bugün

Aforizmaları beyin yakan alman filozof.

Yaşamak için bir nedeni olan her türlü nasıl'a dayanabilir.
Okumaktan keyif aldığım bir düşünür .
adını tam olarak söyleyemediğim ünlü bir alman düşünür ve yazardır.
Nietzsche’nin hayatı o daha 4 yaşındayken kaymaya başlamıştır. Nietzsche o yaşlardayken Zaten zihinsel sorunlar yaşayan babasına artık ölümcül bir beyin hastalığı teşhisi daha konmuştu. Babası gözlerinin önünde acı çekiyordu, hastalığı gitgide kötüleşmiş önce kör olmuş ardından da yatağa düşmüş çok geçmeden de ölmüştür. Yapılan otopsi sonucu babasının beyninin dörtte birinin olmadığı ortaya çıkmıştı.

Çok sevdiği babasının çektiği bu acı nietzsche’de hayatı boyunca taşıyacağı derin bir iz bırakmıştır. babasının çok sevdiği ve hayatını adadığı bu tanrı neden öyle iyi bir adamı böylesi bir işkenceyle cezalandırmıştı? işte bu soru, nietzsche için şüpheye doğru gideceği yolun başlangıcıydı.
babası ve dedesi din adamıdır. kendisi de dini eğitim konusunda rüştünü ispat etmiş okullarda eğitim almıştır. dinler konusunda ciddi bilgi birikimi vardır...
lakin kendisinin de ifade buyurduğu üzere, çocukluğunda da din, ibadet, inanç meselelerine karşı hep mesafelidir. hiçbir zaman inanan ahlakına ve psikolojisine sahip olmamıştır. vaazlardan etkilenmemiştir. ibadet meselelerini saçma bulmuştur. inananların tanrıya ulaşmak adına tuhaf tuhaf ruh hallerine bürünmelerini delilik olarak görmüştür.
yani henüz çocukken bu türden şeyleri garipsediğini ifade ediyor. inancın psikolojisini erken dönemde kavramış gözüküyor..
ben farklılıkların insanların mayasından kaynaklandığına inanıyorum artık...
bazı insanlar gerçekten daha çocukken sezgileri sayesinde olaylara sorgulayıcı ve eleştirel bakabiliyorlar.
tabi bu sorgulama her yaşa göre değişiyor... çocuk çocuk kadar yapabiliyor bunu. ama sezgileri ona yalan söylemiyor yine de. ve din ile, inanç meselesi ile arasına mesafe koyuyor bu sayede..

kendimden örnek vermem gerekirse ben de çocukken inanan ahlakına, inananların ağızlarından dökülen kelimelere ve sergiledikleri benzer tavırlara karşı tiksinti duyardım... tek kelimeyle dünyanın ötesinden ve tanrıdan bahsedenlerden iğrenirdim... böyle bir ortamdan derhal kaçmak, uzaklaşmak isterdim. çünkü kendimi bir tutsak gibi hissederdim.
dolayısıyla hocalara, inanlara, ibadethanelere karşı ve ibadethanelerin içinde yapılan hareketlere karşı bakışım hiç değişmemiştir.
pek anlamsız ve gereksiz bulmuşumdur doğrusu.
tabi sonraki süreçte kutsal kaynaklarla tanışıyor ve vahyin mahiyetini sorguluyorsunuz, felsefe, psikoloji derken dile dökemediğiniz şeyleri de izah edebilir hale geliyorsunuz ..

velhasıl kelam nietzsche bugün bile en çok istifade etmemiz gereken filozofların başında geliyor...
'Kim namus ve ahlak şövalyeliği yapıyorsa, bilin ki en namussuzu odur.' - Nietzsche
Kadın, Tanrı'nın ikinci hatasıdır.
Devlet diyorum, herkesin,
iyilerin ve kötülerin zehir içtiği o yere.
Devlet…
iyilerin ve kötülerin, herkesin kendini kaybettiği yer.
Devlet…
Herkesin yavaş yavaş intihar etmesine
‘yaşam’ adı verilen yer.''

friedrich wilhelm nietzsche
Yeni bir müzik için yeni kulaklar. En uzaklar için yeni gözler.. Şimdiye dek sağır kalınmış doğrular için yeni bir vicdan.

friedrich wilhelm nietzsche
''Alçakgönüllü, gayretli, yardımsever, ılımlı: insanları böyle olmasını mı istersin? Iyi insanın? Bana göre ise bu sadece ideal bir köledir, geleceğin kölesidir.

Köleliğin metamorfozu; din kisevsi altında gizlenmezi, ahlaklılıkla yüce bir nitelik kazanması.''

üstat ne güzel konuşmuş..
''Bir kişiye bağlanıp kalmamalı: - en sevilen kişi bile olsa, - her kişi bir hapishanedir, bir kuytudur da."
“Nietzsche’nin Zerdüşt’ün başına yazdığı söz, bütün felsefe metinleri için geçerlidir: ‘Herkes ve hiçkimse için’... Bu da şu demek: Anlayabilecek durumda olan herkes anlayabilir; ama, işte, hiçkimse o durumda değil..."
Rahip tek bir büyük tehlike bilir, bu bilimdir. insan bilimselleşince rahiplerin ve Tanrıların işi biter!
Her Şey Güç Elde Etmek için mi?

Güç, evrenin temelindeki en büyük istek, amaç mıdır?

Nietzsche, insan doğasının temel istencinin güç elde etmek olduğunu söyler. Yaptığı her türlü davranış, hareket temel olarak güç istencine dayanır. Yani hiyerarşik olarak ne koruma, ne barınma ne da hayatta kalma temel davranış sebebidir, tüm eylemlerin altında güç elde etmek yatar. Bu bir istek ya da yöneliş değil özsel bir durumdur. Çünkü var olan her şey, bir güç parçası ya da güç odağını oluşturan parçalardır.

Tüm bu parçalar, güç odakları gücü elde edebilmek için mücadele ettikleri için de evrende sürekli bir değişim, akış söz konusudur.

Nietzsche'nin güç istenci teorisini, sosyolojik açıdan insanların var olduğu her alanda vardır. Siyaset, kapitalizm, spor, aile, ikili ilişkiler hatta kişinin sadece kendisini ilgilendiren istek ve eylemleri de dahil...
insan bir iptir, hayvan ile üstinsan arasında gerilmiş bir ip ki uzanır bir uçurumun üzerinde. Tehlikeli bir öteye geçiş, tehlikeli bir geriye bakış, tehlikeli bir ürperiş ve duraklayış, insanı büyük yapan onun bir amaç olması değil, bir köprü olmasıdır. insanın sevilebilecek yanı bir öteye geçiş ve bir batış olmasıdır..
insana göre maymun nedir? Gülünecek bir şey ya da acı bir utanç. işte üstinsana göre de insan aynen böyle olucak; gülünecek bir şey ya da açı bir utanç.

Friedrich Nietzsche
Cinsel perhiz hakkında vaaz vermek,açık açık herkesi doğaya aykırı olmaya teşvik etmektir.Nasıl olursa olsun cinsel hayatı küçümseyip ayıp kavramlarıyla lekelemek yaşamın kendisine karşı işlenmiş bir suçtur, yaşamın Kutsal Ruh'una karşı günahın ta kendisidir.
Her şey gelir, her şey gider; varoluş tekerleği sonsuzluk içinde döner durur. Her şey ölür, her şey yeniden doğar; varoluş çarkı sonsuza dek işler. Her şey kırılır, her şey yeniden bir araya gelir; aynı varoluş evi sonsuzluk içinde inşa olur. Her şey birbirinden ayrılır. Her şeyin parçaları birbirilerini yeniden selamlar; varoluş halkası sonsuzluk içinde kendine sadık kalır. Her an, varoluş başlar, her mekânda, küre döner durur.
Merkez her yerdir.
Sonsuzluk yeri eğridir.

Friedrich Wilhelm Nietzsche
görsel
(bkz: nihilizmin babası)
görsel

ilk kez bu nefis görselle tanıdığım, sonra yazdıklarını az buçuk okuyunca bıyıklarını keşke biraz daha erken kesseymiş de daha uzun yaşasaymış dediğim filozof.*

almanca bilmediğim için almanca aslını hiç okuyamadım ama ingilizce ve türkçe çevirilerinden gördüğüm kadarıyla çok coşkulu bir dili var. kullandığı kelimeler anlamsal olarak ağır olsa da okurken sıkmayan bir tarzı var bu yüzden.

hala daha aforizmalarını açar okurum arada sırada. tespitleri, yorumları tuhaf bir şekilde "lezzetli" bi his bırakıyor insanın zihninde.

evet. ben buyum:

görsel
Bıyıktan mi ölmüş ajsjjdkdjf

Hayatımda bu kadar saçma söylemi bir kere de Türkan Saylan'ın yok "tesettürlülere düşman olduğu için allah onu kel bıraktı ölüm döşeğindeyken" cümlesine gülmüştüm ama götümle swh

Adam aralıklarla birçok kez inme sonrası felç geçirdi en son zatürre ile altın vuruş yaptı diyelim.

Şahsımın gözdesi.
Ayılar arasında ayı, kuşlar arasında kuş olmayı seçebilirdi. Seçimini insanlardan yana kullandı çünkü o yok olmayı istedi.
nietzsche tanrı öldü diyerek mistizm/spiritüalizm sarmalında insan beynini uyuşturan aklı dışlayan ve yaratıcıyı bir ulvi inanç olmaktan çıkarıp çıkar güç makam için kullanan ve eleştiriyi engelleme sorgulayan insanı yok etme amacı güden anlayışın-kişilerin elinde ki tanrıyı öldürmüştür.

şu an refah özgürlükler ayrıcalıklar ile çekim merkezi olan binlerce yıllık avrupa kültürünün temelinde yatan şey din adına yakılmış işkence görmüş insanlar var.
bir damla petrol bir damla kandan daha değerli inanışına bir çığlıktır tanrının ölmesi.

tıpkı dini afyona benzeten marx gibi...
oysa din sessiz insanların çığlığı, çaresizlerin sığındığı liman, iyiye güzele barışa sevgiye açılan kapı, merhamet ve af etme iken birileri çıkıp size cenneti vaad ederek dünyayı hayatı cehenneme çevirmesine buna din tanrı adına destek verilmesine bir tepkidir dinin afyon olması.

marx nietzsche vb düşünürlere bakıp onları dinsiz veya din düşmanı olarak yaftalamak cehalet ötesi bir durumdur.
eğer bir sözü tabiatından geçmiş olduğu anlatmış olduğu olgudan soyutlayarak bir cümleye tüm anlamı indirgerseniz kur'an da geçen maun suresine göre de allah dinsizliği övüyor.
öyle ya, allah kıldığınız namazı, tuttuğunuz orucu, okuduğunuz ezanı (din adına yapılanları-din gününe) lanetliyor.
tarihin gördüğü en büyük filozoflardan.
(bkz: Arthur Schopenhauer) un ötesinde bir insan.

"Sizin çalışkanlığınız bir kaçıştır ve kendi kendini unutma istemidir.."

Böyle Buyurdu Zerdüşt, Friedrich Wilhelm Nietzsche
iyi adam da ne yapacağını şaşırmış felsefe çölünde kaybolup.

Ne yapsın o da gerçi. Sokrates'in dediği gibi herkes tanrı'nın ona verdiği vazifeyi yerine getirmek için yaşıyor. Birileri sürü oluyor birileri bakın siz sürüsünüz diyor.

Netice ise herkesin karnı acıkan yedikten sonra işeyip sıçan bir hayvandan ibaret olması.