bir kişinin gününü tam anlamıyla dolu dolu geçirmesi için izlemesi gereken stratejik tüyolardır. buradaki ana fikir tabii ki hayvan gibi çalışmak ve bedenen ve ruhen çöküş yaşamak değildir. asıl olay hem ruhu dinlendirmek hemde o günden tam verim almaktır. bunun için yapılması gereken başlıca şey ise o elemanın kendini motive etmesidir. motiveden kasıt; sistemini oturtmak ve günü parçalara bölmektir. mesela bir işin bitmesi gerekiyorsa (çalışanlar için) veya çalışılması gereken konular varsa (öğrenciler için) çalışma zamanını kesin çizgilerle belirlemek ve o süre zarfında başka hiç bir aktiviteye yer vermemektir. bunun haricinde trafikte geçerli olan durum çalışma hayatında ve öğrencilikte de geçerlidir. yani; küçük molalar hayat kurtarır. şöyleki; bir kişi kendisini ne kadar şartlarsa şartlasın belli bir yerden sonra yaptığı işten verim alamaz. işte tamda burada bedenin ve beynin kendine gelmesi için işin suyunu çıkartmamak şartıyla kişi ufak dinlenmelerle kendine gelmeyi ihmal etmemelidir. aksi taktirde çabuk yorulmalar ve psikolojik bunalımlar boy gösterecektir.
bu hususta yapılacak en önemli şey uykuyu düzene oturtmaktır bana göre.özellikle 12 den sonra yatıp 10 a 11 e kadar uyuduğum zamanlarda günümün hiçbir şey anlamadan bittiğini fark ettim.erken kalkmak her zaman günü uzatıyor.mesela 7 de felan uyandığım zaman birçok şey yaptıktan sonra saat 12 oluyor anca ve daha yaşanacak çok şey oluyor akşama kadar.diğer husus tabi ki kahvaltı.sonrasında sosyal medyada geçirilen loop şeklinde olan ve tamamen boşa giden saatler.ben sosyal medya batağına hiç bulaşmadığım için çok mutluyum şahsen.
benim beynim sabah saatlerinde çok çalışır.onun için araştırmam gereken bir şey varsa veya çalışmam gereken bir konu varsa onu sabah hallederim genellikle tabi kişiden kişiye göre değişir.ve son olarak kahve.iyi bir kahvaltıdan sonra içilen kahve gerçekten günü çok verimli ve mutlu hale getiriyor.
