gs ve bjk gibi maddi ve manevi açılardan orta ölçekli takımların hayal edebileceklerinin ötesinde bir çapta ve siklettedir. o yüzden vardır mesela antifenerbahçelilik diye bir şey. o yüzden bu ikisinin taraftarları birbirleriyle can ciğer kuzu sarmasıdır. o yüzden bu ikisinin başkanları peypır munlarda buluşup kutsal ittifaklar kovalarlar. o yüzdendir ortak bildiriler yayınlamaları...
her ne kadar üç büyükler klişesine saygı duysak da fenerbahçe tektir, ne taraftarı ne yönetimi böyle ittifak mittifak gibi küçük işlere girişmez.
adı üstünde fenerbahçedir. ayrıdır. bir başınadır.
futbol alanının dısında da gayet basarılı bir kluptur. sporu sadece futboldan ibaret bilen insanlara bunu anlatmak zor.
galatasaray ve besiktas ın aksine, fenerbance nin stadının cevresi (caddeler, sokaklar) fenerbahce nin guzelligini tasır. sokaklar boyunca klup kendini belli eder, ve aynı zamanda inonu den ya da mecidiyekoy den daha guzeldir.
politik ve ekonomik bilgisi olan insanlar yonetimindedir.
illa futbol degil mi her sey sizin icin?
fenerbahce super bir yer abicim. dogayla icice huzurlu falan. gayet de bakımlı bir bolge.
-taraftarlarının fenerbahçe'nin dünya kulübü olduğunu iddia etmeleri,
-alex de souza'nın dünyanın en iyi futbolcularından biri olduğunu iddia etmeleri,
-şımarık olmaları,
-şükrü saraçoğlu stadı'nın dünyanın en iyi en güzel birkaç stadyumundan biri olduğunu iddia etmeleri (ulan benfica'nın stadı bile 70 bin kişilik ve üstü kapalı),
-fenerbahçe cumhuriyeti gibi gıcık ve kendini beğenmiş tanımlamaları olması
-egomanyak olmaları
-yenilgiyi kabul edememeleri
milyon dolarlık topcularına,hakemlere ve fenerasyona rağmen sampiyon olamayan takımlaırını "fakir edebiyatı yaptınız sampiyon oldunuz amuna koyim"lafı ile savunan taraftarı.
fenerbahçe'nin tesisileşme ve ekonomik bakımdan yaptığı revizyonu içine sindiremeyenlerin gösterdiği tepkidir.
aziz yıldırım'ın diğer klüpleri umursamaz tavrı ve fenerbahçeyi diğerlerinden koparma girişimide cabası olmuştur tabi.
edit: kaç kere dedim girme şu konulara diye.**
benim için birinci sırada şu gelir:
spikerlerin fenerbahçeli olması. şöyle söyliyim, bu durum en çok gs-fb derbilerinde görülsede aslında fenerbahçenin anadolu kulüpleriyle yaptığı maçlarda daha belirgin olan bir hadisedir. fenerbahçe bir gol atsa güzel yada berbat spiker yırtılırcasına bağırıyor. hatta öyle kendinden geçiyorki fenerbahçe-ankaraspor maçında roberto carlosun vurduğu frikikten sonra adeta kendini roberto carlos diyerek yırtmıştır. oysaki coşkudan biraz başını kaldırsa topun direkten dönüp golü luganonun attığını görebilirdi. galatasaray avrupa kupalarında bir gol atsa bu kadar sevinmeyen bazı spikerler yüzünden artık gs-fb derbileride izlemek gelmiyor içimden. ha yanlış anlaşılmasın fenerbahçeliler diyecekki yenildiğin için izlemezsin. alakası yok. güzel futbol olduktan sonra -ki güzel futbol her zaman olur bu derbide- her maç izlenmeye değer.
nedensizdir. düşündüm de galatasaray'ı sevmek için bir nedenim yoktu, dolayısıyla fenerbahçe'den de nefret etmek için bir nedeninin olması gerekmiyor. kendiliğinden olan bir şey bu.
türkiye'nin en büyük takımı olması.
türkiye'nin en çok şampiyon olan takımı olması.
galatasaray'ı 6-0 yenen takım olması.
en çok taraftara sahip takım olması.
stadıyla, tesisleri ile, ekonomik yapısı, kurumsallaşması ve seyirci potansiyeli ile ülkesindeki rakiplerinin fersah fersah ilerisinde olan bir takımın, ucube bir yapıya sahip, küçük düşünmeye ve küçük kalmaya mahkum diğer takım taraftarları tarafından kendi bok çukurlarına çekilmeye çalışılması nedenleridir.
ancak yiğidi öldür ancak hakkını yeme bu ülke de fenerbahçe'ye rakip olacak tek camia var o da gs camiası. dolayısıyla tespitimde onları ayırıyorum. zira 100 yıllık rekabeti olan iki camianın birbirinden nefret etmesi doğaldır ve zaten belki de olması gereken budur. fakat siz diğerleri; evet siz kim oluyorsunuz?
her ne başarılmış olursa olsun fenerbahçe'nin isminin altında kalma gerçeğidir. bir takım düşünün ki türk tarihinde ilk uefa kupası aldıktan sonraki 1 aylık süreçte türkiye'de hala en çok fenerbahçe isminin ve atılımlarının konuşulduğu, bu ismin hala en çok heyecanı yarattığını görüyor; siz olsanız nefret etmez miydiniz?
son derece haklı ve yerinde sebeplerdir. kendisiyle tek başına rekabet edemeyeceğini bilenlerin sebepleridir.
taraftarın, aziz yıldırım'ın yapmaya çalıştığı köle ticaretini desteklemesi. karpuz alıyor sanki "parayı verdim, benim" diye düşünyor futbolcu alırken.
galatasaray, beşiktaş ve trabzonspor taraftarlarına sorsanız en nefret edilen kulübün fenerbahçe olduğunu söyler. çünkü fenerbahçe özellikle aziz yıldırım yüzünden antipatiktir. zengindir, parasını har vurup harman savurarak şovunu yapar, havasını atar. galatasarayı derbilerde yener ama şampiyon olamaz. sürekli kendi futbolcularını diğer takım futbolcularıyla kıyaslarlar. alex vs bilmem ne diye. halbuki bilmezler ki özellikle gs taraftarı hiç bi futbolcusunu alexle kıyaslamaz. onlar için kıyaslanacak insan gheorghe hagidir. ama fenerbahçe hep bi çaba hep bi üste çıkma isteğindedir. ancak zirvede yer almak için diğer takımları itin g.tüne sokmaya çalışır. galatasarayın avrupada daha fazla bilindiğini bi türlü kabul etmezler. kısacası sevilicek bişeyi yok bu fenerin be hacı.
bir futbol kulübünün başka bir futbol kulübüne nasıl kocalık yapacağını düşündükçe hayret verici bir hayal gücüne sahip taraftarı sayesinde daha da antipatik bi durumla karşı karşıyayız.
basarım parayı alırım arda'yı felsefesi.
"alacağım fıstığı bineceğim üstüne, vurucam kırbacı. " en az bu cümle kadar itici maddiyata yönelik tavırları.
peşin edit: evet 6-0 yendiniz. biz sustuk, gözlerimiz konuşuyor.
