bir akşam KKTC Barış Kuvvetleri tarafından verilen bir resepsiyonda ismi geçen muhterem; **.tokalaşmak için KTBK Komutanı'ı Korgeneral Hayri Kıvrıkoğlu'na elini uzatır ve eli havada kalır.Komutan'ın istiklal marşını parti kurultayında söyletmeyen, atatürk posteri asmayan bir başbakanın elini sıkmam demesiyle dumura uğrayan Başbakan da 'Türklüğümüzden şüpheniz mi var' diye cevap verir ve olay, KKTC gündemine,gazete manşetlerine kriz olarak ilk sayfadan düşer.Durum açıktır,askeri yönetim adada sivil yönetimi küçük bir çocuk gibi azarlayabilmekte, kıbrıslıların iradesini temsil eden politikacıları, *ödevlerini yapması konusunda uyarabilecek gücü kendinde görmektedir.Atatürk posteri asmak, istiklal marşını okuyup okumamak ya da bayrak asıp asmamak bizi daha çok mu türk yapmaktadır?Türklük nedir, kimin tekelindedir ya da kimin daha çok Türk olup kimin olmadığını kim belirlemektedir sorularını komutana soramadığı için otur yerine sıfır almayı hakeden KKTC başbakanı'dır kendisi .
kendince bir eyleme girişerek hataya düşmüş krizin allahını çıkaran başbakan. son zamanlarda dikkat mi çekemiyo acaba diye düşündürten ve akabinde böyle bir olayla kendini karşı karşıya bulan otur sıfır kişisi. şimdi gelelim diğer bir olaya. türkiye'de böyle bir olay neden basına yansıyacak değerde olmadı çünkü türkiye'de bayrak yere düşerken alkışlayan insanların bulunduğu kongreler var. şimdilerde yaptığı bu hata biraz pahalıya kendisine geri dönmüştür. bu sevimli insan yanlış yapmıştır.
(bkz: atatürk üzerinden siyaset yapmak)
türkiye nin sırtında yaşadıkları halde, türkiye'ye her türlü ihanetin içerisinde olabilen kktc'nin başbakanı. ctp kurultayında yaşanılanlar üzerine kıbrıs türk barış kuvvetleri komutanı korgeneral hayri kıvrıkoğlu ndan haklı bir ayar almıştır.
ayrıca linkteki haberin altında yorum yazan ve kendini rumlara yamamak isteyen bazı hainlere onları rum mezaliminden ''türk askeri''nin kurtardığını ve onyıllardır türkiye'nin yardımlarıyla yaşadıklarını gereksiz olsa da hatırlatmak istiyorum.
