teoriler hadiselerin neden ve/veya nasıl olduklarına dair geliştirilen genel kuralları anlamaya yönelik soyut düşünce ürünleri, ya da önerileridir.
her konuda teori yapılabilir; sanat, tarih, ekonomi, edebiyat, süperkahramanlar dahil, ve elbette bilim alanında da. bilim teorileri diğer teorilerden farklı olarak "yanlışlanabilir" olmalıdır ki test edilmeye tabi olsun. bilimde birçok formül ve iddia, her ne kadar sağlam olsa da sırf bu "yanlışlanabilme" niteliğiyle "teori" olarak adlandırılır, "kanun/yasa" olmaz. birkaç istisna vardır elbet: mesela "termodinamik kanunları" gibi.
"varsayımlar" ise, özellikle bilimsel (fizik, kimya, biyoloji) ise her halükarda bir veya birkaç kanun ve/veya teoriden, ama mutlaka "bilimsel" bir teoriden beslenmek, böyle bir teoriye dayanmak durumundadır. bu demektir ki "varsayma" işindeki "keyfilik" o kadar da rahat değildir: bilimsel teoriye dayanmadan genelde bilimsel bir varsayım yapılmaz, yapılsa bile bunu ciddiye alan olmaz.
bunun tek istisnası, o da belki, daha önce hiç varolmamış yepyeni bir bilim dalı icat etmek, yani doğayı veya doğanın bir yanını daha önce hiç tanımlanmamış bir yöntemle incelemeye teşebbüs etmektir. buna, yani daha önce hiçbir başka teoriden beslenmeden yepyeni bir bilimsel düşünce formülleştirmeye en güzel örnek darwin'in evrim teorisi'dir, nitekim bu teoriden sonra sıfırdan "biyoloji" bilimi doğmuştur. yani darwin tamamen varsaymış, ancak varsayımının kalite ve kudreti "varsayım" kelimesinin anlamını bile tekrar sorgulatmıştır.
özetle varsayım kelimesinin anlamı "sapasağlam düşünce, deney ve gözlemlere dayalı genel çıkarım" kadar ciddi bir noktadan başlayıp "işkembeden sallama, tahmin"e kadar geniş bir yelpazede çeşitlilik gösterebilir. sözkonusu "fizik", hele hele "teorik fizik" olunca özellikle bu yelpazenin yelleri o denli meşhurdur ki, hakkında çok yaygın olarak bilinen özetleyici bir söylem bile vardır:
"bugün fizik disiplininde evren hakkında ortaya atılmış ve henüz yanlışlanma imkanı edinilmemiş teori sayısı yaşayan teorisyenlerin toplam sayısından daha fazladır." aynı hadiseyi açıklama adına birbirine bu kadar tezat fizik teorisinin aynı anda varolması en azından bazılarının kesinlikle yanlış olduğunun garantisidir. mesele şu ki, bugün fizik disiplini hangi teorinin gerçeğe en yakın olabileceğini tahmin edemeyecek kadar sıkışmış bir vaziyettedir. kim bilir, belki de sırf bu yüzden birilerinin düşünülmüş bütün teorilerin ötesinde yepyeni varsayımlarla ortaya çıkıp zincirleri kırması ve yeni bir disiplin yaratması gerekiyor, tıpkı darwin'in 150 sene kendi alanında yaptığı gibi. ve sağlam olduktan sonra adı "fizik" olmuş, "teori" olmuş, ya da "varsayım" olmuş hiç farketmez; yeter ki doğayı biraz daha iyi anlatsın...