türkiye'den herhangi bir takım için de imkansız olan bir durumdur. ha böyle durumlarda tabi akıllara porto- monaco finali ya da yunanistan'ın avrupa şampiyonluğu gibi vakalar gelmektedir. yine de imposibıl iz natink'dir.
karşılığında gocunmayacağım durumdur, hani biz uefa'yı aldığımız zaman "arsenal" diye bağıran lavuklarla beraber galatasaray'ın sevincine ortak olan fenerbahçe'liler de vardı. onların ve ülke futbolunun hatrına fenerbahçe'li taraftarlarla beraber kutlama yapılabilir.
şu an ki duruma göz atıcak olursak, ilk başta kendi liginde şampiyon olma hayalleri kurmasının daha bir olası olan takımın uçuk hayali durumudur. çünkü eğer lig bu şekilde biticek olursa bırakın şampiyonlar ligini, uefa'ya bile zor gider bu takım. iki sivas galibiyetiyle hemen yine her sey toz pembeye döndürdünüz. iki maç öncesini unutmayın..
edit:kötüleyin valla hiç sorun değil yalnızca bir şey belirtmek isterim ki:
(bkz: gercekler acıdır)
türkiye'deki futbol takımlarının gelir kaynaklarına bir bakıldığında sadece fenerbahçe'nin naklen yayın gelirlerinin sıralamada üçüncü olduğunu görürüz. birinci sırada ürün satışı, ikinci sırada da stad hasılatı yer almaktadır. bu ekonomik döngünün iyi yönetildiği bir ortamda türkiye'de şampiyonlar ligi şampiyonu olmaya en yakın takımın fenerbahçe olduğu gerçeği de istense de istenmese de net bir gerçektir.
eklenti: diğer iki büyük takımın da içerisinde bulunduğu on yedi süper lig takımının gelir kalemlerinde naklen yayın gelirleri ilk sırada yer almaktadır.
olmasinin asla imkansiz olmadigi durumdur. aziz yildirim gibi hayatini fenerbahce' ye vermis bir baskanin malesef sigir' dan ote bir sifati kabul etmeyen yonetici kadrosu ve transfer heyeti yuzunden hedef uzak gorunmektedir. icinde bulundugum bir kisim futbol sever klubun taraftari olmasa da, kupalarini almalarinin ulke puanina bomba etkisi yapacagi sebebiyle bu kupalarini almalarini umut eder.
geçen sezon kupanın sapını yakalamış olan fener'in gelecek sezon takviye yaparak havaya kaldırmasıdır. çok da zor görünmemektedir. yeter ki camia kenetlensin.
geçmişte hem galatasaray hem de fenerbahçe şampiyonlar liginde çeyrek final oynamışlardır.
Ayrıca hem beşiktaş hem fenerbahçe hem de galatasaray şampiyonlar ligi finali oynamış veya kupayı kazanmış real madrid, liverpool, chealsea vb. gibi takımları yenmişlerdir. türk takımlarının disiplinli, tutarlı ve sabırlı çalışması sonucu gayette mümkün olabilecek olaydır.
tüm bunların ışığında eğer güzel bir kadro kurulur, teknik direktör her yıl değiştirilmez, takım iyi antreman yaptırılır, gençlere önem verilir ve tranfer politikası iyi şekilde seçilirse fenerbahçemiz, galatasarayımız ve beşiktaşımız şampiyonlar ligini alabilir efendim. şu an için çok zor gözükebilir ama önemli olan bir yerden başlamaktır. tüm takımlar bu potansiyele sahiptir.
göz ucuyla bakıldığında çok komik şekillerde eleştirilen istek, hayal cümlesi. elbette çok çok zor bir şey şampiyonlar ligi şampiyonu olmak. ancak 2000'den beri yapılan playstation esprisi hiç bu kadar komik olmamıştı. birkaç sezonudur kendileri evde playstation oynarken, çeyrek finale kadar çıkıp, çeyrek final ilk maçında da kendilerine 5(beş) atan chelsea adlı takımı yenenleri küçümser olmuş kimileri. hadi küçümsemeyi de geçtim de ağzından salyalar fışkırtacak kadar zoruna giden nedir arkadaşım? kuyruk acısı olmasın literatürdeki acısı?
galatasaray'ın milan ile kadıköy'de final oynamasından çok daha yüksek bir ihtimal. çünkü son yıllara baktığımızda, galatasaray'ın avrupa'da ne fatih'liği kalmıştır ne korkutuculuğu. son bi kaç sezondaki avrupa maceralarını anlatmaya gerek yok galatasaray'ımızın. oysaki fenerbahçe, taa sıfır çekmelerden geldi bugünlere ve her sezon üstüne bir şeyler kattı. fenerbahçe bu sezon çok kötü, aurelio gitti, şu oldu bu oldu diyenlere hatırlatmak gerekirki, fenerbahçe son yıllarda hep kendisine bir şeyler katarak, * yoluna devam etmiştir. geçen sezon çeyrek finale kadar yükselen bir takım için, bu ihtimale rüya diyenler, sadece rüya olduğuna inanmak isteyenlerdir.
