Fenerbahçenin futbol, bayan erkek basketbol, bayan erkek voleybol, güreş, atletizm, yüzme, yelken, kürek, boks gibi branşların hepsinde fazlasıyla başarılı olmasıdır. belkide Sadece sporu futbol olarak görmek değilde, sporu tüm branşlarda yaşamak ve spora destek olmak, kaynaklarını her branşa eşit yayarak ülkedeki sporcu gelişimine katkıda bulunmasıdır.
itici takım olmalarıdır. sürekli rambo edebiyatı yaparak "türkiye bize karşı, 17 takım bize karşı biz de çok dik duruyoruz" diye konuşurlar. başkanları çıkıp federasyona ayar verir, "bunlara adam olmayı öğreteceğim" der. ezeli rakibi kendilerine her zaman adab-ı muhaşeret çerçevesinde muamele ederken onlara çirkeflik yaparlar, başarılarına bok atarlar. maçlardan önce gerilim yaratırlar.
başarısız olduklarında medyaya malzeme olmamak için kısa sürede gündem değiştirirler (bu sebep anlayana çok önemlidir, karaktersizlik göstergesidir), başkanları zırt pırt istifa eder geri döner, zaman zaman maçları manipüle ederler, ama hakemlerin hataları kendi aleyhlerine olunca çığırırlar "adalet yok 17 takım bize karşı" diye.
bir de kazandıkları bütün bu nefretin altında tek yürek olup gidip en zor maçları alırlar. kahraman filan olurlar. ezilen haklıların hakettiklerini söke söke almaları gibi bir görüntü oluşur bu durumda, halbuki alakası yoktur. tek yaptıkları şey yapay gerginlik ortamında başarılı olarak prim yapmaktır.
gider anadolu takımlarının iğneyle kazarak sağdan soldan düşük maliyetle bulup takımlarına getirdiği kaliteli yerli ve yabancıları kandırıp transfer ederler, kimini kulübeye çakarlar.
sonra aziz yıldırım "tribünlerde aileme küfür ediyeler, bu küfüre bi son verek" diye konuşur. halbuki zaman zaman (özellikle galatasaray maçlarında) amaçlı küfürleri organize eden kendisidir, verdiği demeçlerle gerginlik yaratıp tepki toplayan ve maçlarda bu yüzden kendisine küfür edilen aziz yıldırım'ın bir nefret yaratması doğaldır.
çok antipatik ve kendini beğenmişliklerinden olsa gerek. be arkadaş hadi anladık mevcud altyapınızda bu eğitimi veriyorsunuz da dışardan gelenlerde bu kadar mı nizami seçilir kadroya eklenir gelenlerin hepsi hiç uyum sorunu yaşamadan bi o kadar antipatik ve kendini beğenmiş oluveriyor hemencecik. pes doğrusu kudretinizi gücünüzü daha faydalı şeylere kullanmanız dileğiyle.
i. caylak olarak ilk girdigim entrynin konusudur.
ii.kendilerini cumhuriyet olarak tanimlayabilecek kadar surrealist olabilmeleridir.
iii.turk insaninda ki hazir olan nefret etme potansiyelini doldurabilecek kadar kaabiliyetli bir baskanlarinin olmasidir.
iv.emre belozoglu gibi bir rezo'ya sahip olmalaridir.
v. taraftarinin son derece fanatik olmasidir.
...
ix.gokmen ozdenak i sevebilme potansiyelinin toplum kesimlerinde var olan bir ozellik olmasidir.
fenerbahçe'den kim neden nefret etsin. aksine o kadar eğlendiriyor ve güldürüyor ki, toplum olarak gevşiyoruz, zevk alıyoruz. ne sinema, ne de tiyatro ne de alemde bir gece, en büyük eğlence yine fenerbahçe.
türkiye nin en büyük kulübü oluşundan kaynaklanmaktadır.
bu ülkede atatürk gibi yüce bir insanın bile arkasından konuşuluyor, zaman zaman kendini bilmez şerefsiz köpekler tarafından hakarete uğruyorsa; fenerbahçe ye bu tür duyguların beslenmesi çok doğal olsa gerek...
maddi manevi her türlü 17 takımdan üstün olduğu için nefret ediyorlar. aradaki farkı ancak nefretle kapatabileceklerini sanıyorlar. anadolu takımlarının bize karsı deli gibi oynaması ise tamamen vitrindir canlarım, bir kendi maçlarınızın izlenirlik oranına bi bizim maçların izlenirlik oranına bakın daha iyi anlayacaksınız, öyle büyüğüz ki yarısını ağlattık ülkenin yarısını bursalı yaptık, bir takım en ezeli rakibini bi sezon da 18 resmi macta 17 kere yenerde o takım sevilir mi?
şike şaibe hakem satın aldı fenerasyon diye diye milletin beynine feneri şikeci gösteren ezikler, bursanın şampiyonlugu en cok aziz hakem satın alıyor diyenlere kapak olsun.
bi söyleyin ne olur biz şampiyon olduk sanıp sevindik rezil oldukta siz bile bile kimin şampiyonluğuna sevindiniz hangisi daha rezil bi durum hangisi daha büyük bir eziklik?
bir de utanmadan ezik yazmışlar, eziklik kendi takımı şampiyon olamadığın da gözyaşı dökmek midir? fener olmasında kim olursa olsun diye sevinmek midir?