ecce homo'da kendi çalışmalarını darwincilikle bağdaştıran "mürekkep yalamış sığırlar"dan yakınarak darwinciliği reddetmiştir. onun iktidar istenci, darwinci biyolojinin maddeciliğine karşı yeni bir insan tipini ortaya koymak için girişilen ahlâki bir mücadeleyi ifade eder.
büyük düsünür .. cogu zaman onu okuyunca acıyı sezerim söylediklerinde, zaten acı çekmeden yanamaz insan yanmadan da kül olamaz tamamen kül olmadan kendini nasıl yenileyebilir insanoglu..
avusturya asıllı olup alman ekolünden gelen, yaşamının son yıllarında geçirdiği bir hastalık nedeniyle düşünsel yetilerini yitiren ve bu nedenle kitaplarını değiştirdiği söylentileri olan, yaşarken yazdıklarını kimsenin okumadığı, ancak zaten okunmayı da çok istemeyen, "beni anladığınızı sanıyorsanız aslında beni hiç anlamamışsınızdır" diyerek herkesin kendi felsefi düşünceleri olduğunu ve kimsenin başkasıyla aynı düşünemeyeceğini bizlere anlatmaya çalışan, 22 yaşında profesör ve kürsü başkanı olacak kadar başarılı, hayatını ablası ve annesinin yönlendirdiği ve hem bu nedenle, hem de hayatında iki kere aşık olup, birisi evli bir kadın olmak üzere, ikisinde de kadınların yüz vermemesi nedeniyle başarısız olması nedeniyle kadınlardan pek hazzetmeyen, nihilizmin babası olarak kabul edilen, kimilerine göre hitler'in fikirlerine öncülük ettiği söylenen, ancak aralarındaki düşünsel farklılıklar nedeniyle bu durumun mümkün olmadığı çok belli olan, özellikle "zerdüşt böyle buyurdu" kitabı ile türkiye'de tanınan, ancak tabii daha sonra "nietsche ağladığında" kitabı çıkınca herkesin hakkında yalan yanlış bilgilerle dolu olarak ortalıkta gezmeye başladığı, artık yarı tanrısallaşmış insan.
öyle bir hayat yaşıyorum ki,
cenneti de gördüm , cehennemi de
öyle bir aşk yaşadım ki
tutkuyu da gördüm , pes etmeyi de,bazıları seyrederken hayatı en önden
kendime bi sahne buldum oynadım
öyle bir rol vermişler ki
okudum okudum , anlamadım
kendi kendime konuştum bazen evimde
hem kızdım hem güldüm halime
sonra dedim ki söz ver kendine
denizleri seviyorsan , dalgaları da seveceksin
sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin
uçmayı seviyosan düşmeyi de bileceksin
korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredeceksin
öyle bir hayat yaşadım ki
son yolculukları erken tanıdım
öyle çok değerliymiş ki zaman hep acele etmem bundandı
anladım....
nietzche
"nietzsche ağladığında" yoğun ve sürükleyici.
(irvin d. yalom)
konu: ümitsizlik...
edebiyatla da düşünülebileceğini gösteren müthiş bir örnek...
psikanalizin doğumu arifesindeki 19. yüzyıl viyana'sı.
entelektüel ortamlar.
hava soğuk...
frengi(sifiliz) hastaligina bagli beyin-beyin zari iltihabi sonucu delirerek ölen filozof.nedense taraftarlari bir turlu frengi sebebi ile öldugunu kabullenemez.
ayrıca albümde godless, mohammed, nietzsche şarkıları sırayla ve kesintisiz çalınmış, grup bununla bize birşeyler anlatmak istemiş gibidir sanki *
sözleride albüm kadar, ismi kadar sıyrık :
I want a god who stays dead
not plays dead
I, even, I, can play dead
I want a god who stays dead
not plays dead
I, even I, can play dead
I want a god who stays dead
not plays dead
I, even I, can play dead
Hayatı boyunca bir çok kadınla beraber olmuş, kardeşine aşık, tanrı inancı olmayan filozof. Kitapları çok yavaş, her cümlesi anlaşılarak ve yorumlanarak okunduğunda, büyük zevk alınacak, hayata ve olaylara farklı bir pencereden bakmanın zevkine varılacaktır.
an itibariyle bıyıkları trend olmuş filozof. sokakta niceleri niçe bıyığı bırakmaya başladı. dünyanın en yüzeysel insanı olarak taksimden bildirdim uğur dündar.
alman felsefeci, filozof. nietzsche insanı aşarak kendi deyimiyle üstinsan'a ulaşmak istemiştir. üst insan; karakteri sağlam, her bakımdan sağlıklı, bağımsız, hayattan zevk alarak yaşayan, kendi isteklerini önemseyen, kendisine değer veren insandır. nietzsche insanın üstinsan'a ulaşmak için var olduğunu söyler. üstinsan iyilik ve kötülük kavramlarının ötesindedir.
ilk olarak Irvın D.Yalom'un Nietzsche Ağladığında isimli kitabıyla tanıdığım sonrasında bulabildiğim tüm kitaplarını bir solukta okuduğum ve bir dönem kendime idol olarak görüp bir süre sonra çok da sağlam bir amca olmadığına karar verdiğim nihilist filozof.Ama yine de severim, okurum, takdir ederim.
batı düşünce geleneginin ve dolayısıyla modernizmin kaçınılmaz sonucunun nihilizm oldugunu savunan filozof.
batı düşüce geleneginin kaçınılmaz sonucu nihilizmdir çünkü, batı düşüncesi,evrensel bir iyi-kötü anlayışını dikte eder, yaşamı yadsır, farklılıkları yadsır.
batı düşüncesinin arka planındaki hristiyan ahlak anlayışını görmek gerekir.hristiyan ahlak anlayışı, bu dünyayı yadsır, degersizleştirir, önemli olan öbür dünyadır..bu nedenle kimin güçlü kimin güçsüz oldugunun bir önemi yoktur tanrı önünde , özde, herkes eşittir.hristiyan ahlakının bir diger adıyla köle ahlakının bu anlayışı kendi güçzüslüğünü bu dünyayı yadsıyarak yapmakta ve insanları en güçsüz haliyle eşitlemektedir.bu da bu ahlak anlayışına göre evrensel bir iyi- kötü anlayışı ve evrensel bir insan modelinin olabilecegini söylerek evrensel degerleri dayatmaktadır.bu durum tek tipleşmeye, aynılaşmaya yol açar. bu da farklı yaşam tarzlarının, farklı kimliklerin yadsınması anlamına gelir.
....
ve o kanla yazandır.bütün yazılmışlar içinde yalnız kanla yazılanları sevendir.kan ruhtur çünkü. çünkü hayat anlamaya ve yaşamaya değerdir.
....
k dergisi,3 ağustos 2007.
nietzsche yaşamı anlamlandırmaya çalışmış, ruha değil bedene önem vermiş, 'beni öldürmeyen şey güçlendirir' mottosunu belirlemiş ve bu sayede migrenini bile kabullenmiş bir adamdı.
hayatı anlamlandırmaya çalışırdı, çoğunluğun düşündüğünün tersi yönde düşünürdü, varoluşçuluğun en önemli adamlarından biriydi. zamanında fazla tanınan biri olmasa da şu anda insanlığın gelişmesiyle birlikte fikirlerinin ne kadar doğru olduğu görülüyor.
hitler onu kullanmış olabilir ki nietzsche efendi çok zor anlaşılan biridir. üstüninsan tanımını hitlerin doğru almadığını farkedebiliyorum ama gene de nietzsche'nin yaptığı üstüninsan tanımı büyük bir atılımdır.
son olarak delilikle ilgili şunu söylemek isterim; 'delilik tek tek insanlarda pek seyrektir. ama gruplarda, partilerde, halk arasında, çağlarda kural olarak bulunur.'
sözün özü; hayata çok farklı bir pencereden bakabilen, onu okuyan ve anlayan insanlar için yaşamı daha çekilir kılan bir yaşam filozofudur nietzsche. varsınlar okusunlar emo kidler. okumak, anlamaya çalışmak iyidir. 'ay bunu emolar okuyor, onlar sayesinde ünlü oldu.' demek biraz sığ bir bakış açısı.*
gözlerinin bozukluğunu ve baş ağrısını kendısıne verılen bir nımet olduğunu söyleyen, böylece diğer düşünürlerin kitaplarını okyamayıp kendı özgün düşüncelerini üreteceğini düşünen yanızlığı tatmış acılarıyla barışmış üstinsan.
arzuladığımız şeye değil arzulamaya aşığız diyen hayat filozofu..