takımını avrupa kralı sanmaktır. aldığı kupayı i.town, e.frankurt, mtk budapeşte gibi vasat takımlarında aldığını bilmemektir. büyüklüğün kupayla olmadığını bilmemektir.
tüm rakip taraftar kışkırtmalarına rağmen, kadıköy' de 7 net poziyonun harcanmasıyla, üstün oynayıp kaçırılan galibiyeti hazmetmeyi bilmek, her takım taraftarının bir arada maç izleyeceği güzel günleri ısrarla beklemektir. ' uefa kupası tesadüftür ', ' avrupa başarıları tesadüftür ' cümlelerini söyleyenlere kulak asmayarak, gencecik futbolcuların hem ligde, hem kupada, hem de avrupa arenasında fırtınalar estireceği günleri sabırla beklemektir. milyon dolarlık yıldızlardan ziyade, altyapının aslanlarının son durumunu görmek için sürekli araştırmalar yapmaktır. ayrıca, kendisiyle aynı takımı tutan fanatikleri, diğer fanatiklerden ayırmayarak düzelmelerini ummaktır.
galatasaraylı olmak, derbileri kazanarak varolmak değildir, başarıdan çok asaleti, ezeli rakibe karşı galibiyet almaktan çok ebedi dostluğu düşünerek sarıya ve kırmızıya sevdalı olmaktır.
brezilya milli takimi teknik direktoru bile saygi duru$unda beklerken vakti zamaninda galatasaray'a bile sponsor olmu$ bir i$ adami icin 1 dakikalik saygi durusu sirasinda 'haa cimbombom cimbombom' diye bagirmak; sonra youtube & forum sitelerinde 'kadikoy'u inlettik' diye bu ani kisa kisa goruntulerle gostermektir.
inanılmaz derecede şanslı olmaktır, tesadüfen aldıkları kupalar babında söylemiyorum bunu, lütfen yanlış anlaşılmasın...
bu insanların toplumun kanayan yarası oldukları fikrine de asla ve kat'a katılmadığımı belirterek mevzuya girmek istiyorum. şöyle ki efenim, 6 kasım 2002 çarşamba günü kadıköy'e fenerbahçe derbisine gelen bu güzide insanlar, sırf 6-0'lık rezalete tanık olmasınlar diye maç başlamadan önce stattan çıkarılmışlardır, böyle bir bal var mı allah aşkına !
geçmişteki başarılarını kıskananlar yüzünden sürekli eleştirilmektir. onlar biraz araştırsalar dünyanın en başarılı takımı sayılan real madrid'in avrupa kupalarında başarılı olduktan sonra uzun yıllar kupa alamadığını öğrenirlerdi ama real madrid hep büyük olmuştur çünkü ilkleri başarmıştır. aynı şey bayern münih içinde geçerlidir. ne kadar eleştiri olsa da galatasaraylı olmak güzel bir şeydir çünkü türkiye'de ilk başarıları kazanan hep galatasaray olmuştur.
bayern münchen'in düzenlediği turnuvaya; manchester united ve real madrid ile beraber katılması için teklif almış ve katılmış bir takımın taraftarı olmaktır. bu seviyeye gelemeyenlerin taraftarları; hadi dağılın!!
galatasaray'ın özellikle ard arda şampiyon olduğu uefa kupasını aldığı şaşalı dönemlerinde büyüyen nesilin çoğunluğu galatasaraylı olmuştur bu nedenledirki bütün muhabbetlerinde kupa ismi mutlaka geçer.
-abi dün ne olduya gençleri yenemediniz.
-bizim uefa kupamız var!
-abi kadıköy'de galibiyet almayalı kaç yıl oldu ya hersene aynı film.
-bizim uefa kupamız var!
-abi bu sende şampiyonluk hayal gibi.
-olsun bizim uefa kupamız var!
kupa ve başarı üzerine kurulu dünyalarında herşeyi kupa sanan bir topluluktan ibarettir galatasaraylı olmak.
dün,bugün,yarın ve daima en iyi olan takımın taraftarı olmak. paha biçilemez bir duygu. allah biz sevgili kullarına nasip etmiştir. bizim gibi olmayanlara sadece acımak gelir elimizden.
galatasaray'ın şampiyonlar liginde çeyrek final oynadığını gözardı edip, kendi takımının daha gruptan çıkmasıyla övünen at tarağına gülüp geçmektir bir yerde.
bir de "övünen" yerine, "öğünen" yazanlara...
6 gol atıp 3 puan almakla övünüp, 6 maçta 2-3 gol atıp 0 puanla geri dönüp, ülkeyi rezil etmekten geri kalmayanlara inat, Türkiye'yi avrupa'da en iyi şekilde temsil edeni sevmektir.