aylardır götümüzü yırttık burada, aylardır dedik ki; "kardeşim futbolcularınıza, teknik direktörünüze kimse söz söyleyemez ama yöneticilerinize inanmayın" dedik! demedik mi?
her şey o kadar ortadaydı ki; nihat özdemir 58. madde değişmezse türk futbolu batar dedi, fenerbahçe taraftarı haklı olarak "o nihat özdemir'in sözü kulübü bağlamaz" dedi, fenerbahçe kulübü tepkiler üzerine açıklama yaptı "58. maddenin değişmesine karşıyız" dedi, sonra ne oldu? kulüpler birliği toplantısında 58. maddenin değişmesi için imza verdi.
götümüzü yırttık, uefa ile tff ve fenerbahçe pazarlık yapıyor dedik; kimseye inandıramadık...
yine söylüyorum; gidin takımınızı aslanlar gibi destekleyin, arkasında durun, basketbolcularınızın, voleybolcularınızın arkasında durun, gırtlağınız patlayana kadar taraftarlığınızı gösterin; eleştiren arshil şerefsizdir.
fenerbahçe'nin kurtuluşu adlı 3 perdelik tiyatro oyununun, sondan 2. perdesidir. ilk perde; 58. madde, ikinci perde; cas davasının geri çekilmesi, 3. perde; şike sahaya yansımamıştır. istiklal marşı ve kapanış.
9 aydan beri suçlu olup mağdur edebiyatı yapan, " 58.madde değişmezde türk futbolu biter" dedikten 1 hafta sonra " 58. madde değişmemeli" diyen ,hergün "cas davası namusumuzdur" açıklaması yapıp bugün davayı çekmeleri sonucu dünya tarihine geçen dansözlüklerinin kanıtı olmuştur.
ilk önce federasyonu değiştirdiler kendi istedikleri , hatta" gerekirse 5 yıl avrupaya gitmeyiz" diyen şikeciler uğruna temiz olan takımları yakabilecek kadar ve başkanlık yaptığı kulübü batırmış birini başkan yaptılar. sonra hiçbir ceza almayacakları konusunda uzlaşmaya vardılar. uefa ile ters düşmemek için 1-2 yıl avrupaya gitmemeyide göze alıp "namusumuz" dedikleri cas davasını geri çektiler.
peki bütün bunlara rağmen hala kişilere biat edip "azizbahçelilik" oynayan koyun grubu ne kadar devam edecek bu rezilliklere göz yummaya? ama doğru biz anlayamayız. yada en azından ben anlayamıyorum. fenerbahçe büyüklüğü öyle bir büyüklükmüş ki," namusumuz" denilen davayı geri çekenlerin bile güttüğü koyun olmaktan öteye geçememekmiş.
hazmedemediğim bir harekettir. başından beri şikenin yapılmadığına, şike safsatası altında bazı iş adamlarının önünün kesilmeye çalışıldığına inandım. nitekim 9 aylık süreçte de hemen hemen bütün tutukluların salıverilmesi ve yalnızca godamanlar üzerine davanın yıkılmaya başlamasıyla bu tezimin doğruluğu da yavaş yavaş ortaya çıktı.
o halde asıl soru şu. madem ortada şikenin olmadığı yargı kanalları ve etik kurul raporuyla da ispatlanmak üzere o halde neden şu davadan feragat ediyorsunuz da milletin aklına, diline, kalbine bin türlü soru işareti düşürüyorsunuz. bu saçmasapan olaylar nedeniyle kaç milyon euro zarar etti bu takım. taraftarların inanılmaz desteğiyle, futbolcuların inanılmaz hırsıyla ayakta tutuldu bu takım. kaç oyuncumuzu satmak zorunda kaldık ekonomik sıkıntıya düşmemek için. ne oldu o halde şimdi? aklanıyoruz diye uzatmayalım mı bu işi diyorsunuz?nerde kaldı adil yargılanma hakkımızın dahi elimizden alındığına dair hezeyanlarımız o vakit. bu süreçte af edersiniz ağzımıza sıçmak için fırsat kollayan kurumlar bütün oklarını bize doğru yöneltmişken ve biz taraftarlar can siperane bir şekilde takımımızı savunurken şike yok diye, siz şimdi kalkmış 45 milyon euro'luk bu davayı geri çekiyorsunuz.
benim buradan bir fenerbahçeli olarak çıkaracağım sonuç şudur ki; evet biz şike yapmışız ama ülke futbolu zarar görmesin diye birileri, daha büyük birileriyle anlaşmalar yapmış, bize sus payı olarak aklanmak verilmiş, biz de onur ve gururumuz için sürdürdüğümüzü düşündüğüm bu davadan vazgeçmişiz. yok hayır ben böyle bir aklanmayı içime sindiremiyorum. fenerbahçemin başına birşey gelmesini tabi ki istemiyorum amma bu durumu da hazmedemiyorum.
