zannımca büyütüldüğü kadar olmayan filozoftur. tamam, derin insandır. ama yanlış da söylemiştir, doğru da.
rahip bir babanın oğludur. babasının hayatı hastalık içinde geçince sormuştur kendi kendine, 'neden' diye. o kadar dua etmiştir ama babası ağır hastalıklar içindedir. kendisi de frengi olmuştur. 'neden' sorusu çok beynini kurcalar. tanrı neden onlara bu kötülükleri vermektedir? bu kadar kötülüğün olmaması gerekmektedir. tanrı bu kötülüklere müsaade etmemelidir. ve kararını verir. 'tanrı ölüdür.' der. ama kaçırdığı bir nokta vardır: tanrı insanları bu dünyaya sınav için göndermiştir. kimilerini iyiliklerle, kimilerini kötülüklerle sınar. ancak nietzsche, herşeyi yaratan tanrı iradesini kabul edemez. ve ateizmin babası olarak kabul edilir.
bu gün nietzsche'nin söylediği pek çok söz, internetteki sosyal paylaşım sitelerinde ortalık lafı olmakta. hatta nietzsche'nin söylemediği bi çok söz de onun imzasıyla piyasada dolaşmakta. derin söz merakı olan ve batılıların herşeyi daha iyi yaptığını zanneden özenti gençlerimiz de, kendi aforizmalarımızdan çok bu sözleri yayarak bir yanlışa ortak olmakta.
kendisini ancak 100 yıl sonrası insanının anlayacağını belirtmiş çağlara aykırı filozof.
ama görüyoruz ki 100 yıl sonrasının insanı da anlayamamış onu.
anlasa da dediklerini uygulamak işine gelmemiş belki...
nietzsche derin insan olabilmenin temelini atmış insandır.
karanlıktan uzanmış bir bembeyaz bir eldir. tan kızıllığıdır ufuktaki.
nietzsche babadır, annedir, sevgilidir, dosttur, sırdaştır.
kıskandığımdır.
edit:nihilist diyenin ağzına acı biber sürme isteğim pekişti valla.
'Şimdi hafifim, şimdi uçuyorum. Şimdi kendimi kendi altımda görüyorum. Ve şimdi bir tanrı dans edip geçiyor içimden.' sözlerinin babası Alman, ateist filozoftur.
Tüm eski ahlakın mirasçıları olmak istiyoruz, yeniden başlamamalıyız.
Tüm etkinliğimiz eski biçiminin aleyhine dönen ahlaktır.
Bir inancı sırf âdettir diye kabullenmeye namussuzluk,
korkaklık, tembellik denir.
Şu halde namussuzluk, korkaklık, tembellik...
ahlakın önsel'i olsalar gerek.
*En tatlı kadın dahi acıdır.
*Evet, kirli bir ırmaktır insan. Kirli bir ırmağı içine alması ve bozulmadan kalması için deniz olmalı kişi.
*Siz yükselmek isteyince yukarı bakarsınız. Bense aşağı bakarım.
*Köle misin? Öyleyse dost olamazsın..
Zorba mısın? Öyleyse dostun olamaz..
*Ölüm güç bir şeydir. Ölümün son iyiliği, bir daha ölümün olmamasıdır..!
*Yalnızlığına kaç dostum: görüyorum ki her yerini ağılı sinekler sokmuş. Sert ve
sağlam bir havanın estiği yere kaç!.
Yalnızlığına kaç!. Sen küçük ve acınacak kişilere pek yakın yaşadın.Onların göze
görünmez
Öclerinden kaç!.. Artık el kaldırma onlara! Sayısızdır onlar, hem senin yazgın
sinek kovmak değil ki!...
*''hayran olmada bir masumluk var. kendilerine de birgün hayran olunabileceği hiç akıllarına gelmemiş olanlarda bulunur.
*zayıflar bizi kendi gücümüzden utanmaya zorladıkları için kazandılar.
*Ümit en son kötülüktür. Çünkü işkenceyi uzatır.
*Siz yükselmek isteyince yukarı bakarsınız. Bense aşağı bakarım
''insanları sevdiğinizi söylüyorsunuz! ama daha derine indiğinizde sevdiğinizin onlar olmadığını göreceksiniz. siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz''
friedrich wilhelm nietzsche.
temelde platon felsefesini sarsmış filozoftur. bu anlamda batı düşünsel tarihine tersten bakar nietzsche. akla aşırı güveni sorgular.
(bkz: ahlakın soykütüğü üstüne) isimli eserinde de kavramların etimolojik kökenine bakarak batıda gelişen iyi, kötü, erdem ve ahlak anlayışlarını sorgular. buna göre antik dönemde savaşkan insan örneği hakimdir. savaşkan insan iyi yer, iyi içer ve cinselliğini sonuna kadar yaşar. semavi dinlerle birlikte ise iktidarın el değiştirdiği dönemde, savaşkan insanın bu özelliklerinden uzaklaşması gerektiği öngörülmüştür. bildiğimiz gibi semavi dinler, insanların yeme, içme ve cinsellikten geri durmalarını salık verir. nietzche, tam da bu dönemde savaşkan insanın doğasının bozulduğunu öne sürer. dolayısıyla iyi, doğru ve ahlak anlayışları da dönüşür.
semavi dinlerin yeni iktidarı(kavramları) da el değiştirecektir. burada da dikkat çekilen nokta efendi ve köle ilişkisidir. nietzsche'ye göre eski almancada "iyi" kavramının etimolojisine bakıldığında, bu kavramın içinde "efendi" kavramının var olduğu görülmektedir.
bu yaklaşımla yola çıkan filozof, günümüzde kullandığımız kavramların, örneğin iyi, güzel ve ahlaklı olanın; kimin iyisi, güzeli ve ahlaklısı olduğunu sorgular.
(bkz: iktidar)
(bkz: michel foucault)
(bkz: burjuvazi)