12 eylül dönemi ve sonrasında ülkenin başına gelmiş en büyük felaket.. bir gecede türlü oyunlarla meclisten geçirilen yasalarla okul,dernek vs kurmasının yolu açılan, bu yolu atatürkçü ve tam bağımsız türkiye düşüncesine karşı, amerikanislamist doğrultuda kullanmaya çalışan sözde islam neferi.. kerameti kendinden menkul said nursi nin öğretisini benimser, bu doğrultuda açtığı dersaneler,okullar,yurtlarla insanları islamın gerçek güzelliğinden uzakta bambaşka protestanlaşmış, kapalılaştırılmış mesnetsiz islam felsefesine(!) sürükler..bu felsefenin dayanağı şüphe götürmez ki amerika ve amerikan doktrinleriyle ülkeyi karışıklığa götürecek yobaz düşüncelerdir..
üzerine gereğinden fazla gidildiğini düşündüğüm, kendi felsefi görüşleri olan zat. öyle ki, kendisiyle ilişkili bütün meselelerden sorumlu tutulmaktadır. ama birçoğunda etkisi yoktur. mesela hizmet evlerine yapılan eleştiriler, döner dolaşır, fethullah gülen'e yapılır. fakat benim ve birçok kişinin eleştirdiği bu meseleleri fethullah gülen de onaylamamaktadır. * ayrıca çok gereksiz sorular da yöneltilmektedir fethullah gülen'e. "neden evlenmiyor?", " neden abd'de?" gibi.
ben hiçbir şekilde fethullah gülen'in avukatı ya da savunucusu durumunda bulunmak istemem. bildiğim doğruları aktarmaktır sadece niyetim.
hakkında iki lafı bir araya getiremeyen yazarlarımızca başlıklar açılan ulvi şahsiyet. ne başlıkta fethullah yazmayı becerebilmişler, ne entryleri türkçeye, imla kurallarına uygun.
1778, 1779, 1780... hakkında girilen entry sayısı sürekli artan cemaat lideri. ifrat ve tefrite kaçmadan konuşabileceğimiz bir adam değil. kimimiz çok seviyor kimimiz çok çok nefret ediyor. yaptığı iyi işleri yok mu var. dinler arası diyolog ile mizah tarihine türk damgasını vurdu. okullar açıyor, okullarında öğrenciler yetişiyor adam oluyorlar. adam olduklarını okullarından mezun bir arkadaşım söylemişti. bana gir cemaate adam ol demişti. adamlık kastı bir dersanede ya da okulda iş sahibi olmaktı. arkadaşıma küfür ettim darıldı. he fethullah gülen mi amerikada yaşar , takipçileri ve düşmanları tarafından türkiyedeki müslümanların lideri olarak görülür. [takipçileri bu ara dünya lideri olduğunu söylemekte ] kitap yazar, kitapyurdunda fethullah gülen diye arattığınızda 147 [ki kendisi hakkkında yazılan ve farklı kitapevlerinden çıkan aynı kitaplar var ] nt den 91 kitap çıkıyor. kendisimi yazıyor derseniz allahu alem ama kafamda soru işaretleri var derim.
rüyasında peygamber efendimiz i gören büyük islam alimi. kendisinin sayesinde adını bilmediğimz ülkelerde türkçe konuşuluyor, türkiye öğretiliyor. ordakilerin de çoğu müslüman oluyor. böyle büyük bir şahsa hakaret edenleri doğru yola çağırıyorum.
kaset çıkarma ve video yayınlama konularında vivid le yarışan aktör; görüntü kalitesi ve özel ağlama efektlerini de oldukça başarılı bulduğumu söylemeliyim.
TÜM KURUMLARIN UYUŞTUĞU, KONUŞMASI iCABEDEN YETKiLi ÇENELERIN
SUSTUĞU BU DÖNEMDE, BU YAZIYI HERKESiN OKUMASI SAĞLANMALI..
Fethullah Hoca, bu kadar dindarligina ragmen HACI degildir.
Mekkeye medineye gidemez.
Nedenmi? Seriat kanunlarina gore Fethullah hoca SEYH statusune
soyundugundan ve muritleri oldugundan Saudi arabistan sinirlari
icerisinde ele gecirilirse hemmen katledilir.
Cunki;Islamiyetde seriatda ve Kuran da seyhlere ve/veya tarikat
liderlerine yer yoktur.
Ozetle Allah ile kul arasina kimse giremez!!
BUGÜNÜN YOĞUN GÜNDEMiNDE ÖNEMi DAHA DA ARTTI.
Uyandırın
Korkmayın heryerde konuşun konuyu siz açın
Takside taksiciye konuşun
Apartmanda kapıcıya konuşun
Sakallı gazete bayinize konuşun
Eve gelen gündelikçiye konuşun.
Anlatın eğer Fethullah dindarsa peygamber gibi ise
neden Amerika'da yaşıyor ?
neden Mekke'de Kabe yakınlarında bir malikanede değil de
Amerika'da FBI çiftliğinde.
Söyleyin bu zat değilmiydi 25 yıl o cami senin bu cami
benim salya sümük ağlayarak FAiZ haram diyen ?
sorun kapıcınıza peki BANK ASYA nedir ?
Önce alıştırmanız gerekir.
Görüntüye.
Seslere.
Hareketlere.
Sessizliğe.
Çevrenizde olup bitenlere.
Yavaş yavaş alıştırırsınız.
Alışırlar.
Türbana.
Çarşafa, peçeye.
Taşyapı'ya.
Oğulların gemilerinin olmasına.
Çocukların televizyon kurmasına.
Yakınların yolsuzluklarına.
Sevgililere alınan evlere.
Çokeşliliğe.
Erkeklerin, kadınların ayrı ayrı oturmasına.
Ramazanda öğle yemeği verilmemesine.
Beyaz takkeyle gezenlere.
Hem de öyle alışırsınız ki size çok doğal gelmeye
başlar.
Bizde böyle deyip geçmeye başlarsınız.
'Galiba demokrasi bu da biz mi anlamıyoruz?' diye
kuşkulanırsınız.
Sonra da uyuşursunuz.
Yavaş yavaş uyuşursunuz.
içinizden bile tepki duymaz olursunuz.
'En az üç çocuk yapın' derler, dinler geçersiniz.
'Bizi azaltmaya çalışıyorlar' derler, gülme duygunuz
bile kaybolmuştur.
'Batı'nın ahlaksızlığını aldık' derler, öyle dinler
durursunuz.
Uyuşturmuşlardır sizi.
Bir yandan Çanakkale zaferini kutlarsınız.
Öte yandan Çanakkale savaşını yıllar sonra
kaybettiğinizi bile fark etmezsiniz.
Başbakanınız planlarını Amerika'ya açıklar.
Siz burdan dinlersiniz.
Amerika Ankara'yı işgal etmektedir.
Siz ingilizce öğrenmeye çalışırken durumu
göremezsiniz.
***
Alışırsınız ve uyuşursunuz.
Geçmişe dalıp gitmişken,
geleceği kaybetmekte olduğunuzu fark edemezsiniz.
Plan da bunun için yapılmıştır.
Önce alıştırma.
Sonra uyuşturma.
Yüzünüze demokrasi derler, arkanızdan gülerler.
Yüzünüze çokkültürlülük derler, arkanızdan bölerler.
Yüzünüze değişim derler, arkanızdan soyarlar.
Yüzünüze gelişim derler, arkanızdan bakarlar.
Alışırsınız.
Uyuşursunuz.
Tehlikenin farkında mısınız?
Önce Alıştırma - Sonra Uyuşturma...
çocukluğunu tam olarak yaşayamamış yetişkinlerin oyuncağı. oyun hamuru gibi, istedikleri şekle sokabiliyorlar. oynuyorlar durmadan hem de hiç sıkılmadan. bazen göz yaşlarıyla, bazen burnunda ki sümükle, bazen de inancıyla. bir bakıyoruz gülen türkiyeyi yönetiyor sonra amerikayı daha sonra da dünyayı. ama gerçekten çok yaratıcı bu çocuklar. *