-ulubatlı hasan kendine denk bir rakip bulup onuda öldürüyor.
-ulubatlı hasan bayrak dikiyor.
-ulubatlı hasanın piç bir çocuğu oluyor.
the end.
arada fatih sultan mehmet'te görünüyor tabi haksızlık yapmayalım..
dipnot; bir de ulubatlı hasan "yeeaaah" diye hücuma kalkıyor. adamda nasıl bir avrupa kanı varsa orda bile göstermiş kendini. bizanslılar bile öyle bağırmıyordu filmde.
--spoiler--
izlemedim ve izlemeyeceğimde.
bu filmin yapılacağını duydum ve yönetmenini görünce * ortaya nasıl bir film çıkacağını tahmin etmekte zor olmadı.
cahil halkımız da hiç sorgusuz sualsiz filme akın etti. la amına koduğum bi dur yönetmeni kim, oyuncular kim onu bi öğren.
ama yook . hani istanbul ya ,1453 ya , fatih sultan mehmet ya.
o kadar para harcanmış, konu fevkalade neler çıkardı o filmden ama sonuç hüsran. civciv çıktı kuş çıktı.
ulubatlı hasan bir yeniçeri, fatih' in kankası gibi gösterilmiş. ne alaka?
urban' ın kızına ne demeli ne alaka? kurgulayacak başka bir konu mu yok. şeriatle yönetilen bir ülkede öyle evlilik dışı ilşkiler serbest değildi, onu nerden uydurmuşlar?
akşemsettin rolünde oynatılacak dedelerin köküne kibrit suyu mu dökülmüş, yok muydu şöyle sevimli, yüzünden nur damlayan bir dedemiz? dolu...
kuşatmanın her günü kıyamet kopmuş savaşta, davullar cenk marşları filan ama film o bakımdan gayet sessiz.
bizanlılar kendi aralarında neden türkçe konuşuyorlar ki? alt yazı koysalardı okurduk, gülü seven dikenine katlanırdı.
filmin sadece "festivallere katılmalık" olduğunu düşünüyorum. keşke biraz daha özenilseydi...
hz. muhammet zamanından fatih' in doğumuna kadar uçan kartal kurgusunu çok beğendim. Fatih ve sadrazam halil paşa karakterlerini canlandıran oyuncular çok başarılıydı.
oldukça başarısız bir film. bahsi geçen para bu filmin neresine gitti hiç anlayamadım. yani bu kadar müthiş bir olayı ancak bu kadar sıradan anlatabilirlerdi.
batılılar böyle film yapmış olsaydı bizi rezil etmeye çalışıyorlar diye kesin yerden yere vurardık. hem görsel olarak hem de işleniş bakımından berbat bir film.
yıllar boyu özenle beklediğimiz bir konunun film olması sevindirici. ancak bu film malesef buna da şükür dedirttirmekten öteye gidemedi. Film boyunca yazdığım yanlışlıkları burada yazarak kimsenin vaktini almak istemiyorum. Ama en basitini söyleyeyim. O da Akşemseddin mevzusu. Akşemseddin fetih boyunca fatih sultan mehmed'in yanındadır sadece sonunda değil. Eyüp Sultan'ın türbesi fetihten sonra bulunmuştur önce değil. En önemli detay ise Akşemseddin'in lakabı kösedir ve filmdeki bir tutamdan fazla sakalının olması düşünülemez. Filmin danışmanı olan tarihçilere saygıyla arz edilir.
1000 den fazla film izlemiş biri olarak söylüyorum ki film türklerin yapmış olduğu en iyi sahnelere sahip film. filmi izlerken yabancı bir savaş filmi izlediğimi düşündüm o kadar iyi sahneler olmuş. oyunculuk bazında fatih dışındakiler fena değildi ama en hoşuma giden oyunculuğu lağımcılar yapmıştır. filmin hikayesi insanı baya sarıyor ama bir iki sahne gaz vermek için çekilmiş bu sahneler baya sırıtıyordu. genel itibariyle film iyi olmuş beklediğimin üzerinde bir film olmuş hatta. ama şöylede bir şey var daha iyi olabilirdi. ama yine de imdb de 10 puanımı verdim.
blu-ray sunumları malum ortamlara düşmüş, indirip izledim, çok para harcandığı belli fakat senaryo, kurgu ve oyunculuk açısından zayıf kalmış. umarım daha iyi filmlere ön ayak olur. serdar tuncer'in film ile ilgili yorumlarına aşağıdan izleyebilirsiniz;
Beklentilerimi düşük tutup izlediğim bir film oldu. Çok kötü diyemem ancak bu da filmin kötü olduğu gerçeğini değiştirmez. 17 milyon dolar bütçe ile çekilmiş ülkemizin en yüksek maliyetli filmi. Ama maliyet bir tarafa filmde bütçe var bari emek harcamayalım demişler. Emek namına pek birşey göremedim.
200 milyon dolarlık hollywood savaş filmlerinde herşey efekte ya da kameralara, kostüme harcanmıyor. içerisinde müthiş oyunculuk barındırıyor bu filmler. Tutmuşlar Fatih rolüne hiç yakışmayan bir adamı oynatmışlar. Yazık yahu hayatımda Devrim Evin ismini duymamışım gelmiş Fatih rolünü oynuyor ve hiç de iyi rol kesemiyor.
Filmde 'emek' namına fazla şey yok. Neden yok onu da söyleyelim. Saray'da ki çanağın içinde ki alev bile animasyon. Bu da gerçek gözüksün, şunu da animasyon yapmayalım dememişler. 17 milyon dolar harcadılar ya daya babam animasyonu.
Kemerli bir yapının olduğu sahnede bile green box kullanılmış. Maliyet olarak yüksek bütçe gerektiren sahnelerde green box kullanılmasına itirazım yok ama iki adam konuşuyor ve kamera boy plandan çekiyor adamların arkasında gözüken kemerli yapıyı bile inşa etmemişler, green box ile geçiştirmişler.
Bizanslılar ve papalar Türkçe konuşuyor. Yapmayın ne olur ya nerede görülmüş böyle birşey. Bu kısımlarda yabancı oyuncular oynasaydı, altyazı girseydi çok daha harika olacaktı.
Savaş sahnelerinin birinde lavlar akıyor ve animasyon olduğu yine apaçık gözler önünde. Filmde Fatih'in öldürdüğü domuz bile animasyon. Maket bile kullanmışlar, filmin girişinde ki kuş zaten herkesin malumudur. Ya gerçek yap, ya da animasyon yap. Ama yapıyorsan kabak tadı vermesin.
Savaş hazırlıklarının daha iyi olmasını beklerdim. Heyecanlı bir hazırlık.. Temposuyla birlikte bizleri de heyecanlandıran bir giriş.. O da yoktu maalesef.
Fatih Sultan Mehmet en beğendiğim savaş kahramanıdır. Fen ve matematik bilimlerinde gayet ileri düzeyde zekaya sahiptir. Dil biliminde de harikadır ayrıca. Ne bileyim filmde biraz daha iyi bilenmiş birini beklerdim. Filmde dikkat edin sanki Fatih kendi başına tam yılmak üzereymiş Akşemseddin Hazretleri ona hayat vermiş gibi duruyor. Ya Fatih Sultan Mehmet kardeşim bu! Bunu bir çelimsiz oynayamaz, bu kadar basit.
Film sanki Fatih'in etrafında değil de Ulubatlı ve kız üstüne oynanmış gibiydi.
Topkapı'dan o girişi daha yüce ve ihtişamlı beklerdim. Tıpkı Fausto Zonaro'nun eserinde ki gibi. http://f1209.hizliresim.com/11/x/dhgg9.jpg
Zamanında Fatih casusları ne oyunlar oynamış, oradan bile öyle senaryo çıkar ki sormayın gitsin.
Bahsettiğim şeylerin hiçbiri yüksek bütçe gerektirmez. Ben de binlerce metrekarelik stüdyo kurulsun demiyorum. Bu bütçeyle zaten olmaz ama emek, senaryo ve hikaye adına daha fazla şey verilseydi. Önemli olan müthiş teknoloji imkanlarıyla film çekmek değildir ki. Harika bir senaryoya sırtını dayayabilmektir. 2050 senesinde Avatar hatırlanmaz, ama The Godfather hatırlanır.
Yani gel gelelim diyebilirsin ki kardeşim destek olacağına köstek oluyorsun. Alakası yok sinemasına da gittim, hiç merak etme sen güzel kardeş.. Ama sen işi 'en yüksek bütçeli' deyip emekten yoksun beyaz perdeye sürersen ben de eleştiririm. istanbul'un Fethi böyle anlatılmaz.
skeçlerden oluşan kopuk kurgusundan, total warda daha iyilerini gördüğümüz kuşatma sahnelerine, genel olarak oyuncu seçimlerinden, özelde Fatih'i oynayan arkadaşın habire harita bıçaklamasına kadar en hafif tabiriyle kötü olan filmdir.
insanda bu çağ kapatıp, çağ açan olay ve padişahın değeri azaltılsın diye bir bizanslı tarafından finanse edilmiş izlenimi bırakmaktadır.
