muhteşem bir sezen aksu parçası. şimdi gelelim mevzuya.
bu öyle bi şarkı ki adamın amına kor. hani bakıyorum firuze değilim, güzel değilim, orman kuytusu hiç değilim amına koyim ama şarkı benim ağzıma sıçıyor.
hani bazı tipler vardır, hiç evlenmez ya da evlenip boşanır genç yaşta. şahane bir kadındır, erkekler kapıya dayanır, taşlı sopalı kavgalar edip istiklal marşı okumadan dağılmazlar. önlerine servetler yığılır ama kadının içine sinmez.
zaman böyle akıp gider ve kadın artık yaşlanır, yalnız kalır, artık kimse ilgi göstermez eskisi gibi. işte böyle kadınların bu şarkıyı dinlememesi gerekiyor. ben şu en mehmet halimle dağılıyorsam böyle bi hayat yaşamış bir kadın nefes almaz lan. orman kuytusu hiç değilim lan bana noluyor sabah sabah.
bu şarkıyı şimdiye kadar layıkiyle okuyan birisinin olmadığını son günlerde anladığım güzel şarkıdır. tarkan adeta şarkıya ikinci baharını yaşatmaktadır.
not: bu arada "ayselim" albümü iyi ama özellik mabel martiz'in sultan süleyman'ı seslendirmesini bir dinleyin diye tavsiye ederim.
"her seyin bedeli var...guzelliginin de...gun gelir odenir, öde firuze." ile bitiren sarkidir...kaybolan yillari hatirlatir, elinden her seyinin kum gibi gitmesini hatirlatir...ne sigaralar yaktirir....
O kadar yumuşak keman sesine o girişin yakışmadığı güzelim şarkı. Bu şarkının girişi ile sezen'in sözlere başladığı bölüm arasında bir bağlantı kuramadım yıllarca. Sözleri de ayrı bir güzeldir.
firuze'yi söylemek zordur.
şarkı zor ama aslolan yükü ağırdır.
sevda büyüsü gibidir.
ve tarkanaysel'im albümünde bu yükü o kadar kolay omuzlamış ki.
bu adam ne söylese dinleniyor.
orijinalinden iyi mi, kötü mü... bu kıyası doğru bulmuyorum. bence şarkının / yorumun tek eksiği; düzenlemenin mustafa ceceli'ye ait olması. bu şarkıyı diğer tarkan şarkılarını düzenleyen ozan çolakoğlu düzenleseydi; ortaya çok daha iyi bir iş çıkardı diye düşünüyorum.