3. sezon finali ile oha mnakoyim dedirtmiştir. yani diziyi çok seviyorum ama j.j. abrams bi işin de içine etme demekten kendimi alamıyorum.
--spoiler--
eğer peter aslında yoğsa, geri kalan hikayeyi nasıl temellendirecekler sorarım... ayrıca karikatürlü bir bölüm vardı ya s3e17, işte o bölümde sıçtılar yani william bell'in bilinci olivia'ya yerleşecek de sonra lsd esanslı karikatürlü bir dünyada olivia'nın korkularını yenmesine yardım edecek de, de de de... o bölüm fena sıçtılar.
ayrıca 2026'yı pek iyi tasvir edememişler bence, daha vurucu olabilirdi. bunun dışında herkesin aklına takılan bir sürü paralel evren var ama neden bu ikisi, sanırım bütün olay walter'ın peter'ın bebeliğini görüp direkt olarak o evrene atlaması ve peter'ı kaçırması sonucu oldu. yani walter bir yarığa neden oldu ve bu yarık bizim dünyamızlar paralel evren arasında oluştu, diğer evrenleri etkileyecek bir durum yok. sadece sıkıntı evrenden evrene geçerken neden yanlışlıkla bir başka bir evrene de geçilemyor?
şu the wathcers olayı da tuhaf. watchers'ları tanrılaştırmışlar, ve hatta gücü bölmüşler ve hatta aralarından birini öldürmüşler, burada alttan altta tanrının ölümlü bir olgu olduğunu göstermeye çalışıyorlar. yani başka hangi güç zamanı kontrol edebiliyor ki şimdiki inanışlarımıza göre, değil mi ?
neyse dördüncü sezon bence son olsun ve peter olmayacaksa yeni şeyler yamamasınlar bitirsinler diziyi akıllı olsunlar.
son not , astrid, astro, aspirin hastayım sana ama o 2026'da ki halini görünce hayattan ve her şeyden bir anda soğudum. kıvırcığa geri dön bebeğim.
--spoiler--
Ilk sezonunu dün gece bitirdiğim 2. Sezona Geçmek için sabırsızlandığım dizi film. Iç güvenlik departmanı bünyesinde oluşturulan ve sınır bilimi ile uğraşan suçlulara karşı savaşan birimin adı.
Ilk sezonunu dün gece bitirdiğim 2. Sezona Geçmek için sabırsızlandığım dizi film. Iç güvenlik departmanı bünyesinde oluşturulan ve sınır bilimi ile uğraşan suçlulara karşı savaşan birimin adı.
bu diziyi fazla izlediğime kanaat getirdim az önce. pendik dolaylarında imsaktan önceki son sigarayı içerken dışarıdan 30 saniye kadar belirli bi frekansta devam eden sonar sesine benzer bi ses duydum. ya kafayı yiyorum ya da pendikte ne olduğunu açıklayamadığım bi olay oldu.
dizi ile ilgili tonla yazacak şeyim var ama kafayı yemediğime inanmam gerekiyor önce.
ikinci sezondan itibaren damgasını vuran dizidir.her şeyiyle çok kaliteli ayrıca Nina Sharp ı canlandıran Blair Brown dan fazla hoşlanmasam da Fallin Skies adlı dizide görünce şaşkınlıkla karışık bi mutlulukta yaşadım.özlemişiz kerataları.
üç sezonu taze taze bitirmiş biri olarak genel bir yorum yapayım. ilk sezon çok sürükleyici olmamakla birlikte güzel başladı. diziye bağlı kalmamızı sağlaya walter amcanın sempatiklikleriydi. bir ara ne olsa hmm benim böyle bir projem var, bell ile çalışmıştık demesinden gına gelsede sonra sonra aksiyonun artmasıyla izlenecek kıvama geldi.
2.sezonun ilk 10 bölümünü de izledikten sonra bağlılık yaratmaya başladı. dizinin en güzel yanı bölüm sonunda merak ettiğimiz sorulara cevap bulmamız. losttaki gibi tam bölüm bitiyo derken adamı merak içinde bırakıp ebe sikmeyen bir yapısı var.
3.sezon paralel evren işine girmesiyle sıçışmaya başlayan dizidir. j.j abrams lostta da girdi bu işe geçmişe götürdü efendim bizi getiremedi. burada paralel evrenden getirdiklerini geri götürebilecek mi, benim bildiğim paralel evren değil sonsuz sayıda evren varken neden sadece iki evren işleniyor. eğer peter bu zamana kadar yoksa olivia walter ı hastaneden nasıl çıkardı.
4.sezonda yapımcılar sözleşmesi bulunduğundan peter'ın olacağını açıkladılar. fakat kel kafalar peter'ın olmadığını söylediler.
olivia dunham: giderli ama kasıntı kadın. turuncu hali daha hoş. en sonunda peter'a vermesiyle derin bir oh çektik. telefon çalınca dunham diye açmasına bitiyoruz.
walter bishop: dizinin lokomotifi. böyle de rol yapılmaz ki arkadaş. bir walternatif'e bakın bir walter'a bu ikisini de bu mu oynuyo diye düşünüyorum arada. pamuk gibi adam
philip broyles: gülmesin amk. iki kere güldü hayattan soğudum. birincisi nick tarafından, diğeri de lsd etkisiyle.
astrit : sevdiğimiz bir kardeşimiz.
nina : çok şeytan bu karı. bunun kolda da bi numaralar var ama hadi hayırlısı.
bu arada ella'nın büyümüş hali de çok seksiydi. yeni sezonu merakla beklemekteyiz.
bir anda müptelası olduğum bilim kurgu dizisi. sırf walter bischop'un oyunculuğu için bile izlenir ki o derece. ayrıca senaristler ne içiyorsa ben de ondan istiyorum arkadaş, bu ne akıcılık, bu ne kurgu..
"Peter...never existed ?". pek de inandırıcı bulmadığım final cümlesi oldu. biraz aceleye gelmiş finaldi ama güzeldi. 4. sezonu iple çeker oldum ki zaten final de dizinin devam edeceğini açıkça göstermiş.
gayet heyecanlı geçmiş dizidir. "danım" bir türlü peter'ı ile birlikte mutluluğu yakalayamamış durumda. sen kalk tee paralel evrendeki "sen" in ile aynı erkeğe aşık ol. evrenler arası dallas. hüzünlü. "paralel evren danım" kahküllü, yerli evren danım ise hep alnı açık, ak, pak. mesaj güzel tabi. tam olaylar düzelmeye başladı derken bu sefer de peter sıyırmaya ve değişmeye başladı. bir türlü ikisinin de normal olduğu bir ana denk gelemedi şu ilişki.
hem bilimi, hem fantastik olayları, hem dramayı içinde barındıran; ilk iki sezonu yutarcasına izlediğim üçüncü sezonuna ara vermeden başladığım süper dizi.
yokluğunu tam olarak telafi edebilecek herhangi bir dizi bulamazsınız, eğer bir kere bağlanırsanız.
yine de, vakit geçirmek için eureka izlenebilir yeni sezon gelene kadar.
biran önce eylül gelsin de başlasın diye beklediğim dizidir. 3. sezon finaliyle birlikte birçok kişiyi şaşırtmıştır ve herkesten ayrı bir tahmin gelmektedir. bende 3. bir paralel evren çıktığı görüşündeyim ama öyle geliyor ki senaristler yine köşeye yatıracak bizi. *