ali turan'ı sağ bek olarak oynatan adam. hazırlık maçlarının nerdeyse hepsinde sağ bek oynattı adamı. elindeki topu oyuna dikmeden sokabilen tek defans oyuncusunu sağ bek oynatıyor bu adam. hayır transfer dönemi de kapanmadı alın bir tane sağ bek arkadaş ya. ligde de yapacak bunu yine kanser edecek bizi.
ikincisi hala iki tane ön liberoyu da elindeki en kazma adamlardan seçiyor..
aman neyse ya.. yaz yaz sinir katsayımı yükseltmekten başka bir işe yaramıyor bu kıvırcık. vazgeçtim yazmıyorum. bıktım.
galatasaray'dan istifa etmezse ya da gönderilmezse %90 ikinci tromso hezimetini kulübe yaşatacak, ardından türkiye kupası'nda havlu atacak ve en sonunda da ligi en iyi 5. bitirebilmek için uğraş verecek olan kıvırcık şahıstır.
ne oynattığı sistem sisteme benziyor, ne çıkardığı kadrolar kadroya benziyor, ne oynattığı futbolcuların futbolculukla alakası var, ne de kendisinin teknik direktörlükle alakası var. sahada ne yaptığını bilmeyen karman çorman bir galatasaray var. bakıyorsunuz arda solda, serdar özkan sağda, iki saniye geçiyor ikisi sağda sol boş, iki saniye sonra arda ortada serdar solda sağ boş, sonra arda ilerde batdal ortada serdar defansta.. böyle bir çorba haline getirdi takımı.
güya oynattığı 4-3-3'ün ilerdeki üçlüsü adam geçebilirse bir ihtimal pozisyona giriyor galatasaray. gerideki 7, hatta kaleciyi de sayarsak 8 oyuncunun hücuma katkıları kocaman bir sıfır. defansa katkıları da sıfır aslında.
sonuç olarak kısa bir tanım yapmak gerekirse: siktir olup gidesice denebilir bu adama.
2-2 biten belgrad maçı sonrası "hazmedemediğim bir skor" şeklinde komik bir açıklama yapmış teknik direktör.
ayhan akman, mustafa sarp ve barış özbek'e güvendiğin, oynattığın sürece o kadar hazmedemeyeceğin şeyler olacak ki, kendi başını yakacaksın haberin yok.
edit; yukarıda adı geçen üçlüden nefret eden bir galatasaraylıyım ak.
barcelona'yı çalıştırırken de çok başarılı bulmadığım bir teknik adam olmasına rağmen, bir sistemi var (ki bence bir türk takımına oynatması çok zor) diye saygı duyduğum teknik adamdır. ama, antremanlarda futbolcularla bütün hafta ben beraberim, daha mı iyi bileceksiniz inadından vazgeçip, takıma rövanş maçinda bir kez şöyle bir onbirle şans verse ne kaybeder ki) zaten kaybedecek bir şey kalmadı sanki: ufuk - sabri, servet, neill, hakan balta - serdar özkan, cana, elano, arda - kewell , batdal. duruma göre pino'yu mu sokarsın, sarp mı girer bakarsın artık, ama bir maç 4-4-2 oynasın şu takım be adam.
edit: (bkz: barbossa)'nın uyarısı ile elano'nun uefaya bildirilen listede yer almadığını öğrendikten sonra, hatamı düzeltip yukarıdaki kadroya musa'yı koyarsın elano yerine hocam, diye seslenmek istiyorum kendisine.
29 temmuz 2010 galatasaray ofk belgrad maçından sonraki basın toplantısında "kornerden adama boş kafa vurdurduk, bok gibi oynadık, orta sahamız her zamanki gibi çöktü, arda tek başına çırpınıyor ama o da yetmiyor." diyemeyen, "taç atışını ağırdan almadık oyuncu degişikligini koşarak yaptık" diyen kıvırcık. öyle yapsaymışız gol yemezmişiz.
arkadaşlar kusura bakmayın da bu barış özbek-ayhan akman-aykut gibi adamlar bu maçlarda da oynayamayacaksa nerede oynayacak allah aşkına?
sistemini eleştirirsin, antrenmanlarını eleştirirsin de oyuncuları oynatıp oynatmamasıyla -ki sezon öncesinde ve özellikle ilk haftalarda- eleştirecekseniz hiç futbol konuşmayalım.
kendini bilmez polemik yaratmaya çalışan bir gazetecinin sorusunu haklı bir şekilde hazmedememiş teknik direktör.
neymiş efendim eğer galatasaray elenirse rijkaard tarihe geçecekmiş...
geçiniz beyler.
tromsö gibi bir facia varken geçmişte, kimse onun üstüne tarihe geçemez.
tıpkı bir beşiktaş teknik direktörünün ikinci bir vålerenga vakası yaşamadan, veya başka bir fenerbahçe teknik direktörünün pendikspor ve benzeri bir kabus yaşamadan tarihe geçemyeceği gibi.
sonra neymiş efendim barış-ayhan-mustafa sarpmış.... peeeh! ulan adamın elinde sanki daha iyisi var da o kullanmıyor. belli ki lorik cana hazır değil. e yırtındı galatasaray kim källström'ü* getirmek için. o da olmadı. naapsın adam?
sorun kendisinde değil, yönetimdedir.
not: fenerbahçe taraftarıyım ve hjk helsinki sempatizanıyım.
kendisi galatasaray'ın başında bu sezonun 1. maçındaki kadro seçimi, taktik dizilişi, sistemine bakılarak değil, toplamda 64. maçındaki seçimleri nedeniyle eleştirilmektedir. 64 maçtır aynı hatalar, aynı saçmalıklar, aynı zırvalar.
adnan x 2'ye defalarca oynatmaya çalıştığı sisteme uyan adam gibi oyuncu (dikine pas yapabilen, pres yapan, açık alanlarda savunma yapabilecek v.s.) istediğini söyleyen ama bir türlü dinletememiştir. hâlâ pino gibi bir adam alınıyor. jan polak gibi adamların adı geçiyor; daha neden bahsediyoruz!
frank rijkaard rakibi kendi sahasına hapseden, pres yapan, hızlı ve dikine pas yapan bir sistem yerleştirmeye çalışıyor. elindeki kadroda buna uygun kaç kişi var? kimler var?
-- savunma --
servet çetin - kapanan takımlarda harikalar yaratan bir savunmacıdır. gelin görün ki açık alanda yakalanınca zarar vermeye başlıyor çünkü ağır. üstelik pas da veremez.
gökhan zan - servet'ten de beter.
işte bu yüzden hakan balta'yı stopere kaydırıp sisteme uygun bir sol bek almak niyetinde(ydi) ama adnan x 2 polak molak diyor. raykard ne yapsın?
-- orta saha --
barış özbek - tamam çabuk bir adam da başka hiçbir özelliği yoktur. geldiği zamanki gibi oynasa gene iyi. artık "top benden gitsin de ne olursa olsun" diye iki metre yanına pas atıp kaçıyor.
mustafa sarp - tamam pres yapıyor da adamda futbol zekâsı namına hayat belirtisi bile yok. hırsı dışında selçuk şahin'den farkı ne bu adamın?
ayhan akman - eskiden bu da sistemde kendine yer bulabilirdi ama şu hâliyle imkânsız. savunma yapamaz. ileri oynayamaz. ne yapar?
işte bu yüzden kim kallström gibi bir adam şart. ama yok. elde sisteme bir nebze uyan yalnızca mehmet topal vardı. para içi satıldı. peki dedik ama alternatifi de yok.
bu da demek oluyor ki; galatasaray'ın şu kadrosunun en azından iki yabancıya ihtiyacı var. yalnız 7 yabancıyla sahaya çıkma durumu söz konusu olabilir. nereden tutsak elimizde kalıyor!
bu abimize sonsuz saygım var ama ayhan, sarp ve barış'lı bir ortasahayı hangi futbol mantalitesine dayanıp kuruyor onu anlayamıyorum. xavi , iniesta , toure mi sanıyor acaba bunları? eğer öyleyse birileri bir an önce uyarsın yoksa gs göte gelicek.
daha uzun yıllar galatasaray da kalması gereken teknik direktördür. daha yapacağı çok şey vardır, daha öğreteceği çok şey vardır, güveniyoruz, arkasındayız...
(#8758826)
kısa zaman önce hakkında böyle düşündüğüm teknik direktör.
evet. fikrim değişti. takımdan bir an önce gönderilmesi ya da görevinden istifa etmesi gereken teknik adam. ama fikrimin değişmesinde rijkaard değil galatasaray yönetimi etkili oldu.
yönetime sesleniyorum; madem vizyonunuz bu kadar dar, sezonun başlamış olmasına rağmen hâlâ bırakın transferi bitirmeyi, transfer yapamamışsanız, futbolcu almak için elinizdeki iyi futbolcuları çıkarıyorsanız* gönderin bu adamı. bari rijkaard ı harcamayın. getirin yerine orta sınıf bir teknik direktör. bu kadroyla aynı işi yapar. geçen yılı hatırlıyorum. dünyanın en elit 5 teknik direktöründen birini getirdik diye hava atıyordu sn. polat, büyük düşünüyoruz diyordunuz. n'oldu? hiç kurumsallaşmaktan, para yokluğundan bahsetmeyin. madem öyle yıllardır nasıl transfer yaptı bu takım? para mı vardı? hem pahalı transfer isteyen yok. doğru düzgün adamlar getirin yeter. illa 10-15 milyon euro vermeye gerek yok bir adama. hadi transferi geçtim. kulübün sürüklendiği kaos ortamını da görmeyen yoktur herhâlde. adnan sezgin in transfer için tek yetkili olduğu kulüpten ne beklenebilir zaten değil mi ama? biz boşa çene yoruyoruz. istediğiniz gibi at koşturun bakalım kulüpte. ama daha da batırırsanız bu kulübü hesabı sorulacaktır zaten.
not: konu biraz rijkaard dan çıktı ama idare edin artık.
düdüt: okuyan olursa mesaj atsın. biliyorum kimse okumayacak ama.
elindeki kadroyu sahaya süren, futbolcu oyna(ya)mayınca tu kaka olan teknik direktör.
Kim var ki kadroda?
Bizi hayata hazırlayanlar öğretmenlerimiz. Biz adam olamadığımızda kabahati onlara yüklemenin manası ne?
yıllar sonra arkasından şu cümleleri kurmak istemediğim adam.
elindeki kadro kötü değil ama çok elzem eksiklikleri var. öncelikle kalen güven vermeli defansına, orta sahanda kanca tipli adamlar olmalı top geçirmeyecek ya da top geçse bile uğraştıracak yoracak karşıdaki adamı. ne böyle orta saha var ne de sağlam kaleci.
ki sadece şöyle güvenilir bir kaleci olsa bile bu takım ligi lider bitirir avrupada yarı final oynar. sistemini eleştirenler 1-2 seneye kalmaz yeni 0 yılın taktiğinin bu olduğunu görecekler. **
sabır! 14 sene şampiyon olamayan takım da bizdik 4 sene üst üste ve toplamda 10 senede 8 kez şampiyon olan da! sabrı kimse bizden daha iyi bilemez.
dün akşam 2. golden sonraki o sevincini gördüm ya. işte o bana yeter. kendisi için teknik bilgi, yeterlilik vs. muhabbeti yapmak çok anlamsız. futbolu ondan daha iyi mi bileceğiz?
bu adam seviyor galatasaray'ı. başarılı olmadan gitmeyecek, gitmemeli.
geldiği günden beri galataaray'a bir takım olma kimliği kazandıramamış teknik direktör.
bir yıldır mustafa sarp, ayhan, barış ve aykut gibi isimlerle çalışıyor. bu adamların nasıl olduklarını biliyor. hele sarp, ayhan, barış üçlüsü bir araya gelince galatasaray'ın ne hale düştüğünü gayet iyi biliyor. peki bu ısrar niye ?
"napsın adam elinde bunlar var" deniyor. emre çolak'ı kullansın, olmadı arda'yı on numaraya çekip kanatları serdar, pino yapsın. yani yeter ki bir şeyler yapsın. biz de diyelim ki hocamız yeni bir şey denedi ama olmadı.
ayrıca tüm bunları geçtim, diyelim ki transferler gecikti veya hiç olmadı. "napsın rijkaard" anlayışıyla biz bütün maçları verecek miyiz ? o zaman rijkaard niye duruyor ki ? go home...
galatasarayın kadrosu kötü denilerek başarısızlığı görmezden gelinen, görülemeyen teknik adamdır.
galatasarayın kadrosu 80 dakika 10 kişi kalan fenerbahçeyi yenemeyecek kadar kötü mü?
galatasarayın kadrosu adı sanı duyulmamış bir takımı ali sami yende yenemeyecek kadar kötü mü?
galatasarayın kadrosu geçen sezon lige 5 hafta kala havlu atacak kadar kötümüydü?
galatasarayın kadrosu geçen sezon şampiyon olan bursaspordan da mı kötüydü?