyim (burası çok önemli hep gözümde canlanıyor. O sırada turist kadın ağzındaki lokmayı çiğnerken gözlerini kocaman açıp nasıl özel bi şeyi denediğini hissedip mutlu olsun.)

sonra o ölü yemekleri yeniden hayata döndürmeye çalışan bi restorant olsun -ki ben de orada çalışayım- restorantın içinde kazılardan yeni çıkmış gibi yapılan seramik tabaklar olsun hatta. Tüm kültürleein en eski içkileri, yemekleri filan.
Ayyyy çok heyecanlı. Ama daha mutfak sanatlarına gelene kadaar 2-3 bölümüm var bitecek.

Ne var hayal etmek bedava.
Artık birçok üniversitede olan güzel bölüm.
Pahalı bir eğitim verdiği için bölüm masraflarının nasıl karşılandığı iyi araştırılmalı.
mengenli değilseniz.
Türkiyede 2-3.sınıf lokantalarda pek başarı sağlamassınız.Zira bu meslekte çekirdekten gelme çok önemli.