çok büyük bir sürpriz olmazsa ya da medya ve diğer güçlerin ayak oyunlarına gelinmezse,bu sene ligde ve avrupa'da büyük başarılara imza atacak ve bunu yaparken de türk futboluna büyük yıldızlar kazandırabilecek olan şanlı takım.burada en önemli husus kalli'nin saygınlığını tüm oyunculara hissettirmek ve yönetim olarak her zaman arkasında durmak olacaktır.özellikle eski oyuncuların oynatılmadıkları zamanlarda disiplini bozabilecek hareketlerine kesinlikle taviz verilmemeli.umuyorum ki bu sene lincoln'ün önderliğinde gençler bizi hedefe ulaştıracaktır.
yüzme sporuna yıllardır yaptığı yatırımların semeresini almış kulüp. yüzücüleri kesin batık bir gemide hazine filan buldu.
günlerdir bakıyorum, bu kulüp bu kadar adamı nasıl alıyor, 6 ay önce istifası istenen yönetim, parasızlıktan taraftardan bağış isteyen kulüp, aynı anda linderoth ve lincoln alıp, birde üzerine moriantes ile anlaşıyor. moriantes olmaz ise alternatif baptista. oha, çüş, brüş lan. biri dur desin.
2007/2008 sezonu formalarında,kalkan çerçeveli,siyah zeminli logoyu bırakarak özüne dönerek tüm taraftarlarını mutlu etmiş klüp. ayrıca iki sezon önceden taraftar tarafından çok beğenilen siyah formaya yeniden kavuşmuştur.
Galatasaray, son 10 yılda Avrupa kupalarında mücadele eden takımlar arasında en başarılı 18. takım oldu. Takımların Avrupa kupalarında yaptıkları maçlar, galibiyet ve beraberlik sayıları ile takımların oynadıkları maçların zorluğuna göre verilen puanlarla Avrupa Futbol istatistikleri adlı internet sitesinin yaptığı araştırmada Galatasaray, 1998-2007 yılları arasında Avrupa'nın en başarılı 18'inci takımı olmayı başardı. 2000 yılında UEFA Kupası'nı müzesine götüren ve 2001 yılında Süper Kupa'yı kazanan Galatasaray, topladığı 95,5 puanla Avrupa'nın bir çok ünlü kulübünü geride bırakarak listenin ilk 20 takımı arasına girdi.
100 takımın yer aldığı listede 18. sırada bulunan Galatarasay, Türkiye'nin Avrupa kupalarında mücadele eden en başarılı takımı unvanını aldı. Sarı kırmızılıları, 55. sırada yer alan Beşiktaş takip ederken, Fenerbahçe, listede 79. sırada yer bulabildi. Listeye 57 puan toplayarak 55. sıradan giren Beşiktaş, AZ Alkmaar'ın hemen üstünde yer buldu. Beşiktaş, böylece Avrupa kupalarındaki en başarılı 2. Türk takımı oldu. *
100. yılda şampiyon olamayarak namına bir nam daha eklendiği söylenmiştir. bundan gayrı namıma bir nam daha eklemiş kulüptür. beşiktaş'ın 55, fenerbahçe'nin 79. olduğu "son 10 yılda avrupa'nın en başarılı kulüpleri" sıralamasında 18. olmuştur.
cihan haspolatlı orhan ak necati ateş gibi "futbolculuktan pek nasibini alamamış" topçuları gönderebilecek bir teknik direktör e sahip olduğu için mutlu olması gereken takım.
zira geçen sene her maçtan sonra "yeter artık sktir git cihan!", "orhaaaaaan!! koridor oldu orhaan!" "yeter ulan şut çekmiyorsun, bari ayağında topu tut g*t necati!" diye ağlayan taraftarın sesini duymuş* bir hocaya sahiptir.
gönderilecek oyuncular, carrusca dışında, ikinci ligde bile top koşturabilecek kapasitede değildir. kapasiteleri olsa bile laubalilikten işlerini* yapmamaktadır.
bu sene gerçekten de pek güzel şeylerin olduğu takımdır.*
geçtiğimiz günlerde 4 agustosta oynanacak karşıyaka-galatasaray maçında yapılacak organizasyonlar için taraftar temsilcileriyle birlikte karşıyakalı yöneticilerle bir toplantı yaptık. bu toplantı sırasında maçın alsancak stadında yapılmasını istediğimizi belirttik. bu sırada yöneticilerden biri özhan canaydın'ın akif ersezgin'i(ksk başkanı) aradığını, maçın atatürk'te yapılmasını şart koştuğunu sebep olarakta anlaştıkları, 4-5 gün içinde duyuracakları, lincoln'u gölgede bırakacak bir transferide izmir'e getirecek olmalarını gösterdiğini söyledi.
ilk başta kendi aramızda doğruluk payı vermediğimiz bu transfer bugün yedek forvetlerin 2'sinin birden kadro dışı bırakılmasıyla gerçekleşecek gibi gözüküyor. buradan galatasaray taraftarlarına bu müjdeyi ilk ağızdan vermektede bir sakınca yok gibi duruyor.
istediği şeyler yapıldıkça şımaran ve istemekten bıkmayan bir taraftardan bugünkü operasyona eklemek istediği son bir nokta:
gelenlerden daha önemli olan gidenler (özellikle necati, #1809656) listesini gördükçe; feldkamp'ın yanına ahmet akçan'dan daha dirayetli, antrenörden çok tam bir yardımcı olan bi isim (gönül bülent korkmaz ya da suat kaya'yı isterdi tabi) ve daha az konuşan, daha çok çalışan yöneticiler (yazar, bu cümlesinde adnan polat, adnan sezgin ve fatih gökşen'e laf sokmaktadır).
bu transfer sezonunda çok iyi transferler yaparak taraftarının gönlünü almış futbol takımı.
transferler iyi hoş da bu satış listesine koyulan futbolculardan kaç tanesi haketti bunu diye soru işaretleri de yok değil.
orhan ak ve cihan haspolatlı'nın bu takımda yeri yok, ya necati ateş ve hasan kabze?
necati ateş gibi bir futbolcuyu satış listesine koyuyorsan yerine alacağın isim ondan çok daha iyi olması gerekir.eğer bu isim kararlaştırılmış ve transfer edilecekse forvete yeni bir yıldız geliyor demektir.ayrıca necati ateş'in ne kadar bonservisle transfer olacağı da belirsizdir.-ümit karan dışında necati ateş'den daha iyi forvet oyuncusu şu anda galatasaray'ın kadrosunda yok.-
gönderilecekler arasında en fazla dikkat çeken hasan kabze'dir.bu tip oyuncuların en kotu ihtimalle 24 kişilik kadroda tutulması gerekir.süperlig, uefa kupası, türkiye kupası gibi uzun maratonda forvet hattında ne kadar alternatif olursa takım o kadar iyi durumda olur.24 yaşında ve aldığı ücret de takımdaki diğer oyunculara nazaran gayet makul, gönderilmesi pek mantıklı gelmiyor.
cihan haspolatlı geldiği günden bugune kadar takıma pek fazla katkı sağlayamamıştır.ön libero-defansif ortasaha- olarak transfer edilen bir futbolcudan sağ bek olarak yararlanmak ne kadar doğrudur orası da tartışılır.geç kalınmış bir karar olmasına rağmen cihan haspolatlı'dan kurtulmak galatasaray adına sevindiricidir.
orhan ak aslında stoper olmasına rağmen galatasaray'daki devşirme kurbanı olan isimlerden biridir.sol ayağını iyi kullanıyor diye geldiği günden beri sol bekte görev yapmaktaydı.ilk yıllarda göze girip milli takıma kadar yükselmişliği vardır fakat özellikle geçen yıl arda turan'ın savunmasına yardım etmediği sol kanadın koridor haline dönüşmesi ve hücüma gidip geri dönememesi nedeniyle takımdan gönderilmesi isabet olmuştur.
özellikle forvet hattında yapılan revizyonun nedenleri olarak;
-yabancı bir forvet oyuncusunun transferinin söz konusu olması.
-özgürcan'ın kamp dönemini iyi geçirmesi.
-hakan şükür'ün kalli'den torpilli olması.
-tek forvet-ümit karan- oynandığında dahi arda ve lincoln gibi iki isimle skora gidilebileceğinin düşünülmesi.
-necati ateş'in sürekli sakatlanması.
-serkan çalık'ın forvet mevkiinde oynayabilmesi.
gözönüne alınabilir.
serkan çalık, özgürcan özcan, hakan şükür, ümit karan ve yeni transfer edilecek yabancı oyuncu ile yeni sezonda çeşitli kombinasyonlarda forvette ikili oluşturulabilir.
hazırlık kampında iki önemli kazancı elde eden kulüp.* bunlardan biri serkan çalık gibi bir yetenek. ikincisi de rakip yarı alanda yaptıkları öldürücü prestir.gerçi oynadığı takımların özellikle defans ve orta saha arasında bir kopukluk ve bu bloklar arasında büyük boşluk vardı. bu yüzden daha güçlü ve defansını ileride kurarak orta sahasına daha yakın olan, aktif oyun alanını daraltan rakipler karşısında
bu rakip yarı sahada çok adamla yaptığı presi uygulayabilirse kontradan çok gol bulabilir. bu da feldkamp'ın getirisi sanırım.
--spoiler--
Harry Potter'ın Arkadaşları Florya'ya Geliyor
Harry Potter'ın Galatasaraylı arkadaşları Cho Chang, Fred ve George Weasley, Florya Metin Oktay Tesisleri'nde futbolcularla buluşacak.
J.K. Rowling'in dünya çapında satış rekorları kıran Harry Potter serisinden sinemaya uyarlanan Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı filminin 7 Ağustos Salı günü yapılacak olan galası için Türkiye'ye gelen Oliver Phelps (George Weasley), James Phelps (Fred Weasley) ve Katie Leung (Cho Chang), istanbul'da oldukları süre içinde Florya Metin Oktay Tesisleri'ni ziyaret edip; antrenman izleyecek ve Galatasaraylı futbolcularla tanışma fırsatı bulacaklar.
--spoiler--
felsefe taşı da gelirse kesin şampiyonuz.. bu ne a.ına koyım ya...
yıllarca avrupa karşısında "şerefli malubiyetler" almış bir halkın avrupaya kafa tutup " bizde oynuyoruz işte bu oyunu ağalar" kıvamında alıp gelmesidir süper kupayı uefayı
afrikanı bilmem neresine giden ziya şengül'ün "turco futbool" dediğinde "Galatasaray, hakan şükür" cevabını alıp dugulanmasıdır ki kendisi fenerbahçeli olmasına rağmen böyle sınırlarıvaşan bir taraftar kitlesi önünde sadece ağlayabilirdi zaten
Galatasaray demek "oluum borçları var bu senede bittiler" gibi sözlere aldırmadan birilerinin eller,nden alıp gelmesidir şampiyonluğu ve 2 yıldır hasret kaldığı liğine geri dönmesidir şampiyonlar ligine
metin oktay demektir Galatasaray yırtıp geçmektir bir vakit fileleri içindeki hırsla sevgiyle oynayınca
baba gündüz'dür Galatasaray demek yıllarca Galatasarayı taşımaktır omularında
prekazidir Galatasaray 37 metreden avlayabilmektir avrupayı.
karınca ezmez şevki'dir türübnde Galatasaray yıllarca sallamaktır türübünde o şanlı bayrağı bir gün olsun sektirmeden maç gününü
seyfi özcumbomludur Galatasaray mahkeme önlerinde yüeğine kazıdığı sevgiyi soy adına kazımaktır başınada öz koyup sahtecilikten uzak olmaktır
ulubatlı sounestir Galatasaray 117. dakikada sandırsın golüne kayıtsız kalamayıp binlerce eziğin önünde dikip diz çöktürmektir rakibe o şanlı bayrak altında
Galatasaray demek ali samiyen cehennemi demektir çayır çayır yakmak demektir dört bir yanı "beni kimse burada 25000 kişi olduğuna inandıramaz" diye içindeki sevigyi haykırmaktır ağız dolusu "şampiyoon cimbomum ne istersen iste benden" diyerek bağlanmaktır külübüne göbek bağıyla
Galatasaray demek idadi demektir lisenin yaktığı kıvılcımın anadolu topraklarında tutuşup yakmasıdır bütün cihanı
anlatılmaz bir sevdadır bu bitip tükenmeyecek biz uğultu transfersizde olsa yıldız futbolcusunu kendi yaratmaktır Galatasaray demek
55000 kişinin önünne 17 yaşında çıkacak cesarettir Galatasaraylılık birileri çürürken külübede
fatih terim dir Galatasaray avrupa zaferinde "Allahım Allahım" diye ağlayabilmektir. ne olursa olsun küsmemektir camiayaya
bülent korkmazdır Galatasaray kolunu bırak ayağı kopsa çıkıp oynamaktır Galatasaray aşkıyla gitsede başka diyarlara "mutlaka geri geleceğim herkez benim sevdamı iyi biliyor" demektir evet biliyoruz büyük kaptan
Galatasaray demek rakip sahada oynarken almanyada evinde oynarmış gibi karşılanmaktır.
sözün umudun bittiği yerde başlamaktır Galatasaray herkez deniz bitti dediğinde okyanusa dalmak demektir. bitip tükenmek bilmeyen bir ummanda
Galatasaray demek babam demektir elime verdiğinde sarı kırmızı bayrağı 5 yaşında gözlerindeki şampiyonluk gülümsemesidir.
Galatasaray demek anam demektir televizyona kilitlenip çoşkuyla bağırmaktır "aha ayağını kırdılar bizm çocukların boyu devrilesiler" demektir anlamasada futboldan
Galatasaray demek soluk almaktır gazeteye sondan başlamaktır kahvaltıdan önce doyurmaktır ruhunun bütün açlığını
tekrar tekrar izleyip ağlamaktır unutamadığın anları ve izletirmektir gururla her gelen misafire
Galatasaray demek kalbininin attığının göstergesidir
iyiki varsın cim bom bom um iyiki varsın ve iyiki genetikmişcesine geçip duruyorsun babadan oğula iyiki parçalı dormanı giyip asli renklerine dönüyorsun iyiki sen en büyük sevdamsın deidğinde bir gün olsun terk eidp gitmiyorsun beni düşürmüyorsun aşk acısına
ve iyiki seviyorum seni anamı babamı eşimi memleketimi sever gibi
aşkı hiçbir aska benzemeyen takımdır GALATASARAY . . .